terörle mücadelenin -en azından askeri kanadı için- doğası gereği aslında olmayan bir basamak.
askeri mücadeleyi ve bunun sonucu olan ölümleri -aslında her iki taraftan da- bir cezalandırma metodu olarak görenlerin temelde de yanıldığı nokta da budur. bu aslında bir yarı-savaş hali, karşınızda sıradan bir suçlu yok ki; çatışma esnasında bir mahkeme mi kurulsun, çelik yelekli avukatlar hakimler falan mı gelsin de ona göre kurşun, el bombası ya da füze atılacağına karar verilsin? o anda hakim de avukat da savcı da operasyon yöneticisi(komutan)nin kendisidir. eğer münferit bir hatalı bir uygulama varsa da bunu topyekün bir millete mal etmek haysiyetsizlikten başka bir şey değildir.