Fatsa'nın bağımsız adayı olarak başka sağ ve sol partilere oy verenlerin oylarının önemli bölümünün toplamını alarak seçim kazanmış sosyalist belediye başkanı, namı diğer fikri sönmez. Karısının hakkında "fikri namaz kılar, oruç tutardı." Dediği, hakkında "hoşgörülü, sıcak, dost bir insandı." Olarak bahsedilen, siyasi olarak görüşleriyle bir ilgileri olmamasına karşılık dönemin milli selamet partisi, adalet partisi ve cumhuriyet halk partisi fatsa ilçe başkanlarının bir araya toplanıp "fatsada komünist işgal yoktur, halk huzur içinde yaşamaktadır." Diye demeç vermelerini sağlamış bir kimse.
12 eylül 1980'den önce tutuklanmış, işkence ve ızdırapla geçen 5 yılın ardından hayatı trajik bir şekilde cezaevinde yitip gitmiştir.
Allah rahmet eylesin.
Yıl 1979'du.
Karadeniz'in şirin beldesi Fatsa'da belediye başkanı seçimi vardı.
Ankara seçimi iki kez ertelemiş ama engelleyememişti.
Sonunda Fatsalılar sandığa gitti.
Sandıktan bağımsız aday Fikri Sönmez çıktı..
Üstelik ezici bir oyla; 3096.
CHP, Adalet Partisi, MHP ve MSP'nin oylarını toplasan Sönmez'e yetişemiyordu.
Artık Fatsa'nın yeni başkanı Fikri Sönmez'di.
Mesleği terzi olduğu için kendisine "Terzi Fikri" derlerdi.
Sosyalist bir insandı.
Terzi Fikri göreve gelir gelmez Fatsa’da halk örgütleri kurdu.
Halkın direkt yönetime katılmasını sağladı..
En önemli sorun çamurdu.
Halkla birlikte bir haftada Fatsa’nın tüm çamurlu yolları yenilendi.
Özellikle fındık üreticilerin sorunlarıyla ilgilendi.
Aracıların, komisyoncuların önünü kesti.
Kooperatifleşme çalışmaları yaptı.
Karaborsacıların üzerine gitti.
ilçede ekmek fiyatını fırıncılarla masaya oturan halk örgütleri ortak belirledi.
Ulaşımı ve suyu ucuzlattı.
Terzi Fikri kısa bir sürede Fatsa’da sosyalist bir düzen kurdu.
Yapılanlar karşısında ilçenin CHP, Adalet Partisi ve Milli Selamet Partisi temsilcileri de yönetime tam destek verdi.
Ancak Ankara Fatsa'da yapılanlardan rahatsız oldu.
Aylarca Fatsa aleyhine haberler yapıldı.
Başbakan Süleyman Demirel ve Hürriyet Gazetesi'nin başyazarı Oktay Ekşi Fatsa'yı hedef gösterdi.
"Burada halk mutlu, sorun yok" diyen Fatsa kaymakamı görevden alındı.
Gazeteler hemen hergün Fatsa'yı kötüledi.
Manşetler şöyleydi.
“Komünistler Fatsa’yı ele geçirdi..”
“Devlet Fatsa’da yok..”
“Dinsizler dini yasakladı..”
“Halk mahkemeleri kuruldu."
Fatsa resmen askere hedef gösteriliyordu.
Tarih 12 Temmuz 1980'di.
Türk Silahlı Kuvvetleri Fatsa'ya nokta operasyonu yaptı.
ilçede asker ve sağ görüşlüler birlikte cadı avı başlattı.
Başta Belediye Başkanı Terzi Fikri olmak ùzere yüzlerce insan tutuklandı.
Ertesi gün Genelkurmay Başkanı Kenan Evren şu açıklamayı yaptı.
"Fatsa'da taş taş üstüne bırakmadık, netekim."
Halkın oylarıyla seçilen Terzi Fikri ve yüzlerce Fatsalı anayasal düzeni silah zoruyla yıkmak iddiasıyla yargılandı.
Cezaevinde ağır işkence gördüler..
Tarih 4 Mayıs 1985'di.
Bundan 34 yıl önce.
Terzi Fikri'nin yorgun kalbi yenik düştü..
Cezaevinde vefat etti.
Cenazesi sorun oldu.
Önce "Dinsiz bu" dediler, cenazesini yıkamadılar.
Sonra "Vatan haini bu" dediler, selasını yarıda kestiler.
Namazı bile kılmak istemediler.
Sonunda apar topar namaz kılıp gömdüler.
Terzi Fikri'nin eşi Nurten Sönmez yıllarca içten içe ağladı.
Sessiz gözyaşlarının nedeni sadece eşini kaybetmesi değildi.
Cenaze töreninde yapılanlardı.
Yıllar sonra söylediği şu sözler hiç unutulmadı.
Bir röportajda şöyle demişti Nurten Sönmez:
"Yusuf'u 2.5 ay tuttular içeride. Naci ise 2.5 yıl kaldı. Fikri için hep 'Bir gün dönecek' diyordum. Ancak yıllar geçtikçe umutlarım tükeniyordu. Cezaevine ziyaretine gittiğimde bana, 'Ben ne yaptım ise halkım için yaptım' diyordu. En son ziyaretine, ölümünden bir ay önce gitmiştik. Çok zayıflamıştı. 5 Mayıs'ta da ölüm haberi geldi. Selâ okunurken birden yarıda kesildi. Sonra öğrendik ki yetkililer, 'Bu Müslüman değildi. Komünistti. Cenazesi yıkanmaz, selâsı okunmaz, namazı kılınmaz' diye toplantı yapıp karar almışlar. Bu benim içimi çok acıttı. Çünkü Fikri, namaz kılar, oruç tutardı. Fikri'nin babası yaşananlara çok üzülüyordu. Akşamları onu pencerede beklerdim. Tek katlı evimizin camları saldırıya karşı saçlarla kapatılmıştı. iki kez silahlı saldırı olmuştu evimize. Bir keresinde vurdular da Fikri'yi. Sadece solculuk da değildi onunki, halkıyla kaynaşan bir insandı. Herkesle çok iyi ilişkiler kurardı. Hâlâ birkaç kişi var yaşlılar otururuz sohbet ederiz herkes Fikri'den övgüyle bahseder. Meşhur fındık konuşmaları herkesin dilinde."
Ve Kenan Evren'in sözleri:
"Orada Terzi Fikri diye biri çıkmış 'Devlet benim' diyor. Komite kurmuş. Fatsa'yı o komite yönetiyor. Ne yapılıp yapılmayacağını halk karar veriyor. Buna göz yumamazdık. Göz yumsak, izin versek daha nice Fatsalar çıkardı"
4 Mayıs 1985: Fikri Sönmez’in Ölümsüz Anısına Saygıyla, Minnetle...
Terzi Fikri öyle bir giysi dikti ki Fatsa'ya
O Gürcü öyle bir gürledi ki arkadaşlarıyla
Noktalar, noktalı virgüller, askeri operasyonlar
Kimseler çıkaramaz Fatsa'nın sırtından!
Emek hakkının sımsıcak çıplaklığını
demokratik sosyalizmi fikrinin yıkım doğurucağını kanıtlamış türk komünist.
fatsa'da yaptığı yenilikler ile halkın ilgi odağı olmuş, komiteler ile halkın fikrini gerçekten önemseyerek bir demokrasi dersi vermiş, "ben ne yaptıysam halkım için ve halkımla birlikte yaptım" diyerek kenan evren döneminde sosyalizan fikirleri yüzünden askerler ile yönetimi gasp edilmiş insan.
ülkenin girdiği amerikan çukurundan çıkmamız için böyle bir lidere ihtiyacımız var. köy enstitülerini kapatıp, yığınla avm açan zihniyetle bir yere varamayız.
fatsa'da sosyalist ilçe devleti kurduğunu ilan ettikten 1 hafta sonra türk askerini karşısında görünce hiç direnmeden güvenlik güçlerine teslim olmuştur. devrimci anlayışı ilçede düzenlediği fındık mitinglerinde çoluk çocuğa enternasyonal marşını okutmaktan ileri gidememiştir.
karaborsacılara yaptığı baskınlarla tüm fatsa'lıların sempatisini kazanmış ama belediye başkanı seçilir seçilmez "kendi sokağını herkes kendi süpürecek, ilçede herkes yol ve kaldırım yapımında çalışacak, kanalizasyon kanalları ahali tarafından onarılacak" dediği için fatsa'lılarla arası açılmıştır. arayı kenan evren düzeltmiştir.
mhphatay milletvekili şefik çirkin, güneydoğu anadolu da ohal istediğini belirten konuşması sırasında şunları söyledi: hakkari, terzi fikri döneminin fatsa sına dönmüştür, devlet yoktur. halk olmayan devletin nesine yardım etsin?'' diyerek bu sosyalizm deneyinden duyduğu rahatsızlığı 31 yıl sonra tekrar göstermiş oldu. terzi fikri fatsa ya öyle bir yönetim getirdi ki 31 yıl sonra bile gericilerin, faşistlerin rahatsızlık duyduğu bir insan oluyor.
1938 yılında fatsa'nın en tutucu köylerinden olan kabakdağ'da doğdu. ilkokulu bitirdikten sonra ailesinin geçimine katkıda bulunmak için bir terzinin yanında çıraklığa başladı. yaşamının sonraki bölümünde geçimini terzilik yaparak sağladı.
sosyalist dünya görüşüyle 1965 yılında tanıştı. o yıllarda türkiye işçi partisi üyesi idi. sonraki yıllarda bölgede çeşitli parti kademelerinde görev yaptı. Önce tip fatsa ilçe sekreterliği, ardından ilçe başkanlığı görevlerini yürüttü. tip içinde mdd ayrılığı gündeme gelince, 1970'den itibaren mdd tezlerini savunan kesimle birlikte tavır aldı. 60'lı yıllar boyunca gelişen anti-emperyalist mücadeleye aktif olarak katıldı. 6. filo'ya karşı düzenlenen protesto gösterilerinde dev-genç saflarındaydı. 1968'den sonra karadeniz'de emekçilerin örgütlenmesi çalışmaları içinde yer aldı. samsun'dan trabzon'a kadar gerçekleştirilen çeşitli "fındıkta sömürüye son" mitinglerinde örgütleyici ve konuşmacı olarak görev yaptı. 1970'de ordu'da fındık üreticilerinin mücadelesini provoke etmek için tüccarlar tarafından düzenlenen mitinge ertan saruhan ve arkadaşlarıyla birlikte müdahale etti. müdahale sonucunda mitingin havası değişti. Üreticiler samsun - trabzon karayolunu 12 saat boyunca trafiğe kestiler. fikri sönmez, bu olay nedeniyle tutuklanıp yargılandı.
1970 ortalarında sol içinde ortaya çıkan yeni saflaşmalarda mahir Çayan'ın görüşlerine katılarak thkp-c saflarında yer aldı. 1971-72 yıllarında mahir Çayan ve arkadaşlarının maltepe askeri cezaevi'nden kaçışlarından sonra, karadeniz'e geçmelerinde ve bu bölgedeki ilişkilerinde ve eylemlerinde yardımcı olduğu gerekçesiyle thkp-c davasında yargılandı. yirmi ay kadar tutuklu kaldıktan sonra tahliye edildi. 12 mart'ın ardından gelen, sol içinde ideolojik karışıklığın yaşandığı dönemde thkp-c çizgisini ısrarla savundu. o yıllarda karadeniz'deki devrimci mücadelede yer alan genç insanlara örnek oldu.
fikri sönmez, 1978-79 yıllarında giresun ve ordu yörelerinde yapılan "fındıkta sömürüye son" mitinglerinde örgütleyici ve konuşmacıydı.
fikri sönmez, 1979'da yapılan belediye seçimlerine fatsa'dan bağımsız aday olarak katıldı. fikri, sönmez'in başkan seçilmesinin neredeyse kesin gözükmesi üzerine bölgedeki faşistler harekete geçtiler. 15 eylül 1979 günü kendisine düzenlenen bir suikast girişiminden bacağından yaralanarak kurtuldu. fikri sönmez, daha önce chp, ap ve msp'ye oy verenlerin önemli bir bölümünün de desteğiyle 14 ekim 1979 fatsa belediye başkanlığı seçimini, diğer tüm partilerin adaylarının aldığı oy toplamından daha fazla oy alarak kazandı.
fatsa'da ilk iş olarak halk komiteleri'nin oluşturulmasına girişildi. fatsa, sorunları, nüfusu ve toplanabilme özellikleri bakımındarı 11 birime ayrıldı.
yapılan ilk toplantılarda halkın gizli oy, açık sayım esasına göre komite üyeleri seçildi.
komite seçimlerine tefeciler ve faşistler dışında herkes; chp'li, ap'li, msp'li, demokrat, devrimci insanlar hem aday oldular, hem katıldılar. seçilen komite üyelerinin görevleri, halkın sorunlarının takipçisi olma, belediye çalışmalarını denetleme, belediyece karşılanan ihtiyaç maddelerinin dağıtımı vb. işlerdi. halkın belediye yönetimine katılımı komite üyeleriyle sınırlı kalmadı. iki ayda bir yapılan halk toplantılarıyla fatsalıların yönetime doğrudan katılımı sağlanmaya çalışıldı. bu toplantılarda tartışılarak son şekli verilen "belediye Çalışma programı" doğrultusunda yapılan işler belediye başkanı ve görevlilerce halka anlatıldı, yapılan eksiklikler ve yanlışlar açıkca tartışıldı; önemli hataları görülen komite üyeleri halk tarafından görevden alındı. Öte yandan bu toplantılar aynı zamanda ülke sorunlarının tartışıldığı meclisler haline getirilmeye çalışıldı. yirmi bin nüfuslu fatsa'da, bu toplantılara beş bin yetişkin insan katılıyordu.
fatsa'da yürütülen ilk büyük belediye çalışmasından biri "Çamura son kampanyası"ydı. fatsa sokakları müteahhitlerin keyfince sürdürülmüş plansız kanalizasyon çalışmaları nedeniyle köstebek yuvasına dönmüştü. bütün fatsa'nın sokaklarının temizlenerek yeniden yapılması işine teknik adamların "yıllar sürer" demelerine rağmen halkın gönüllü katılımı ve çevre ilçelerin makina ve ekipman yardımıyla çamur fatsa'dan 2-3 ay içinde sökülüp atıldı ve ilçeye 4 km.lik yeni bir cadde yapıldı.
"Çamura son kampanyası"nın ardından "fatsa halk kültür Şenliği" düzenlendi. Şenlik boyunca her türden sanatsal ya da kültürel etkinlikte doğrudan halkın katılımı gözetildi. büyük kentlerde yaşayan aydınların, demokratların, sosyalistlerin; sanatçıların da katıldığı şenlik, aynı zamanda bu insanların fatsa'da olup bitenlere tanıklık etmelerine vesile oldu.
fatsa'daki gelişmelerin ardından Ünye, aybastı, gölköy, gürgentepe, perşembe'de faşistlerin etkinliği kırıldı, korgan, kumrız, akkuş, mesudiye gibi yörelerde de faşistlere karşı önemli mevziler kazanıldı.
fatsa'da içki, kumar, kadınlara dayak atılması gibi alışkanlıklara karşı mücadele edildi. tefeci-tüccarların elinde bulunan köylülere ait borç faizi senetleri önemli ölçüde ortadan kaldırıldı. yol, su, kanalizasyorı gibi sorunların halkın katılımı sağlanarak çözülmesi doğrultusunda adımlar atıldı. geniş köylü kitlesinin katıldığı fındık mitingleri düzenlendi. arazi anlaşmazlıklarından kan davalarına, köy kavgalarından aile içi sorunlara kadar her türden sorun halk tarafından devrimcilerin önüne getirilmeye başlandı ve devrimciler, bu sorunları halkla birlikte çözmeye çalıştı.
bütün bu gelişmeler devlet yetkilileri tarafından bekleneceği üzre derin bir kaygıyla izleniyordu. Öyle ki, 50'nin üzerinde insanın öldüğü Çorum olayları sırasında dönemin başbakanı süleyman demirel "Çorum'u bırakın, fatsa'ya bakın' diyordu.
Önce mhp'li vali reşat akkaya'nın ordu'ya atanması, ardından 11 temmuz 1980'de başlatılan "nokta operasyonu", devletin fatsa'da fikri sönmez'in belediye başkanlığı ile birlikte oluşturulmaya çalışılan yeni hayat biçimine doğrudan ve açık saldırısı oldu. operasyon öncesinde fatsa ap, chp ve msp ilçe başkanlarının basına yaptıkları "her yerde kan var, biz burada huzur içindeyiz. fatsa'da komünist işgal yoktur. halk vardır. halkın yönetimi vardır. fatsa'da ateş ile barut yok, böylesine huzurlu bir yerde olay çıkartmayı istemek niye?" şeklindeki açıklamaya aldırış edilmedi ve fatsa halkı 11 temmuz sabahı tank sesleriyle uyandı. ilçenin sokakları asker ve polisle dolmuş, yollar kariyerlerle kesilmişti. denizde silahlarını fatsa'ya çevirmiş iki hücumbot duruyordu. askerler ve polislerin arasında maskeli faşist muhbirler vardı. sonradan bunlardan kimisi hakkında tutuklama kararı olduğu anlaşıldı.
fikri sönmez 11 temmuz günü bir basın toplantısı düzenleyerek, günlerdir bir kısım basında ve televizyonda fatsa hakkında süren spekülasyonlara cevap vermek niyetindeydi. 10 temmuz'u 11 temmuz'a bağlayan gece sabaha kadar bu toplantının hazırlıklarını sürdürdü. ancak 11 temmuz sabahı operasyoncular tarafından gözaltına alındı. gözaltında olduğu süre boyunca ağır işkencelere maruz kaldı. ardından 12 eylül koşullarında cezaevi yaşamı başladı. fikri sönmez yargılandığı dönemde de gerici basının boy hedefi oldu. Özellikle tercüman gazetesinde sık sık "terzi fikri"li yalan-yanlış haberler yer alıyordu.
fikri sönmez, ilerlemiş yaşına rağmen cezaevi direnişlerinin en önünde yer aldı. amasya cezaevi'ndeki direnişi kırmak için bir işkence merkezi olan suluova et balık kurumu'na götürülen 25 kişiden biri de fikri sönmez'di. orada 3 ay boyunca işkence gördüler ama direniş kırılamadı.
işkenceler, cezaevleri, mahkemeler zaten yıllardır önemsemediği sağlığını iyiden iyiye bozdu. kalbi, bütün bu yükü daha fazla kaldıramadı ve 4 mayıs 1985 günü hayattan ayrıldı.