demir oksit ile alüminyum tozunun birleşiminden oluşan toz kıvamında bir maddedir. barut gibi patlayıcı özelliği yoktur. özelliği ateşle temas ettiği zaman 2500 derecede yanmaya başlamasıdır. yanarken çelik dahil temas ettiği hemen hemen herşeyi eritir.
evet termitler kördür..hani ööle "iyi göremez" cinsinden de değil göz hiç yok...ama buna rağmen yaptıkları yuvalar,bu yuvaların içindeki doğal soğutma sistemi taktire şayandır..böölece mantar yetiştirirler...ancak çok tehlikelidirler...kör mör ama yuvalarına giren fareleri öldürecek kadar tehlikeliler
gün ışığına dayanamıyorlar kısmı türlerine göre olabilir en azından kanatlı termitler gün ışığında uçup çeşitli hayvanlara yem oluyor. kalıbından utanası çakallar bile bunları yiyormuş.
bu termitlerin kraliçeleri seri üretimde kendini aşmış, günde 20-25 bin yumurta çıkartıyormuş. ağırlığından dolayı hareket edemeyen kraliçe etrafındaki hizmetli termitlerce beslenip bakılıyormuş.
bunların bir yuvası var abooov.. binlerce odaya sahip.
Beyaz karınca da denir. Bilimsel adı macrotermes'tir. Boyu 2,2 cm'dir. Milyonlarca bireyden oluşan topluluklar halinde yaşarlar. Bu topluluklarda,işçi,asker gibi farklı işlevleri yerine getiren bireyler olur. Beyazımsıdır. Sıcak yerlerde yaşar. Güneşi sevmez,ışıktan kaçar. Kurumuş,mantarlaşmış odunları,sebzeleri ve meyveleri çok sever. Ürünlere çok zarar verir. Toprağı havalandırdığı için de yararlıdır.
koloni halinde yaşayan, yuvalarının ağızları bir tepe şeklinde olan, yuvalarının iç kısımlarının ise yerin metrelerce altına indiği muazzam bir labirent şeklinde inşa edildiği karınca türüdür.
demiroksit in alüminyum tozu ile 2 ye 1 oranında karıştırılması ile elde edilen, yanmaya başladığında metalleri eritebilecek kadar ısı yayan kimyasal bileşik.
aramızda kalsın, evi önündeki parka yapılmış gizli gsm baz istasyonunun o devasa direğini devirmek için termit kullanacağımı kimsecikler bilmiyor.
Termitler yüksekliği 7 metreye ulaşan yuvalar yaparlar. Yuvanın duvarlarında herhangi bir sebeple delik açıldığında hemen yuva içinde alarm verilir. Yuva içerisindeki nöbetçiler başlarını duvarlara vurarak tehlike uyarısıyla durumu koloninin bütün üyelerine bildirirler. Bunun üzerine kanatlı termitler yuvanın daha güvenli bölgelerine çekilirler. Kral ve kraliçenin bulunduğu odanın girişleri de hızla örülen duvarlarla kapatılır. Yıkılan kesim hemen asker termitler tarafından sarılır. Onları duvar malzemesi taşıyan işçiler izler. Birkaç saat içinde yıkılmış olan bölümün üzeri bir yığınla kapatılır. Sonra içerideki bölmelerin inşaatı başlar. Görüldüğü gibi termitler arasında kusursuz bir haberleşme vardır. Burada unutulmaması gereken çok önemli bir nokta vardır. Bütün bu düzeni kuran, gökdelenler inşa eden, güvenlik önlemleri alan termitler kör canlılardır.