terme

    6.
  1. ağızı çok tuhaftır,bazen türkçe olduğundan şüphe duyulur,

    +nere gidiiin la?
    -bizim bacanan tarlii gidim,
    +ne yanıda la u?
    -gocaman yamacının ötce yancığında,
    +hee,
    -nolik la,niye soriiin?
    +hiçç
    -heee ağşama pazara gidiiin mi?
    +yoooo
    -niye le götüüün goyim,git daa
    +la taaam taam,hadi sen git şindi*

    edit:türkçe meali

    +nereye gidirsun?
    -bizim bacanağın tarlasına gidiyorum
    +ne tarafta orası?
    -kocaman yokuşunun öteki tarafında.
    +peki
    -n'oldu,niye soruyorsun?
    +hiç
    -Akşama pazara gidecek misin?
    -hayır
    +neden,*,git lütfen,
    -peki,tamam,tamam,hadi sen git şimdi.

    ayrıca yöreye has bazı kelimeler;

    gasbaaanak : zorla
    ızaaandak : şakadan
    öççaana : öte yana
    gönüüüün yüzerim : derini yüzerim
    anaan aklına mısın belaaa : hay aksi manasına gelen bir deyim
    11 ...
  2. 9.
  3. kırşehir'de kuşdili mahallesi'ne bağlı caddenin ve cadde sonundaki termal su alanının adı.

    türkiye'deki tek artezyen termal su kaynağının bulunduğu yerdir ayrıca. su herhangi bir motor olmaksızın artezyen olarak yeryüzüne çıktığından minerallere daha doygundur. ama yeterince tanıtımı yapılmadığından nitelikli özellikleri az bilinmektedir.
    3 ...
  4. 16.
  5. samsun un en güzel ilçelerinden biridir. pirinç ve pidesi ile ünlüdür. bir de delikanlılarıyla. malesef yanı başındaki çarşamba ve ünye kadar gelişmemiştir. ama yinede canımız ciğerimizdir.
    3 ...
  6. 1.
  7. samsunun küçük ve şirin bir ilçesi. askerliğimi yaptığım güzel memleket.dünyanın en büyük kavak ormanını içinde barındırması dışında amazon kadınlarının memleketidir. inanmayan gidip bir kızlarına baksın. hepsimi güzel olur yarabbim
    3 ...
  8. 13.
  9. şehirlerarası otobüslerin mola verdiği samsun ilçesidir.
    turgut uyar'ın güzel bir şiirinde de geçer hatta.

    akşam üstü rüyası
    şimdi gemiler geçer uzaklardan
    gönlüm güvertede sereserpedir.
    ışıklı geceler,saz sesleri, peynir ekmek
    ne biletim ne param ne dostum var
    pır pır eder yüreğim bakındıkça...
    -uyan turgut' um, garibim, uyan
    bura terme'dir.

    terme köprüsünden kamyonlar geçer,
    ırgatlar üç orada beş burada konuşurlar
    bir gece başlar, yarı siyah, yarı kırmızı
    cigaramı yakar evime dönerim...
    -gidin gemiler, gidin
    vardığınız yerlere selam edin
    gün olur bütün kaygılardan uzak
    ben de gelirim...
    3 ...
  10. 14.
  11. 11.
  12. Samsun'un en doğusundaki muhteşem şehirdir.Yazları genelde sıcak kışları normal bi soğuk olan, kar yağışı görülebilen memleketimdir. Bu iklime bağlı olrak pirinç yetiştirilir.Fındık da yoğundur. Yemek olarak meşhur Terme pidesi vardır.Patentini almışlardı en son.Meydanda bulunan Damla Marketin üzerine kocaman asmışlardı.Sahil yolunda yoğun galerileri vardır.Asfalt kenarı full galeridir.Köprü sayısı çoktur.20 seneden beri belediye başkanı olan Ahmet Yirmibeş oğlu köprü yapmaktan ileri gidememiştir denebilir.Artık ırmakta yer kalmadığı için köprü yapımına son vermiştir ama köprü süsleme çalışmalarına başlamıştır artık.En büyük mahallesi Fen Mahallesidir.Öte karşı beri karşı vardır.Denize 5 dk da arabayla gidilebilir.Samsuna da 45 dk da gidilir otobüsle.
    3 ...
  13. 25.
  14. Memleketimdir. Samsun'un ordu sınırında bulunan ilçede pirinç ve fındık üretimi gelişmiştir. Her gittiğimde yediğim terme pidesi ise en ünlü yemeklerindendir. Şehir karadeniz'e biraz uzak kurulmuştur. Bunun sebebi denizin önceden çok çok daha yukarda olması olarak gösterilebilir. Hatta yukarı köylere çıkarsanız bazı yerlerde gemi bağlama direkleri olduğunu göreceksiniz (denizden 700-800 metre yukarda).

    Bunun dışında pekçok yerde şehir zemini asfaltlanmamıştır bunun yerine kaldırım taşı döşenmiştir. Samsun'un güzel şehri terme'nin daha da gelişmesi dileğiyle.
    2 ...
  15. 32.
  16. amazonların memleketi diyorlar ama ben daha hiç amazon görmedim.
    tek özelliği samsun-ordu karayolu üzerinde olması olan bir ilçe. Ha birde pirinci meşhur diyorlar ama meşhur olmayan yer mi var.
    2 ...
  17. 27.
  18. Eskiden yılkı atları da meşhurdu, gelip geçerken yol kenarlarında görürdük.

    Hatta rivayet odur ki Fatsa'dan gelen gürcüler bu atları bir boğaza doğru sürer, geçen her kırkıncı atı yakalayıp götürürlermiş. Niye kırkıncı at çünkü 1/40 ını yani zekatını alıyorlarmış.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük