tek bir ifadeye sığdırılmış milyonlarca duygudur terketmek. hiç birşey ifade etmeyeceği gibi midenin bütün vücuda yaptığı baskıdan, anıların beyinde yaptığı ekoların acısından çekilenler kıyaslanacak bir rakip bulamaz kendisine. öyle konumlar oluşur ki hayatta çekip gitmek gerekir her ne pahasına olursa olsun
sessizce çekip gidiyorum şimdi, sessiz ve kimliksiz
belki yine gelirim, sesime ses veren olursa bir gün ahmet telli
bazen de bir şehri bırakmaktır.
sevdiğini o şehirde bırakıp gitmektir mesela...
ya da anneni.
küçükken eline kıymık battığında oturup seninle ağlayan anneni bırakıp, gitmektir.
"adam olacağın günü göremicek miyim ulan senin" dediğinde bile gözlerinde sevgisini gördüğün babanı bırakmaktır o şehirde...
en kötü zamanında yanında olan arkadaşını yalnız bırakıp gitmektir...
en kötüsü de;
yok olmaktır aslında her terk ediş...
birinin,
bir şeyin içinden çıkıp gitmek,
unutulmak, yok olmak.
zamanın hiç kimseye acıma gibi bir derdi yoktur ya, size de acımayacak işte...
gideceksiniz
ve
unutulan olacaksınız.
hayat siz olmadan sürüp gidecek,
siz olmadan birileri mutlu olmayı başarabilecek
siz olmadan insanlar gülümsemeye devam edecek...
bunu siz bileceksiniz
ve yok olduğunuz için kendinize kızamayacaksınız bile!
acizliğiniz,
buna da engel olacak...
kalan değil, gidendir kaybeden... aynaya baktığınızda kaybettiğiniz her şeyin yansımasını göreceksiniz karşınızda.
ölmeyeceksiniz ama yaşıyor da demeyecekler sizin için...
BiR erkek kadından bıktığı için onu terk eder.
Bir kadın ise, erkeğinden sıkıldığı zaman.
Arada çok önemli fark var;
Bir erkek doyduğu için kadından bıkar.
Bir kadın ise doyamadığı için erkeğinden sıkılır.
küçük iskender'in : ''Çünkü biz sıçtıktan sonra sifonu çekmeden evvel bokumuza bile bakan lakin terkederken geride ne bıraktığımıza bakmayan bir türüz ''diye açıkladığı durum.
terk edilen hıçkırıklara boğulurken, 'oh be kurtudum' demektir terk etmek
terk edilen yaşananları unutamazken, 'hayatın basit ayrıntıları' olarak görmektir terk etmek
terk edilen yemeden içmeden kesilirken, 'yeni birini koluna takıp gününü gün etmektir' terk etmek
ve son olarak terk edilen mutsuzken, 'umarsızca gülebilmektir' terk etmek...
erkek gözünden bir demir demirkan şarkısı olan "dedim ama" dır:
Bildim bileli hep aynı
Hep aynı hikaye
Aklımda ayrılık sözleri
Karşımda bir aşığın gözleri
Dudağına yönlenmiş ilk göz yaşında
Bırakın ezberimdeki sözleri
Kendi adımı bile unutuyorum
Şansımı zorladım
Gözlerine baktım
Sonunu düşünmeden
Konuştum durmadan konuştum
"Aşk bitiyor canım
Bende baştan bitmez sandım"
Bu mevzudan yana
Dertliyim aslında
Dedim ama
Geceleri seviştik
Gündüzleri savaş
Ayıkken ateşkes
Erkekliğe yakışmaz
Gün batımından şafağa kadar
Bir rüya gerçeğe akar
"Dün gece varoluşun anlamı olan kadını
Bırakmak için binbir sebep çıkar"
Şansımı zorladım
Gözlerine baktım
Sonunu düşünmeden
Konuştum durmadan konuştum
Aşk bitiyor canım
Bende baştan bitmez sandım
Bu mevzudan yana
Dertliyim aslında
Hazırdım herşeye
Gözyaşına bile
Şaşırdım kendime
Konuştum durmadan konuştum
"Aşk bitiyor canım
Bende baştan bitmez sandım"
Bu mevzudan yana
(bkz: Bunaldım, sıkıldım, yoruldum, daraldım)
Dertliyim aslında
yanyana gelmemek,arayıp sorma durumlarının kesilmesi,2 yabancı olma durumu sağlandıktan sonra,aslında ilk adımının fiilen değil zihnen yapılması gerektiğini acı bir şekilde suratınıza vuran,aksi takdirde sizi vicdanınız yetmezmiş gibi anılarınızla da sindiren eylemdir.