genellikle ilk terk edilişte başa gelir... ilk aşkının gidişinde yaşar insan bunu... atlatması da bir hayli uzun sürer...
terk edilişin ilk dakikalarında "bunu nasıl yapar?", "ben bunu hak etmedim" tarzı sorular sormaya başlar kişi... daha sonrasından "ben onsuz nasıl yaşarım?"'a kadar gider bu sorular...
beynini türlü türlü sorularla karıştırır... hiçbir çözüm yolu da bulamaz... sadece kendine zarar vermeye başlar insan...
"sen gidersen yıkılır bu şehir" tarzı iç burkan edebiyatlar yapar bir süre... hayatın anlamsızlaştığını, artık günlerin hiç geçmeyeceğini düşünür... hatta bir son vermek bile isteyebilir acı dolu günlerine... ne kadar cesaretliyse o kadar çok yaklaşır ölüme...
bu bunalımın içindeki insanların tekrar hayata tutunmasına belki de sadece arkadaşları yardımcı olabilir...
sonuçta bu hayat, ne dalga geçilerek güzel ne de aşk acısını/terk edilişi bir ömür yaşayarak...