sadece bir sanrıdan ibarettir genelde rüya görmeyle mütevellit sabahında hissedilen gazımsı bir duygudur. Soda içildiği zaman geçtiği rivayet edilir çok fazla dikkate alıp üstüne gitmemek gerekir. Kendi haline bırakıldığında geldiği gibi gider.
eğer sevmediğiniz için değil, mantıken doğru gelen sebepler yüzünden terk ettiyseniz, belki de ömür boyu yaşayacağınız özlem.
bir de kendisi evlenip çoluk çocuk sahibi olduysa... yandınız demektir.
birlikteliğe uygun şartların, devamlı error vermesi nedeni ile; mecburiyet neticesi olan durumlarda kaçınılmazdır...
şarkıda da söylendiği gibi, öyle anlar gelir ki "özledim teninin kokusunu özledim" bile dedirtir insana...
insanın keşke duygusu ile yanmasıdır. aslında eğer saçma bir neden değilse yani mesela tv daki bir sunucu için kavga etmemişseniz, sorununuz daha büyük ise o zaman geri dönmeyi düşünmek aptallıktır. çünkü bu karar fevri olarak verilmediği sürece gayet mantıklıdır.
hayat basittir kararını verirsin ve arkana bile bakmazsın...
terk ettikten sonra çekilen ohhhh'un son h sinin hemen peşine takılan duygudur. Terk etmeden önce yüreğini dolduran merhamet duygusuna alışır insan. Aşk yok merhamet yok derken "bana duygu lazım lan " diye isyan eden kalbin uydurmasıdır, düşünerek alınmış bir ayrılık kararıysa kısa sürede sorunsuz alışılacaktır. Düşünmeden ani olarak verdiğiniz bir kararsa bu duygu ağzına s....r.
o zaman neden terk ettin arkadaş diye sorulasıdır. demek terk edecek cesareti kendinde buluyorsun (cesaret ile karşı tarafın ruhsal durumunun yerlere indirmeyi kastediyorum) , o zaman terk ettiğin kişi ile bu konuyu konuş. belki de terk edilen kişide özlem duyuyordur ama gururundan açılamıyordur.
belki; onu değil de elini tutacak ve seni seviyorum diyecek birini özlüyordur. Eski sevgili bu duyguların bir temsili olabilir. birey olarak değerlendirmemek lazım
bu kişi eski sevgiliyi değil onun aşkını özlemiştir. eski sevgiliyi sevmiyordur aslında sadece birisinin onunla ilgilenmesini özlemiştir. ve bu kişi fazlasıyla yalnızdır şuan.
dostum sen çok yanlış yapıyosun.
terk edilen sevgiliyi özlemek bir eziklik veya boşta kalmışlık duygusu değildir.
ne için terk etmiştir bu arkadaş?
sevmediği için terk etmişse ve daha sonra sevecek birini bulamamışsa tabi ki de boşta kalınca aklına düşer o kişi.
ama bu özlemek midir?
bu kadar basit değildir özlemek duygusu, bu kadar alçak değildir benim gözümde.
bir hafta bile sürmemiş ilişkisi bitince 'özlüyorum ulan' diye içip içip kendini dağıtan, duygularını abartarak yaşayan o kekoların yaşadığı şey değildir özlemek.
özlemek, sigarayı bırakmaya çalışmak gibidir.
bir sigara gibidir sevgili.
mutsuz olursunuz, bir sigara yakarsınız
mutlu olursunuz, bir sigara yakarsınız
o, iyi ve kötü anlarınızda hep yanınızdadır,
sizi asla yalnız bırakmaz.
kendinizi iyi hissedersiniz o varken
ama
yavaş yavaş öldürür sizi,
size zarar verdiğini fark edersiniz,
kötü bir şeymiş sigara
'yanlış yapmışım ben' dersiniz
terk edersiniz sigarayı
bırakmaya çalışırsınız
uzun süre içmeseniz bile
bir yandan da o kadar çok özlersiniz ki onu...
dumanlı yerlerden geçersiniz, onun daha önce orada olduğunu düşünerek
arada eliniz gider sigaraya,
ama yapamazsınız
bir kere içerseniz çünkü
koca bir paketi bitirirsiniz,
sonra her şey yine baştan başlamak zorunda kalır...
ben terk edilen,
özledim diyordun ansızın,
inanmak gelmiyor içimden
sanki bir metaymışım hissi
sanki kullanmalık bir paçavra
inanmak gelmiyor ki içimden,
inanmaya çalıştıkça kaçan bir beden
öyle de özlemiş ki aslında
ne yapsam olmuyor türünden
inanmak gelse keşke içimden
bir kere istemiyorum demişsin
yanlış duygulara kapılmış olabilirsin
ama yinede de bir kandırmaca olmasın,
kendini ve beni ve sevgileri
ben yokum bu oyunda derken aniden
tutuverirse ya kalbin elinden
heyhat o zaman kendime yenilmelerim
figandır aklımın nidaları
bir kere bıraktın ya beni
sevsende tekrar olmuyor ki.