göze uykunun girmediği, kalbin çelikten bir el tarafından sıkılıyormuşçasına acı hissettiği, ağlamaktan kıpkırmızı olmuş gözlerle sabahın amaçsızca beklendiği uzun gece.
açık ve net olmak gerekirse edilen küfürlerin , "sen kimsin de beni terkediyosun lan" ların haddi hesabının olmadığı gecedir. kimse ilk geceden pişmanlık ya da özlem duymaz. aksine nefret doludur o gece.
kaleminin düşüncelerinle bir olup kağıda yansıyacağı gecedir.
ilk gece:
"acaba nerde hata yaptım?"
"niye terk etti ki ben mutluydum?" (tek taraflı mutluluk olmaz)
"şu an ne yapıyor?"
"facebook'ta bir şey paylaşmış engellemeden bir şey atıyım mı?"
"whatsapp'ta engellemiş numaramı silmiş."
"neyse bir sigara yakıyım elimi yüzmü yıkayım."
ve elini yüzünü yıkamadan geri dönersin...
"o gitti" diye yazıyor beraber aldığımız ilk kitabının önsözünde,
sahi gittin mi?
yoksa sadece illuzyon mu?
beni neden götürmedin?
şimdi her dakikanın içinde saatler olacak.
sabah olacak gene.
ben her sabah seni uyandırıyordum.
şimdi bu sabah o alışkanlığımdan vazgecme mi nasıl beklersin?
bir sigara bir sigara daha dizeler biraz daha dize biraz daha biraz daha...
anlaşarak ayrılmadır o. yok yok, düpedüz terkedilme. ben mesela terkedildiğimin gecesi uyudum. asdsf. keyfimi yerine getirdi sözlük. n'olabilir ki? demek ki karşılacağın daha doğru biri var. beklemeye almalı kendini.
Terk eden kişinin badem gözlü olduğu ilk gecedir. şikayet edilen her nokta, üzüldüğün her an, kırıldığın onca olay yaşanmamış gibi davranılır. kadınlar için bu gece çok zor geçerken, erkek terk edilme halini sanırım biraz daha geç yaşıyor. 2. hafta sonra aa şey beni terk etmişti ya diye düşünüyor, bilemedim pek.
Ya biraz sure gecmesini beklersiniz, barismak icin cabalayacaksinizdir. Uzuntunuzu yasarsiniz.
Ya da gidersiniz bir cluba bir gek gecelik iliski ile anlik mutluluklar elde edersiniz ve barisma ihtimalinizi ortadan kaldirdiginiz yetmiyormus gibi ertesi gun basa donmus olursunuz.