--spoiler--
amy'ye bir parça çikolata uzatarak, "al bunu" dedim.oldukça basit bir egzersiz yapacaktık.
"şimdi gözlerini kapat. derin nefes al ve çikolatadan bir parça ısır. çiğneme. sadece ağzında tut. tadını çıkar ve dilinle damağına doğrı ittir. hafif acı kırmızıbiberin tadını alabildin mi ? şimdi çikolatayı yut ve ağzında bıraktığı tadı hisset. tarçın tadı ortaya çıkıyor, fark etmeye çalış. tarçının kokusunu içine çek ve her bir hücresi canlanan ve keyiflenen bedenine odaklan."
amy söylediklerimi yaptı. "şimdi benimle kal. nefes al ve sonra, vajinandan geçtiğini hayal ederek nefesini yavaşca ver. hafifçe vajina kaslarını sık ve cinsel organlarının canlandığını hayal et. tekrar. hislerinin farkına var ve rahatla. tekrar. şimdi kendine şunu söylemeni istiyorum: 'hazzın tadına varmaya hakkım var. hazzın tadına varmaya hakkım var.' aklında beliren görüntüleri, eğer beliriyorsa, fark et. zihninin, zevk aldığına dair herhangi bir görüntüye sürüklenmesine fırsat ver."
amy'nin nefes alışverişleri nispeten hızlanmıştı.
" şimdi tekrar et: 'ben seksiyim.' cinselliğine, haz duyma hakkına sarıldığını ve bunların tadını çıkaracağını hayal et. nasıl olduğunu, nasıl hissettirdiğini farket. artık gözlerini açabilirsin."
amy'nin gözleri yaşlıydı.
yüzüme cesaretlendirici bir gülümseme yerleştirerek "nasıldı ?" diye sordum.
kusursuz eşsiz bi hanım ve eşi, eşini bırakıp pornolarla ve basit fahişelerle beraber olan bi adamın eşine terapistin uyguladıgı bi sahne. benim gayet hoşuma gittti okurken. tabi hikayeyii bilmeden ne derece anlayabilceksiniz bilemicem ama.
Sen yoksun hatta hiç olmadın. Aynalardan önce hatırlatamadım yine o bembeyaz güzelliğini sana. Yüzüne vuramadım o asiliğini yine. Kaç benden kurtul tamam da kim öpecek o kiraz dudaklarını kaç kişi daha bakacak o deniz mavisi gözlerine benden habersiz. Ben yokum artık bu oyunda.sen de olma...
sagopa kajmer'in sagopa kajmer olduğu zamanlara ait efsane parça. bilmiyorum çok da takip etmediğimden midir nedir ama türkçe rap böyle parçalara sahip olmadı bir daha.
Sagopa kajmer'in su katılmamış rap yaptığı zamanlardan kalan bir eser.
"Kollara zincirden bileklik, parmaklıklara sadık yaşamak...
Artıkları arşivlemek, yeni baştan tantanalara kulak as!
Karalama defteri silgiye ilgi duyar iken bir diken batar diline, yarıştırılan sidikken birkaç minik daha gider elden..."
Kocam aynı zamanda terapistim. Yarım saatlik bir terapiye göre koyduğu tanı; bencil pisliğin tekiymişim. Madem bu kadar bencilim, bu döktüğüm göz yaşları niye? Ağlamaktan başım ağrıdı. Başımın ağrısı geçsin diye kafama bir çaput bağladım öyle yatıyorum. Bim terapisti herhalde. Tıhh.