demokratik ülkelerde milletin egemenlik hakkını doğrudan değil de, seçtiği temsilciler aracılığıyla kullandığı bir demokrasi uygulamasıdır.
(bkz: montesquieu)
politikaya ilgi duymayan insan yığınları için en iyi çözümdür. yöneten tarafta hep aynı simalar vardır bu tür demorasilerde. yönetilen tarafta olanların politikaya ilgisi, karşı kaldırımdan geçen kızın bacaklarına olan ilgiden az ise sistem tıkır tıkır işler. ancak politikaya ilgisizlik "oy vermeye gerek duymama" hissiyatına neden olursa, meşruluğunu seçimlerden alan, amerikayı kalkındırma amacı güden yöneticiler iktidara gelebilir. bu tüm toplumu negatif etkileyen bir durum oluşturacağı için toplumu umursamayanlar tokat gibi bir refleksle iktidardan aşşağıya inebilirler...
temsilcilerin iradeleri, nefisleri millet sevgisinden fazla olmayacaksa güzel sistemdir. ama ne yazık ki birçoğu nefislerini yenememekte, halkı düşünmeyip kendi işlerine geldiği gibi karar vermektedirler. bu yüzden faydasız demokrasidir.
egemenliğin kullanılması, genel seçimle seçilen, ulus adına veya halk adına hareket eden temsilcilere tanınan demokrasi tipidir. ör: türkiye, almanya, ingiltere, japonya, abd, hollanda ülkelerinde bu demokrasi tipi uygulanmaktadır. temsili demokrasinin araçları:
-parlamentonun feshi
-temsilcilerin azledilmesi
-dilekçe hakkı
Halkın kendi yönetimine katılarak ülke çıkarları doğrultusunda alınan kararlara ortak olduğu ve seçtiği milletvekilleri yoluyla da iktidara ortak olduğu sanrısı yaratan ülke yönetiminde sadece belli bir zümrenin egemenliğini dayatan oy çoğunluğu sistemidir . Ulus devletlerin ortaya çıkışı ile palazlanmış , kapitalist sermayenin egemen olduğu feodal ağalar ve ulusal burjuva sınıfı tarafından da anayasal anlamda geliştirilip meşrulaştırılmıştır .
Yalancı halk temsilcileriyle dolu sahte halk meclislerine ve düzmece bir halk egemenliğine dayanan devletin bu en ileri şekli, başarısı için vazgeçilmez olan iki temel koşulu bir araya getirir: devletin merkezileşmesi ve mümkün olan en fazla sayıda insanın, yöneten, güya temsil eden ve öte yandan da sömüren bir entelektüel azınlığa fiilen boyun eğmesi.