-çocuklarının odalarını toplamaktan bir hal olmuş,
-eşi maç izlerken defalarca aynı halının aynı yerini süpüren,
-temizlik ürünleri hakkında tez yazacak bilgi birikimine sahip,
-yemek hazırlığına saatler öncesinden başlayan,
-camları haftada bir silen (hatta öyle temiz olur ki camlar, cam yok sanıp, cam olan yere kafa atarsınız, o da ne, oysaki cam vardır),
-duvarları 2 haftada bir silen,
-her daim üzerinde temizlik önlüğüyle ve elindeki eldivenle gezen,
-yere bir kırıntı dökülsün, sinirleri bozulan,
-yerde bir karınca görsün, "ben yeterince temiz değilim" diye depresyona giren,
-banyo küvetlerini ve lavaboları reklamlardaki gibi tertemiz yapan,
-altın gününde, 5 çayı saatlerinde komşularına temizlik tüyoları veren,
-utanmasa çocuklarını ve eşini çamaşır makinesine atacak olan aşırı temizlik yapma saplantılı annelerdir.
bilgisayarın acık kasasının icindeki tozları görüp olaya acilen elektrik süpürgesiyle müdahele eden ve bir kac kablonun kopmasını saglayarak öldürülmek istenilen anne modeli..
ülkemiz psikologlarının acilen bu konuda bir çalışma yapması gerekmektedir. asla yeterince temiz olamama durumuna latince bir ad da uyduruldumu aslanlar gibi tez konusu olabilir.
ayrıca bu durumun bir hastalık ya da bir bağımlılık olduğu ispatlanırsa ülkemiz gençlerinin bu hastalığı bulan kişiye edeceği hayır duasını hesaplamak için matematikçiler ve ilahiyatçılardan oluşan bir araştırma ekibinin kurulmasına bile yol açabilir.
işten gelip yatağınıza uzandığınız ve rahatlayacağınız an da annenizin temizlik dürtülerinin harekete geçtiği durumdur..
+ masanı topla
- tamam anne
+ elbiselerini dolaba kaldır
- tamam annee
+ çoraplarını çıkar
- tamam anneeee
+ çıkar dedim sana
- ya anneeee bıraksana ayağımı yaaaa
takıntı sahibi insanların bir çoğu bu anneler tarafından yetiştirilir. zira kendisi de temizliğe takıntılı birisidir. sizin için çok zor ve aşılamayacak olabilen ama dışarıdan ufak gibi görülen küçüklükten kalma bir takım alışkanlıklar edindirir bu anneler. misal: hijyenik olmadığı için ev dışında hiç bir yerde tuvalete girmenize izin vermemiştir hiç. bu kötü alışkanlık 20 küsür yaşına kadar devam eder ve kazık kadar olmanıza rağmen hiç bir yere işeyemediğiniz için kasıklarınız şişkin bir vaziyette gezilerinizi tamamlar ve yaşlılık halinizi düşünmek istemezsiniz. *
kişiyi delirtme noktasına sokabilen, evi temzilerken yorgunluktan hasta bile olmaya kadar kendilerine eziyet edebilen, tüm ev halkının yaşama alanına parmak sokan,annelerdir.
belli yaşa gelen kızlarını da 'yaptığın banaysa öğrendiğin kendine' diyerek temizliğe sürükleyen annelerdir.erişilmesi zor yerlerin tozunu alırken bezin ucuna iğne yerleştirerek yaparlar, halı ve koltuklar silinmekten aşınmıştır artık, misafir gelmeden önce yapılan temizlik işlemlerinin aynısı misafirler gittikten sonra da uygulanır. çekilmez. daha da çekilmez olanı bu hastalığı kızlarına da devretmiş olmalarıdır.
hiç kimse görmeyeceği halde köşe bucağı temizleyen, evi savaş alanına çeviren, bütün enerjisini bu işe harcayan, sonra yatıp hastalanan, temizliğe girişmese içi rahat etmeyecek olan annelerdir. bi süre ortalıkta görmemişsinizdir, bi bakmışsınız camları siliyo. her seferinde yüreğim ağzıma gelir
temizlik yapmadan duramayan annelerdir. zaman geçer devran döner, bir bakarsınız annenizin zoruyla yaptığınız o temizlikler alışkanlıktan öte bir yere gelmiştir, artık siz de yapmadan duramamaktasınızdır.
temizlik hastası anneler iyidir. gerçekten.
eğer anneniz temizlik ve evin vehameti konusunda gayet rahat bir kadınsa; ve temizlik hastası bir babanneniz varsa, temizlik hastası anneniz olmadığı için kaderinize sövebilirsiniz.
o rahat ve sevilesi anne sizi özgür bırakacak, "kızım odanı topla" dedikten sonra kontrol bile etmeyecektir muhtemelen. o düzene alışırsınız haliyle, temizlik sizin için gitgide daha fuzuli bir hale gelecektir.
ama sonra şehirdışına gidilir. babannenin evinde kalınacak olunur. işte şimdi sıçtınız. o babanne, eve gelindikten sonra elleri yıkatmadan mutfağa sokmaz. olur ki yanlışlıkla buzdolabının kapağına dokundunuz, tüm buzdolabını boşaltır ve milim milim temizler. camda buğu yaparsınız, tüm camları siler. evdeki lens takmaya müsait tek ayna onun odasındaki aynadır, mecburiyetten odasına girersiniz, pis pis bakar. siz çıktıktan sonra odayı baştan siler süpürür. tek bir toz zerresi görmeye dayanamaz, ve daha da kötüsü, size her yere pislik saçan insan muamelesi yapıp karantina altına alır. evin belli yerlerine sokmaz. salondaki kanepelerin üstüne örtülmüş o beyaz örtülerde en ufak kırışma olursa, ağzınıza sıçar. simetri manyağıdır aynı zamanda.
temizliğe yardım ettiğin sürece onun gözünde senin kadar iyi evlat yoktur. eğer; yardım etmez etrafı biraz dağıtırsan şu replikler sıralanır ezberden:
+ ben bu evin hizmetçisi miyim?
+annem beni size hizmet edeyim diye mi doğurmuş bilmem ki?
+insanda biraz acıma duygusu olur.
+vallahi alıp başımı gideceğim yeter artık.
+iki işin ucundan tutsanız bir yeriniz mi incinir?
+küçük hanfendüü ayağınıza masajda ister misiniz?
+sizin gibi evlatlar var mıdır acaba? *
