niteliksiz programlar, reyting için yapılan ekran şebeklikleri, medya maymunları, rezilliği eğlence diye millete kakalayan programcılar, yarı ağlak popülist formatlar televizyonun icadına sövüp, nalet etme sebepleridir. kanal değiştir, izleme kardeşim mottolarına kulak verip zapping yapsan yine aynı, televizyonu kapatsan da nereye kadar? televizyon her evde, her yerde kaçla göçle kurtulamazsın ki. ceee diye bir yerlerde karşına çıkıveriyor. seçici olup her programı izlemesen de minibüste, okulda, işyerinde bihter kime veriyor muhabbeti var ki...
Yemekteyiz, anandayız, ebendeyiz, yeteneksizsiniz, beyinsizsiniz, gerzeksiniz, var mısın yok musun, kutunu da al git, ne hissediosun vb. temalı tüm programımsılar.
klişeleşmiş bir sebep olsa da; aile, eş, dost bir araya gelindiğinde iki muhabbetin belinin bir türlü kırılmasına fırsat verilememesidir. iki satır sohbet edeceksin akabinde "ay sus dur dur dizi başladı!" "şu kızcağız elendi yarışmadan bak görüyor musun?" "vah tüh adamın kutusundan mavi çıktı gördün mü?" *