bunu dizilerin, filmlerin diye kategorize etmeye gerek yok. evet, televizyonun ahlak üzerine bir tane dahi olumlu etksi yok maalesef. gerek bu dizi ve filmlerdeki dejenere olmuş aile yapısı, gerek sanatçıların verdiği demeçler ergen zihniyetli gençlerin o tıpkı birer oyun hamuru kıvamındaki genç dimağlarını negatif yönde etkilemekte. nedir peki bu ahlaka negatif yönde etki eden unsurlar, örneklerle açıklayalım hemen.
ismi lazım değil bir dizide yengesine hallenen ve onu takır takır düdükleyen bir eleman ve bunu "aşk" adı altında meşrulaştırmaya çalışan insanlar... aşk öyle mi bunun adı? bunun adı arsızlık, namussuzluk değil öyle mi? vay babam vay, bambaşkaymışsınızya la siz.
peki tüm türkiye'nin izleyebileceği bi kanalda "aldatmak bence gayet normal bi şey" diyen hülya avşar'ın bu sözünün, erezyona uğrayan ahlaka vermiş olduğu pozitif etkiden bahsedebilir miyiz? allah için de lan, bahsedebilir miyiz?
sizi bilmem de ben bahsedemiyorum kardeşim ya. içim, kafam almıyor. modern değilsin, ondandır dedi zaten geçen psikoloğum. kim ne derse desin, benim evimde adı her ne kadar güzel hissiyatlara vesile olan "iffet" dizisi izlenemez ya da yaşlılarımıza ve her türlü insanımıza angut muamelesi yapılan izdivaç programları izlenemez kardeşim. şu yalan dünyada gözüm gibi baktığım iki şey var benim;
1-bakirliğim
2-namusum, şerefim
bu yüzdendir ki devamlı ahlaka olumsuz, realist ve kabul edilebilir olmayan eğilimler pompalayan ve gün geçtikçe etkisini gösteren iğrenç etkidir bu.