türk futboluna fayda hariç her türlü katkıyı sağlayan tartışmalardır. hatta bütün futbol sevelerin bu tartışmaları izlemeyip prim vermediği günler geldiğinde ancak o zaman medenileşebilir bu futbol tabi ki aralarında futbolun içinden gelme tecrübeli yorumcular var onları tenzih ediyoruz fakat malesef çoğunluğu oluşturanlar bu saha içinden gelenler değil bunuda biliyor ve üzülüyoruz. bu türk futboluna zarar verenlere örnek vermek gerekirse herkesin aklına tabi birçok isim gelecektir ama bence hıncal uluç bu beyefendi galatasay olsun fener olsun beşiktaş olsun trabzon olsun sivas olsun farketmez mutlaka her hafta bıkmadan usanmadan kulüplerden bir yönetici bir teknikdirektör ve birde futbolcunun sezon sonunda gönderilmesi ister ve yerinede hiçbir yapıcı olmak adına faydalı bir isim önermez yani zarardan başka ne bu allah aşkına ve malesef bu beyefendiyide ciddiye alanlar var. benim bir nacizane hatırlatmam şuki bu adamlar televizyonlarda kendi reytigleri uğruna popilist eleştiriler yapmak zarundadırlar hiçkimseye bir faydaları yoktur heşey kendileri içindir lütfen bu seviyesiz, ortamı geren tartışmalara prim vermeyelim ha illahi izleyeceksek onların kendi fikirlerini benimsemeyelim çükü tekrar söylüyorum amaçları sadece kendi reytinleri.
izleyen, izlemeyen çoğunluğun eleştirdiği, yine de izlenen.
anlamıyorum lan, kendime diyorum ki bu adamların anlattıklarını ben de analatabilirim. yani ofsayt mıydı değil miydi? kardeşim teknoloji var, bi şeyler var işte. tekrarda en öndeki adamın olduğu yere pes'deki gibi çizgiyi çek olsun, neyini tartışıyorsun. avut muydu korner miydi? bana ne lan. neyse neydi. ahmet çakar diyor ya irreversible bir yol. bak, irriversible bir yol... vay vay. ahan da tam o yola girmişsiniz lan siz, hap mı atıyosunuz, ne içiyosunuz anlamadım.
ama en sevdiğim de kolpadan takım tartışmaları çıkarıp birbirleriyle kolpadan kavgalar etmeleri. çok güldürüyorlar valla, neymiş bizim takımda şu adam geçen sene 24. maçta 68. dakikada bu hareketi yapmış. yok ebenin *** ali sami. bak işte. diğeri de altta kalır mı o da sizin takım da 3 sene önce şu maçın bilmem ne skim dakikasında şunu yapmıştı der, mevzu uzar.
bu hafızayla beyninizi bilime emanet edin.
kahvedeki adamdan farkınız olsun diyoruz. bunu deyince de 'halk bunu istiyor ama.' diyorsunuz. lan halka daha iyisini verdiniz, halk alternatif bir üslup gördü de mi bunu istiyor kolpacılar. bi de çıkıp kendinize 'araştırmacı gazeteci', 'futbol duayeni' gibi yakıştırmalar falan... ilker yasin'in dediği gibi hem gol hem penaltı istiyosunuz.
bak küfür edecektim şimdi, etmeyim diyorum...bak...
türkiye'deki en düşük seviyeye ve azami oranda cehalete tanıklık edebileceğiniz ibret sahneleri. adnan aybaba gibi bir şeyin sayesinde ekmek yediğidir, varın siz düşünün kaliteyi.
çoğu yersiz tartışmalardır. gökmen özdenak, ziya şengül gibi kişilerin yaptıkları takım eleştirileri artık can sıkıcı olmaya başlamıştır. eskiden seviyorduk izliyordukda artık farklılık olması gerekir. yıllardır eleştiri, yıllardır aynı cümleler bıktırmıştır artık. en kral yorumcu ahmet çakar'dır. ahmet çakar'ı, bir beşiktaş fenerbahçe maçında yanlış karar verdin diye eleştirenler de göt olmuştur ayrıca. fifa o maçtaki pozisyonun doğruluğunu onaylamıştır. bu yüzden ahmet çakar ne derse doğrudur. sadece ahmet çakar'ın tartışmaları güzeldir.