olum düşünsene eve gitmişsin karın “naptın bugün” diyor. ağzına telefon sokulmuş. dümdüz telefon. röportaj yapılırken. fotoğrafın var ağzında telefonlu. tartışmamışsın, kavga etmemişsin, direkt telefon sokulmuş ve ayırmışlar. kıymalı mercimeğini yiyip “hiiiç aynı işte” diyorsun. yemek bitiyor, koltuğa geçiyorsun. karın çay koymaya gitmiş. televizyona baksan da aklın hep ağzına sokulan telefonda. acaba ağzımı içgüdüsel açtım mı şüphesi sarıyor. açmadıysam da, yemek yemeyen çocuğa, annesi “uçtu uçtu kuş uçtu” diyor gibi göründüm deyip kefire sarılıyorsun.