olsunlarda içlerine işlemiş öğretme dürtüsü bunları hiç bırakmıyor ayrıca anlatamadığım bir ürkeklikleri de oluyor.
mühendislik işi bitirmektir. öğretmek değil.
mühendisi öğretmen yapsan onda da bi kaç anomali gözükür.
bu işler temelden başlıyor. taa öğrencilikten.
Kıçı kırık bir teknik öğretmen bölümünü hem de ancak akşam kısmını kazanabilen bir akrabam, 4 Yıllık okulu ancak 8 yılda bitirebildikten (haybecilik + çalışıyor olması + sallamaması) teknik öğretmen okulu mezunları arasında yapılan bir sınava girdi, mucizevi bir şekilde iTÜ inşaatı kazandı ve daha da mucizevi olmak üzere 2 yıl okuduktan sonra başarıyla mezun oldu. Tanıdığım en iyi muhendislerdendir. Kendisini işine gerçek anlamda adamış bir kişidir. Bu nasıl oldu? iş hayatında ebesinin örekesini gördükten sonra "ders çalışmaya sevmiyorum ya" mottosunu değiştirdi + kullanıma almadığı bir kapasitesi vardı.
Ha, şurada götü kalkık bir takım teknik öğretmenlerin boş laflarını okuyorum, afedersiniz kicimla gülüyorum. Daha geçen hafta bize kalite kontrolcü olarak başvuran Marmara üniversitesi metal işleri öğretmenliği mezunu, ayrıca tecrübeli birisini teknik resim okuyamadığı için selametledim.
Herkes haddini bilecek. Teknik öğretmenler aptaldır, mühendis olamaz diye bir şey yok. Fakat mühendislik okumadan mühendis olamazsınız. Onun da yolu yordamı kuralı belli. Gereğini yapın eyvallah. Fakat aldığınız kısıtlı, belirli bir alana, amaca yönelik eğitimle ukalalik yapmaya kalkarsaniz ancak komik duruma düşersiniz.
Teknik öğretmenlerin mühendis olması uygulaması 29 Nisan 1992 tarihinde kabul edilen 3795 sayılı kanuna istinaden 23 yıldır mevcuttur. Yalnız sanki her mühendis ODTÜ mezunuymuş gibi sınavı ODTÜ 'de yapılıyordu ve yeterli çoğunluk sağlanırsa sınıf açılıyordu. Bugüne kadar sınıf açıldı mı? Sanmıyorum.
Sene 1997 : Anadolu Teknik Sınavını Kazanarak Ali Osman Sönmez ATL giriş yaptım, 4 yıl boyunca hem uygulama dersleri hem kültür derslerine girerek sabah 08:00 akşam 17:00 kafa patlattım. Her hafta bir elektronik devre yaptım. Okul puanım kırılmasaydı ilk girişte elektronik mühendisi olacak kadar puan aldım. Tabi liseye girerken katsayı uygulamasından haberimiz yoktu!
Sene 1999 : “Tüm ortaöğretim öğrencilerini, üniversitede kendi alanlarında ilerlemeye teşvik” adı altında katsayı uygulaması getirildi. Bizim kendi alanımız sadece Elektronik öğretmenliği ve iş teknik öğretmenliği. Elektronik mühendisliği : Alan dışı!
Düz liseye geçeyim : yasak! Dava açtık danıştaydan döndü. Elektronik öğretmeni olduk : yılda 800 mezun: 30-50 atama.
Sene 2005 üniversiteden mezun oldum : Türkçe, tarih, coğrafya anayasa çalışarak Elektronik öğretmeni olmaya çalıştık olmadı, isteseydim ilköğretim bilgisayar öğretmeni olurdum ama sisteme inat özel sektöre girdim. Şimdi bir fabrikada bakım müdürüyüm , iş güvenliği belgem ve enerji yöneticiliği sertifikam var... Teknik öğretmen bir arkadaşım üretim müdürü, başka bir teknik öğretmen arkadaşım fabrika müdürü ve altında çalışan mühendisler var..
Mühendislik tamamlama sınavına tenezzül edip girmedim. Çok şükür ihtiyacım da yok..
Ama burası Türkiye ; ucu kendine dokunmadan ses çıkaran da yok!!!
anadolu lisesi ve gazi üniversitesi mühendislik fakültesi mezunuyum yani evet liseye girerken de üniversitede de sınav kazandım. Kazanma kazanmama meselesine gelince madem bir kazanan olmayacak niye sınav yapılıyor, bu katsayı hikayesiyle milleti kandırmaya çalışma senin cahilliğini gösteriyor, katsayı sorunu kalktı ama mühendislik tamamlama saçmalığı yeni çıktı. Bu insanların haklarına girmektir. Mühendis olamayıp başka bölüm seçen insanlarında haklarına girmektir.
Madem hakkı hukuku o kadar düşünüyorsunuz önce buna cevap verin.
yöneticilerin bu ülkenin bilimine ve teknik gelişimine attığı bir kazık, düpedüz saçmalık. kimse bunu bireysel algılamasın ama sen mühendis olmak için zaten sınava girip kazanmışsın 4 yıl okuyarak gerekli bilgiyi alıyorsun, diğeriyse kazanamamış.
bir hemşirenin 2 yıl okuyup doktor olması neyse bir teknik öğretmenin mühendisliğe geçme çabası da odur.
teknik öğretmenler ve adayları gelipte burda son düzenlemeleri savunmayın
1-"teknik öğretmenler mühendis olursa piyasayı siler süpürür" müş
elektrikli süpürgemisiniz siz ? kim kimi süpürüyor acaba ?
2-"admin işsiz kalacağından korkuyor o yüzden böyle yaygara koparıyor" muş
çoğunu gördük nasıl kalitede olduklarını, rakibim bile olamaz çok büyük kısmı
3-"biz liseden beri bu iş içindeyiz orda 4 yılüniversitede 4 yıl bu işi yaptık yani 8 yıl sizden öndeyiz" miş
burada bahsettiğiniz 8 yıldır torna freze cnc kullanıyoruz örnek olarak, mühendis bunları kullanmaz ki zaten usta var sanayide ben kalkıpta 40 yıllık torna ustasının yanında torna kullanmaya çalışıp kendimi zaten rezil edemem haa gelelim işimize, nedir bizim işimiz hesap ve yönetim zaten hesap yapabilseydiniz mühendisliğe yerleşirdiniz.
genel olarak türk milletinin mimara ve mühendise bakışının özetidir. halkının, bir cerrahtan bile daha fazla tıp bilgisine sahip olduğunu sanan bir ülkede maalesef çok doğal bir gelişmedir.
oyum, buyum, şuyum, onu bilirim, bunu bilirim yazmış birisini. e be canını yediğim o kadar kapasiten varsa, kendini o kadar geliştirdiysen işini yapmaya devam et kardeşim. başarılı ol. şirketten şirkete koş. size bunları takır takır öğretiyorlarsa okulda veya teknik öğretmenler kendini geliştirmeye çok yatkınsa geliştirin kardeşim mesleğinizin profilinizi. birisi de diyor ki "teknik öğretmenler sahada bir adım öndedir". hacım, biraderim, koçum onu işe al o zaman. bütün özel sektör onları alsın hacı o zaman ama teknik öğretmen olarak. şu dönemde bilmek yatmiyor, onu analiz edeceksin, yorumlayacaksın, geliştireceksin ve tüm bunları çok başarılı bir şekilde sunacaksın, pazarlayacaksın. yakında bu sınav kaldırılacaktır zaten. birilerinin işi görülsün de.
sacmadir. yahu hocam makine elektrik kimya v.s. senede 10biner mezun veriyo 10.000 amk 10.000 bide siz katilmayin kervana, babam 10eczaciyi cebinden cikarir ama diplomasi yok kalfa olarak kaldi. bu islerin bi yolu yordami var millet senelerce kicini yirtiyo.
mühendis değilim, teknik öğretmende lakin çalıştığım sektör dolayısıyla ikisiyle de yeterince çalıştım. kişisel gözlemlerime dayanarak söyleyebilirim ki teknik öğretmenler sahada bir adım öndedir. geometrik toleransın ne olduğunu bilen makine mühendisi görmedim daha bu entryi okuyan makine mühendislerinden bilen olduğunu sanmıyorum.
hala eksiğimiz yok diyenlere var ya. süpersiniz siz.
çoğunuz yata yata gittiniz öğretmenliğe.
belki kitap bile açmadınız çoğunuz.
biz orda it gibi mühendis olalım diye çalışırken çoğu zaman taşak geçtiniz bizle.
sonra aynı dersleri aldık.
oldu başka?
he gelseler tekrar öss'ye girsinler. sonra biz mühendisliği kazandık desinler. gıkım çıkmaz emin olun.
gördük la girdiğiniz sınavı. kimseden korkumuzda yok zaten siz olmasanız da sektörde yeterince rekabet var. sadece ortada büyük bir haksızlık var. birilerinin ekmeğine yine yağ çalınıyor. kömürünüzü alın susun.
--spoiler--
bir teknik ogretmen olarak diyorum ki;
iki sene yaz staji yaptim, stajlarda firmalar icin uygulamalar gelistirdim. hala kullaniyorlar.
muhendislerin aldigi tum yazilim derslerini aldim, hepsinde proje gelistirdim.
bilgisayar muhendisligi bokumunde alinmayan/olmayan elektronik derslerini aldim. labda deneyler yaptim, projeler hazirladim.
bilgisayar aglari dersi aldim 2 donem. hayatinda router gormemis muhendislere ragmen cisco router yapilandirabilmekteyim. ag tasarlayabilirim. yuksek lisansimi bilgisayar muhendisliginde kablosuz aglar konusunda yapiyorum.
matematik dersi olarak fourier, laplace dahil hepsini gordum.
simdi bana eksik birseyim oldugunu soyleyin. lutfen!
--spoiler--
4 sene mühendislik dersleri vermeye çalışmadın ve öss de benim aldığım puanı almadın. sanırım yeterli.
bir teknik ogretmen olarak diyorum ki;
iki sene yaz staji yaptim, stajlarda firmalar icin uygulamalar gelistirdim. hala kullaniyorlar.
muhendislerin aldigi tum yazilim derslerini aldim, hepsinde proje gelistirdim.
bilgisayar muhendisligi bokumunde alinmayan/olmayan elektronik derslerini aldim. labda deneyler yaptim, projeler hazirladim.
bilgisayar aglari dersi aldim 2 donem. hayatinda router gormemis muhendislere ragmen cisco router yapilandirabilmekteyim. ag tasarlayabilirim. yuksek lisansimi bilgisayar muhendisliginde kablosuz aglar konusunda yapiyorum.
matematik dersi olarak fourier, laplace dahil hepsini gordum.
simdi bana eksik birseyim oldugunu soyleyin. lutfen!
her yıl onlarca universiteden mezun olan binlerce mühendisin maaslarını ortalama 1000 tl ye indirmek için hükümetin yaptıgı hamle.cünkü memlekette mühendis açığı var.
ales gibi bir sınava girin ve mühendislik matematigi,akıskanlar mekanigi,termodinamik vs gibi kazıkları içinize almadan kolay yoldan çakma "mühendis" olun.
hükümetin alamet-i harikalarından sadece bir tanesi.
ben sonraki hamle olarak ,sağlık meslek yüksekokulları mezunlarına doktorluk şansı için sınav bekliyorum , 1 yılda doktor olsunlar.
halen öğretmen çığırtkanlığı yapanlar var ilkokul sıralarının arkasına tebeşir atar kafa yapısıyla. çıkmış dingillerin dingili değişiğin biri; teknik öğretmenlerin liseden, teknik liselerden piştiğini söylüyor. lisede verilen eğitimin teknikerlik veya teknisyenlik başlangıç eğitimi dahi olamadığını kabul edemiyor. lisede verilen eğitim ile mühendislik eğitimini aynı kefeye koyacak cahilliklere imza atıyor. belli ki kuyruk acısı var. belli ki mesele sınavdan ziyade duygusal!
4 yıl eğitim alan teknik öğretmenler, teknik öğretmen yetisini kazanmış oluyorlar. bunu bir kere hazmedelim.
biz mühendislere 4 yılın sonunda 1 yıl daha okuyarak teknik öğretmenlik unvanı verileceğini duyursalar zerre umursamam ve yine karşı çıkarım. çünkü verilen eğitim sadece bir yılda verilmiyor 4 yıl boyunca veriliyor ve okul tamamlandıktan sonra da alınan eğitimin üzerine mühendislik inşası devam ediyor. eminim diğer mühendislerde benim gibi düşünüyorlardır üç aşağı beş yukarı.
biraz kendi mühendislik eğitimimden bahsedeyim. aslında öğretim demek daha doğru olacaktır. üniversite aslında öğretim verilen kurumdur. neyse bunu tartışmaya açmaya gerek yok... 1. sınıfın haricinde 3 yıl boyunca alanımızla doğrudan ilgili derslerde dönem projeleri yaptık. grup çalışmalarına yatkınlık kazanalım diye birlikte çalıştık. iş paylaşımını öğrendik her şeyden ziyade. projelerimiz fabrikalarda (üretim planlama, simülasyon, kalite yönetimi, yatırım değerlendirme, tesis planlama ve tasarımı, bakım planlama ve onarım, iş etüdü vb.), hastanelerde, yollarda, kurumsal şirketlerin yönetim ve pazarlama departmanlarında geçti. onaylandı, çoğu işletmede/kuruluşta uygulamaya kondu ve bu projelerden iş teklifi alan arkadaşlar oldu. toplamda 60 iş günü olan iki tane yaz dönemimizi yiyen stajlar yaptık. sonucunda bildiri, makale olacak lisans tezleri hazırladık.
peki teknik öğretmenlik?
bilemiyorum neyzen, hangi konuda farklı düşünüyoruz. 1 yıl eğitim ile mühendis olunmaz. yukarıda bahsettiğim ayrıntılı konular işte bu mühendislik yetisini kazandırıyor. sizdeki de öğretmenlik yetisi. sanki mesleğine saldırılıyormuş gibi düşünme ki öyle bir konu yok ortada. kendime de güvenim tam neyzen. diğer mühendis arkadaşların da korkuları yoktur eminim 'onların işini ellerinden alacaksınız' diye. 20 yaşında lisans, 22 yaşında master eğitimini tamamlamış, 2 yılı özel olmak üzere 3 yılı aşkın süredir bilişim sektöründe çalışan bir akademisyen mühendis olarak söyleyebilirim ki; your arguments aren't fucking invalid.
