tekke ve zaviyelerin kapatılması

entry40 galeri3
    1.
  1. takvimler 1924 yılını göstermektedir.

    "...ölülerden medet ummak medeni bir cemiyet için şeyndir. mevcut tarikatların gayesi kendilerine tabi olan kimseleri dünyevi ve manevi olan hayatta saadete mazhar kılmaktan başka ne olabilir? bugün ilmin, fennin bütün şumulü ile medeniyetin parlak ışıkları karşısında falan veya filan şeyhin irşadı ile maddi veya manevi saadet arayacak kadar ibtidai insanların türkiye medeni camiasında mevcudiyetini asla kabul etmiyorum. tekkeler behemahal kapanmalıdır. türkiye her şubede irşadlarda bulunacak kudrede haizdir..."

    (bkz: mustafa kemal atatürk)
    5 ...
  2. 2.
  3. sözde kalmış hareket. halen birçok tekkenin gizli ya da aleni olarak açık olduğu biliniyor.
    4 ...
  4. 3.
  5. 4.
  6. 5.
  7. (bkz: öyleyse alttaki resime bakın ve ilk anıtkabiri kapatın)
    (bkz: bunu duyacağıma ölüym daha iyi)
    2 ...
  8. 6.
  9. "irtica tehdidi yok, korkmayın, bilmemne" diyenlere kaput olsun.
    2 ...
  10. 7.
  11. zaviyeleri bilmem ama fatih tekke'yi rus fotbol takımlarından zenit, iyi sayılabilecek bir transfer ücretine kapatmıştır. o paraya ben de kapatılmak isterim o ayrı.
    2 ...
  12. 8.
  13. sonradan büyük bir paradoksun başı çeken aktörü olmuş durumdur. diğer aktör için (bkz: anıtkabir) gazi mustafa kemal muaftır bu durumdan. tenzih olundu. atatürkçülük kisvesi altında, naaşına modern bir türbe inşaa edenlere lafım . çok yazık!

    dergahı (tekke) muzcu şeyhlerin genital bölgesiyle hemzemin olmak zannedenleri fasulye ilan ettim, ebelemeyeceğim. bilen bilir, sözüm senet gibidir. lafım, kıyısından köşesinden okumuş, tefekkür etme iklimini en azından meteoroloji raporlarından takip etmeye çalışıp, bir kaç kelamdan haberdar olmayı bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak zelilliğinden kurtulmak amacıyla ilke edinmişlere. ateist cenah, putperest güruh, ve gezegenim hümanistleri, sizleri muaf tutuyorum. itibar etmeyin söylediklerime, hatta mümkünse gerisini okumayın. kan, şiddet ve pislik içerip, gençlerin somatik gelişimini olumsuz yönde etkileyebilir buradan sonrası. müspet birşey taahhüt etmiyorum.

    farklı mevzular var kapatılmalarında. dönemin şartlarını incelediğimizde elbette bağnazlık dediğimiz fitnenin zuhur etmiş olduğunu görebilmekteyim. lakin, pire için yorgan yakmak çok da eftal gelmiyor bana açıkçası. araya art niyetin de sokulduğunu düşünüyorum. korkutulmuş, günümüz dünyasından soyutlanmış ve hatta yeşilçam sayesinde öcü gösterilmiş mekanlardan bahsettiğimin de farkındayım, hiç merak etmeyin. bununla beraber, söz konusu mekanların tarikat mevzuunda önemli yerleri olduğunu düşünüyorum. gitmişliğim yok ama hemen sevinmeyin. bu birgün gitmeyeceğim anlamına gelmiyor. zikir olsun, dergah olsun, tarikat olsun; islam terminolojisinden haberdar olanların reddetmeyeceği kavramlardır. hemen aklınıza aczmendiler, müslüm gündüzlerle yek vücud olmuş fadime şahinler gelmesin. o çok övdüğünüz, hümanizmin doruklarına çıkardığınız mevlana da tarikat ehli. riyakar olmamak lazım.

    muhalif olduğum bazı hususlar var, diğer meselelerde de olduğu gibi. şüphesiz hepimizin insan olmasından mütevellit, bütün yaptıklarımızın mutlak doğru olacağını düşünmek şahsım nazarında komediden öteye geçemez. burdan yola çıkarak, devrimleri yanlışıyla doğrusuyla kabul etmek zorunda olduğumuz sonucuna ulaşıyorum. yoksa birkaç zatın oturup, birşeyler hakkında karar vermeleri, onlara mana alemimde mütemadiyen biat edeceğim anlamına gelmiyor. bilmiyorum, gerek kanun koyucular olsun, gerek yürütücüler... insanüstü görenleriniz var mı onları? bildiğim tek şey, mutlak doğruyu ihtiva etmedikleri. bu yüzden de önüme konan her yemeği afiyetler eşliğinde yemek zorunda olmadığım. sırf bu ülkede doğduğum için, sırf birileri böyle dedi diye her hareketlerine ''eyvallah'' demem riyakarlıktan öteye geçmeyecektir.

    kim ne kadar yasaklarsa da yasaklasın, tu kaka derse de desin, dergah da zikir de islam terminolojisinde olan şeyler. dergahın da zikrin de çıkışı peygamberden gelmektedir. şimdi birileri yüz çevirip, suratını eğecekse kendi bilecekleri iştir. ben olanı söylemekten geri kalanlardan olmak istemem. budistleri de hep bu yüzden sevmişimdir zaten. erdem/bilgelik arzusuyla inzivaya çekilip, keşmekeş kokan dünya hayatında soyutlarlar kendilerini. belki ben metafiziği, ruh disiplini mevzularını biraz fazla seviyor olabilirim. maddesel dünyadansa, manaya vakıf olmayı heyecan verici bir aksiyon olarak da addediyorumdur, itiraz edemem. ve fakat, kişi bunlara kendi kendine ulaşabileceği gibi, islami gurular(şimdi şeyh desem kaçacaklar var biliyorum) tarafından eğitilerek de ulaşabilir. o yüzden her an takılıp, zikir kafası yaşayabilirim haberiniz ola.
    0 ...
  14. 9.
  15. atatürk'ün yaptığı fakat arkasından gelen tüm siyasetçiler tarafından yarım bırakılan eylemdir.
    2 ...
  16. 10.
  17. türkiye yi çağdaş modern birinci sınıf refah muassır bir ülke haline gelmesinde çok önemli bir etken olmuş gelişmedir. *
    4 ...
  18. 11.
  19. eğer kapatılmasaydı türkiyenin daha güçlü bir diplomasisi olabilirdi. anadoluda ki tekkelerin kolları afrikadan asya ya kadar bir çok ülkeye uzanıyordu. bu kollar günümüzde daha da uzayabilirdi. bu yolla parmağımızda oynatabileceğimiz ülkeler olabilirdi. *
    3 ...
  20. 12.
  21. geçmişi bilmem. bana faşizan bir uygulama gibi geliyor. o dönem için sendika, parti gibi insanların bir eksen etrafında toplanmasının önüne geçilmiş. insanların topluluk haline gelip siyasi güç haline geçmesinden hele bunların dinci olmasından korkulup engellenmiş. bu kanun varken halen nasıl çok partili düzene geçtiğimizi anlamış değilim. sonuçta parti de tekke de aynı fikre sahip insanların bir araya gelmesini amaçlıyor. gerçi uygulamada işimize gelen yerlerde uyguluyor veya uygulamıyoruz. bu kanun günümüz dünyasında insan haklarına ve aihm kararlarına aykırıdır. merak edenler aihm 11. maddesini araştırsın.

    şimdi sözde laiklerden hakaret gelecektir. bence herşeyin konuşulabilmesi ve tartışılması faydalıdır.

    niye faşizan bir uygulama dediğime gelince; başkalarının yaşam tarzına her türlü müdahale etmek bir çeşit faşizmdir. insanlar tekke ve zaviyede yaşamak istiyorsa beni değil onları ilgilendirmeli.

    sonuç ne olacak? bu kanun olduğu sürece "toplanma ve örgütlenme hakkı" elimizden alınmış olacaktır. mesela bizim partilerimiz aihm 11.maddesine aykırı kapatıldığı için aihm bizi mahkum ediyor. solcuların pek sevdiği 11. maddeyi sevmiyorsak, istemiyorsak ne sendika kurma, ne parti kurma ne örgütlenme hakkımız olur. uğur mumcu bu konuda ne derdi bilmiyorum. ancak dincilerin örgütlenme hakkına saygı göstermeli dediğini biliyorum.

    ne zaman olur bilmem fakat bu kanun avrupa birliğine girmeden önce kaldırılacaktır. zaten uygulamada şapka kanunu gibi kalmıştır. fakat uygulanmayan kanun zaman içinde bir delinin eline geçerse uygulatmaya kalkar, her türlü örgütlenmeyi "tekke lan bu" deyip kapatabilir.
    bugün ruhban okulunun açılmasının önündeki iki engelden biri de budur. ha! bu madde kalır ama uygulamada izin verilebilir. tabi demokrasilerde temel konu insanların haklarının eşitliği olduğundan heybeliada'ya izin veriseniz tekke ve zaviyelere de izin vermek zorunda kalırsınız.
    2 ...
  22. 13.
  23. halkın dini duygularının sömürülmesine yönelik uygulamadır.
    günümüzde ise geçerliliğini yitirmiş durumundadır. aksine her geçen sene sayıları hızla artmaktadır.
    zamanında neden kapatıldığını anlamak için bugüne bakmak, bugünki ak parti yönetimine ve politikalarına bakmak yeterlidir.
    şeriat yanlısı bir başbakan ve cumhurbaşkanına sahip bir ülkedir.

    atatürk'ün ileri görüşlülüğünün kanıtır.
    "... Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir."
    1 ...
  24. 14.
  25. Efendiler ve ey millet biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müridler ve mensuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat tarikatı medeniyedir. m.kemal atatürk
    1 ...
  26. 15.
  27. 16.
  28. recep tayyip erdoğan tarafından tekrar açılmışlardır.
    1 ...
  29. 17.
  30. tarikata üye olanları etkilememiştir.
    1 ...
  31. 18.
  32. ne kadar uyulmamış olsada, azami ölçüde dini batıldan korumuştur.

    http://meeurl.com/8bc469

    şunları görmek için çook uzağa gitmeye gerek yok demi canlar.

    kesmeyenler için;
    (bkz: the stoning of soraya m.)
    he bu devirde recmi savunan enteresan tiplerde yok değil gerçi.
    0 ...
  33. 19.
  34. tekke, tekye; dayanma. ç. tekaya.
    zaviye; köşe, bucak. bir sofunun ibadet için çekildiği tenha yer. açı. küçük tekke.
    sofu; sufi, dinin buyruk ve yasaklarına bütünüyle uyan (kimse).
    sufi; tasavvufa düşkün, tasavvufla alakadar. ç. sufiyan.
    anlaşıldığı kadar münferit ve münzevi.

    tarikatlar günümüzde politik merkezler.
    yasaklara rağmen hala etkindirler.
    2 ...
  35. 20.
  36. kahrolası ihanetin kahrolası miladi yıl dönümüdür. evet bir de o var. miladi...
    1 ...
  37. 21.
  38. --spoiler--
    1) Pek çok cemaatın müridi, kendi şeyhlerini (önderlerini) Allahın ya da Hazreti Muhammed'in günümüzdeki vekili gibi görür. Bazıları ise şeyhlerinin, Mehdi Aleyhisselam olduğuna inanır!

    2) Cemaatlerin pek çoğunda, bireysel irade ya da sorgulama yoktur. Şeyh ya da önderin sözü Allah kelamı hükmündedir ve önderin emrini tartışmak Kuran'ı inkâr etmekten daha ağırdır ve direkt küfür olarak adlandırılır. Keza şeyh kime işaret ederse oraya oy verilir.

    3) Cemaatlerin birbirini sevmez. Pek çok cemaat kendi dışındaki cemaatlerin şirkte (küfürde) olduğuna inanır.

    4) Büyük tabanı olan cemaatlerin bazıları, dış dinamiklerle, yani yabancı istihbarat örgütleri ile direkt irtibatlıdır.

    5) Cemaatlerin geneli, iktidar olanı destekler, yani bunlar durakta beklemeyi sevmezler, gelen her iktidar otobüsüne binerler.

    6) Her cemaatin kendi gettosu vardır. Aralarında kız alıp verirler, alışverişleri ve arkadaşlıkları beraberdir. Buradan hareketle de bunların birbirinden kopması kolay değildir.

    7) Pek çok cemaat, son dönemde holdingleşmiştir. Müritlerin yaptığı ticaret, topladığı kurban derisi ve zekâtlar bu holdinglerin ana sermayesidir. Holdingin mutlak hâkimi de cemaat önderleridir. Şeyh ya da önder, parayı elinde tutanın gücü elinde tuttuğunu bilir ve yönetimi çocukları dışında hiç kimse ile paylaşmaz.

    8) Cemaatlerin hedef kitlesi, daha ziyade 16-30 yaş arası olanlardır. Bunlarla önce arkadaşlık kurulur, akabinde kendi sosyal çevrelerine sokularak ona kişilik verilir ve dini hassasiyetler kullanılarak saflara alınır. Yurtlar, dershaneler, okullar, bekâr öğrenci evleri temel alanlarıdır.

    9) Cemaatlerin bazılarında, şeyh ya da önderin akşam namazlarını Mekke'de, yatsıyı ise Medine'de kıldığına inanılır. Müritlerine şeyhlerinin evliyalıklarına olan inançları Allah'a imanları gibidir.

    10) Bürokrasideki müridin şeyhe bilgi taşıması ve istediğini yapması Uhud Gazası'nda cenk yapması gibidir. Yani bilgi getiren ve icraat yapan peşin olarak şehit ilan edilir. Cemaattan ayrılmak ise sadece cehenneme girmekle değil, dünyadaki türlü felaketlerle, korku salınarak engellenmeye çalışılır. Bu haliyle, bazı cemaatler aslında girilmesi kolay, çıkılması çok zor gizli bir örgüt gibidir.

    11) Pek çok cemaatin islam anlayışı farklıdır. Değil sünnetlerde, farzlar da bile ayrılıklar vardır. Cemaat önderleri kendi çıkarına göre islamı farklı yorumlar!

    12) AKP öncesine kadar, cemaatlerin yüzde 70'i islâmcı partilere oy vermezdi. Bugün AKP'ye militanlık yapan pek çok cemaat ve islâmcı grup 90'lı yıllarda Tayyip Erdoğan'ın küfürde olduğuna inanır ve bunu kendi müritlerine açıktan söylerlerdi. Bugün ise bu cemaat ve tarikatların yüzde 90'ı Erdoğan'ın militanı konumundadır

    13) Bazı cemaat mensuplarının, yurt dışındaki bankalarda büyük paraları ve muhtelif ülkelerde gayrimenkulleri vardır.

    14) Cemaat ve tarikat guruplarına mensup olanların sayıları ise çok çok abartılmaktadır. Bütün bu cemaatlere mensup
    olanlar kesinlikle, 500 bin kişinin üstünde değildir. Ancak etki ya da gürültüleri fazladır.

    15) Tamamı değil, ama bu cemaatlerin bazılarına göre Türkiye bugün Dar-ül Harp yanı kafir devleti konumundadır ve bu düzende devletten çalmak ve onu yıkmaya çalışmak ibadettir.

    16) Bir kaçı hariç, cemaatlerin siyasi bir projesi yani devleti ele geçirmek gibi bir gayesi yoktur. Üç büyük cemaat ise CIA, MI6 ve MOSSAD tarafından yönlendirilmektedir!

    17) Cemaatler konusunda, zannedilenin aksine TSK'dan ziyade MiT daha çok bilgi sahibidir ve pek çok mensubu bu cemaatlerin içindedir.

    18) Bir kaçı hariç, pek çok cemaatin bilinçaltında Atatürk'e, Cumhuriyet'e ve askere karşı büyük bir kin ve öfke vardır.
    --spoiler--

    işte bu yüzden kaldırılmıştır. islamiyet'te bile yasaklanmış bu tehlikeli örümcek yuvalarını nasıl olur da savunabilirsiniz gerçekten aklım almıyor. kul olmaya bu kadar meraklıyken bir de özgürlükten, demokrasiden bahsetmez misiniz...
    2 ...
  39. 17.
  40. Atatürk döneminde laiklik adına atılmış bir adımdır.
    0 ...
  41. 18.
  42. Eylemin ne kadar doğru olduğu darbe girişiminden sonra anlaşılmıştır.

    Dinciler böyle sinsice küçük küçük başlarlar. Palazlandıktan Sonra devleti ele geçirmek için ilk buldukları fırsatta harekete geçerler.

    Büyük adammışsın atam.
    3 ...
  43. 19.
  44. Keşke kapattıktan sonra tüm kötü niyetli sakallı yavşakların kellesini alsaydı.

    Ah atam ah...
    0 ...
  45. 20.
  46. çocuklarımız seks kölesi yapılmasın, canlı bomba olmasın, diri diri yakılmasın istiyorsak bir an önce yapmalıyız. kağıt üzerinde değil, pratikte...
    6 ...
© 2025 uludağ sözlük