değirmenaltı, üniversite (bizim zamanımızda küçücüktü), rıhtım kafe (şuan kapanmış olması lazım), mojito bar, bomboş olan kordon, tekira (iyiki açıldı başka gitcek yer yoktu), kumbağ , hiç kuşkusuz birde şarköy gelir aklıma.
4 yıl geçen lise ve yurt hayatı. sahilde içilen biralar, yurda girmek için atılan taklalar. yurtta içilen biralar, nöbetçi hocaya yakalanmamak için uğraşıp durmalar. tuvalette içilen sigaralar. o bok kokan sahilinde sabahlayıp uykusuz kaldıktan sonra girilen ilk derste kafayı sıraya koyduğun gibi sızıp kalmalar. ilk kez bi kıza bağlanmak, sevmek belki aşık olmak. ayrılmak ondan aylar geçince. çivi çiviyi söker deyip başkalarıyla birlikte olmalar. klasik lise hayatıdır belki de ama, bitmeyecektin ulan! özledim!
sevdiğim, anılarım, gidip görmek istediğim, kar yağdığında karlarına dokunmak istediğim, cama çarpan vişne ağaçlarından vişne toplamak istediğim.. aklıma bunları getiren şehir. hala seviyorum galiba.
