en düşüğü 1500 lira maaş alıyor ve çıkıp utanmadan eylem yapabiliyorlar. neymiş özelleştirilmesinmiş. ulan senin bu devlete külfetin ne kadar düşündün mü hiç? senin gibilerini topla hesapla bakalım bu devletin cebinden sana ne kadar çıkıyor. ama yok yattığı yerden maaş almak iyi tabi. bunlar yüzünden devlet emekliye yüzde 2 memura yüzde 3 zam veriyor. bunun gibi daha binlerce örnek. özelleştirilsin. yattığı yerden para kazanma devri bitti artık.
ben 7 sene unv okucam anam sikilcek bi yere geelebilmek için sonra giricem bi şirkete 1000 lira maaşa alcam adam yattığı yerden 2400 lira maaş alacak ve dicek ki maaşım düşüyor özelleştirilmesin. adamın çükünü keserler be.
yeter bu devleti yiyip bitirdiğiniz.
kendi hakkını aramak yerine başkalarının haklarının geri alınması için çene yoran skiklerin çenesini düzen maaşlardır.
edit: neymiş efendim tekel işçisinin maaşları yüksekmiş. bir çok kurumda işçi maaşları memur maaşlarından daha fazladır. çözüm işçinin maaşını düşürmek değil memurun maaşını insanca yaşayabileceği seviyeye yükseltmekle olur.
bu arada elbette ki her dileyen meslek grubu hakkını aramak için eylem, gösteri yapabilmelidir. yapmazsa bir anormallik vardır.
halkın malını babalar gibi satanları sorgulayamayanların, maaş sorgulamasına uğramıştır. birileri babalar gibi satarken, geri kalanlara ise maaş sorgusu kalmıştır. ülke işsizliğe ve sefalete mahkum edilirken, zenginlerimiz üçer beşer dünya zenginler listesine girer, hatta bu durumla övünmemizin gerektiği bile öğütlenir!... bu durum için en uygun bakınızı verelim;
düz mantıkla bakanların "ooo hocu bu ne yha, ben bile almıyorum üniversite mezunu halimle" gibisinden bir yaklaşımla eleştireceği maaşlardır.
bir düz mantık hikayesi vardır bilirsiniz, direkt sonundan gireyim;
- senin akvaryumun var mı?
* hayır.
- o zaman sen eşcinselsin.
işte bu denli sığ gençler için önemli değildir bu adamların özlük haklarının elinden alınması.
şimdi o 2.400 lira maaşla çalışan adam minimum 25 yıldır çalışıyordur bir kere yavru ceylanım. kamuda ücretlendirme sistemi işçi sınıfında zamana göre bir basamak sistemine bağlıdır.
"lan adam ilkokul mezunu" diye girişen öküzlere sormak isterim, lan düdük, 1977'de türkiye'nin kaçta kaçı lise mezunu? benim babam ilkokul mezunu yemin ediyorum bugün bu platformdaki çoğu üniversite mezunu yavrucandan kat be kat daha kapasitelidir "mantık" açısından. 2009 türkiye'sinden 1970 şartlarını düşünmeden zart diye o yılları yargılarlar inekler.
benim babam 1984'te 28.000 lira maaş alıyormuş adamım, 14.000 lira kira veriyormuş. bir gecekondu düşün, öyle apartman dairesi falan değil. 1 ekmeği 2 gün yiyip tasarruf yapmak istemişler bu adamlar. mesut yılmaz başbakan olunca büyük bir zam veriyor da, maaşları yükseliyor. emekli olduğunda 30 yıllık işçi idi kendisi ve 2.200 lira maaş alıyordu. 30 yıl oğlum, 30 çileli yıl! size göre "yatıyor" o adamlar ama ben her gün görüyordum sabah en geç 6'da kalkılışını! hatta gençken 15 gün şantiyeye gittiği zamanları. sen bilir misin lan 15 gün boyunca babanı görememeyi? çocuğundan, karından 15 gün uzakta kaldığını düşün bakalım bir?
sen bilir misin sabah 5'te kalkıp, 300 km. uzaktaki bir yeri denetlemek için birlikte yola çıkacakları amirini evinden almaya gittiğini, amirinin sıcacık yatağından çıkamayıp "yahu hasan, yarın gidelim" diye küfürden beter davrandığını? "lan benim müdürüm almıyor!" evet müdürü almıyor. babam günde 14-15 saat çalışırdı yeri gelir, yemeğini de cebinden öderdi. devletin verdiği "arazi tazminatı" ise sadece 15 liraydı! size göre basit o işler. o tekel işçilerinin ellerine bakın, çalıdan, böğürtlenden, dikenden az daha hallicedir.
karayolları'nda çalışan işçiler de benzer maaş alıyorlardır. o karda kışta, greyderlerle, kepçelerle, ellerinde küreklerle yol açmaya çalışan adamlar. o ceylan derisi koltuklarda oturanlardan kat be kat fazlasını hak ediyorlardır! orman müdürlüklerinde çalışan adamlar, kat be kat fazla hak ediyorlar!
aynı adam, başbakan'ın kendi parti mitingi için başbakanlık otobüsünü, helikopterini, makam araçlarını, uçağını kullanmasını eleştirmez. peki soruyorum, o araçların maliyeti ile kaç işçi maaşı ödenir?
herkes asgari ücretle çalışsın değil mi? 650 lira alsın, acından ölsün!
o adam 2.400 lira maaş alıyor ama yılda milyonlar kazanan birçok adamdan çok daha fazla vergi ödüyor, sigorta primi en üst noktadan yatıyor. ha o adamların hepsi de 2.400 almıyordur. kimisi 1.600, kimisi 1.500, kimisi 2.000 lira alıyordur! kıdemine göre, basamaktaki yerine göre!
senin o 2.400 lira aldığı için salladığın adam en az 1 tane üniversitede okuyan çocuk sahibidir, bugün çoğunuz üniversite öğrencisisiniz veya üniversite mezunusunuz ayda kaç para harcıyordunuz lan veya kaç paraya ihtiyacınız vardı?
buradaki kavga özlük hakkı kavgasıdır. ha, tayyip efendi madem bu adamların yattığına inanıyor, bu adamları tazminatını vererek işten çıkarsın bakalım da görelim ne kadar ödeyecek! hodri meydan?
vel hasıl, konu hakkında zerre bilgisi olmayıp, "abi mantıklı açıklaması yok" edebiyatı ile sırf hükümet yalakalığı için "çok" bulunmaktadır.
o maaşlarda gözü olanın, gözü çıksın ulan!
bu maaşları eleştiren adamların da 650 liradan fazlaya iş bulamaması da en büyük dileklerimden olsun!
ÜLKEMiZDE GELiR DAĞILIMI EŞiTSiZLiĞiNiN ÇOK AÇIK ÖRNEĞiDiR. BU ÜLKEDE ONCA iŞSiZ VE AÇLIK SINIRI ALTINDA MAAŞLARA ÇALIŞAN iNSANLAR VARKEN 2,500 TL MAAŞ ALAN BiR ADAMIN ÜLKE ŞARTLARINI GÖRMEZDEN GELEREK BENiM MAAŞIM DÜŞMESiN DiYE EYLEM YAPMASI ARSIZLIKTIR. ÖRGÜTSEL EYLEMDEN BAHSEDEN SÖZDE SOLCULARIN EMEGiN HAKKINI KORUMAK SAVUNMAK iSTiYORLARSA ÜLKE ŞARTLARINA GÖRE EMEGiNDEN FAZLASINI ALAN TEKEL iŞÇiLERiNi DEĞiL ÖNCELiKLi OLARAK ALIN TERiNiN KARŞILIĞINI ALAMAYAN, ASGARi ÜCRETLE ÇALIŞTIRILMAYA ZORLANAN iNSANLARIN HAKLARINI ARAMALARI GEREKMEKTEDiR. ÇALIŞTIĞIM FiRMAYA 5 KiŞiLiK PERSONEL AÇIĞI iÇiN VERDiĞiMiZ BÖLGESEL iLANA TAM 350 KiŞi BAŞVURDU BUNLARIN HEPSi iLE BiZZAT BEN GÖRÜŞTÜM BiR ÇOĞU AYLARDIR iŞSiZ VE "YETER Ki BiR iŞiM OLSUN ASGARi ÜCRETE DE RAZIYIM" DiYEN iNSANLAR. BU iNSANLARIN HAKLARINI SAVUNMAK ARAMAK DURURKEN 2,500 TL ALAN iŞÇi iÇiN EYLEM YAPMAK, GÖSTERi DÜZENLEMEK ŞOVDUR SADECE.
öncelikle helali hoş olsun maaşlarıdır.
sonra şu konuya değinmişim ve açık, net muhtemelen. bence net.
(#6726962)
şimdi gelelim yine aynı konuya; yazdığım (#6798299) çok net. kimseye lan ne kadar para alıyorlarmış otursunlar oturdukları yerde dememişim. valla 2 kere okudum yazdıktan sonra.
şimde sana diyeyim ahbap; ufak bir örnek fazla uzatmadan, kendi hayatımdan. seka fabrikalarının tamamı olmasa da büyük çoğunluğu zararına çalıştı ve işçi maaşları da bu memleketin tavanı üzerindeydi. satınalmaları da % 80 oranında sekaları zarara sokacak şekilde yapıldı. detaya inmiyorum, 5 liraya alabileceği bir elek, keçe ya da vals (merdane) vs.vs. için 7 lira verildi.
şimdi ben mi zengin oldum, yoksa başkaları mı? o para kimin? ee hepimizin ahbap hepimizin!
memleketin durumu içinse tabi, ben kendi adıma üni. mezunu, işini yakl. askerlik sonrası 14 yıldır yapan ve iyi bir işe sahip biri olarak o tekel işçilerinin az biraz üstünde para alan biriyim. onlar da alsın gözüm yok zaten ayrıca. keşke ben de ayda 5000-6000 tl arası bir maaş alsaydım.
ama realite bu değil!
sen 50 yıldır siyaseten sömürülmüş ve senin her bir kuruşun birilerinin cebine girmiş olarak yönetilmişsin (istisnai olarak hizmetler de var tabi-ama peşkeşi görmemek için kör olmak lazım, bu peşkeş tüm siyaset için söylendi), hatta 7 kez aynı adamı başa getirip sonunda cumhurbaşkanı yapmışsın! sen busun! değiştirme şansın yok, değişmiyor çünkü 50 yıldır. iyi işler yapan da barınmıyor! iyi siyasetçi, politikacı yok!
varsayalım çok iyi bir siyasi parti var ve geldiler. zannediyor musun ki, bu memleketin milli geliri 5-10 sene içinde bir isveç ya da belçika olacak!
yok böyle bir dünya! çay ocağı ile kuyumcu aynı vergiyi veriyor babam bu memlekette!
o halde gerçeklere tekrar tekrar bakın!
not: bu adamın hiç bir siyasi oluşumla işi yoktur, olmamıştır da. çünkü ne yaptıysa kendi tırnaklarıyla yapmıştır. işten gönderilme adına bile patronlarına doğru olanı söylemiş ve prensiplerinden taviz vermemiştir. selam ettim türkiye, her zaman en iyisi bende olsun demeyin, bazen kanaat iyidir. uyumayın!
edit: imla olayları.
madem ki bu adamlar "emeklerini pazarlayarak" 2600 lira maaş alıyorlar, öyleyse bakalım amcalarının, dayılarının, dedelerinin torpilleri olmadan pazarlasınlar emeklerini. 500 liraya iş bulabilecekler mi.
bu ülkede taş taşıyıp günde 20 lira yevmiye alan zavallı işçilerin günahı nedir? 2600 lira maaş alan adamla 500 lira maaş alan adamın emeği arasındaki pazarlama farkı nedir? amca, dayı faktörü mü?
bırakın mazlum edebiyatını. 2600 liraya bu ülkede apartman çıkar millet.
gönül ister ki tüm işçiler 2600 lira maaş alsınlar. ancak bir işçi 500 lira alıyorken korkusundan susuyorsa, diğeri ise 2600 liralık maaşı 1600 liraya düşecek diye ağlıyorsa sokarım böyle adalete ben. sokarım onların emeğine de. gitsinler de, amcalarının, dayılarının ve devletin olmadığı yerde pazarlasınlar emeklerini.
neden ayrım var, neden haksızlık var, neden insanlar açlığa mahkum edilirken birileri haksız kazanç sağlıyor dersen yalı, konak sahibi para babası ilan edilirsin. elin oğlu da çıkar soyulan, içi boşaltılan kamu kurumlarından depolardan bahseder ki mal olduğunu anlamayalım. tabi biz zaten sonuna kadar destekliyoruz kamu kurumlarını soyanları! eşitsizliği, peşkeşi eleştiren herkes yiyici, herkes kapitalizm kölesi zaten. bugüne bugün işçilerin çalışma koşulları hakkında zerre kadar bilgisi olmayan, işten atılıp hakkını arayamadığı ve herhangi bir hukuk desteği alamadığı için tazminatı yanan onca emekçinin durumunu bilmeyen burjuva çocukları da sırf kendilerine dayanak yapmak için onun bunun yandaşı torpilli işçilerin kazandığı paranın hak olduğunu savunur.
(ozz le grand)
yazılanları okuyalım, okuduğumuzu anlayalım kavramları öyle kullanalım, öyle kullanalım ki,malumun ilanı olan mal beyanımızı kamuoyuyla paylaşmayalım. neden ayrım var, neden insanlar, torpilli işçi bik bik bik... mal olmak ve olmamak arasındaki ince çizgi, kes kopyala yapıştırda, kaçırmayın.