benim sağlığıma da epey zararlı oldular hakikaten, ablamın da, arkadaşlarımın yoldaşlarımın da.
kadıncağız, evdeki iki çocuğa, kırkı geçkin yaşa, bir dünya işe güce rağmen çadırlarda sabahlamaktan zatüre başlangıcı olmuş.
kendime bakıyorum, gide gele ankara yollarında telef oldum. uykusuzluk, yorgunluk bir yandan, faranjit bir yandan.
arkadaşlar, - özellikle ankara'dakiler - zaten iptal olmuş durumdalar.
evet, ruh sağlığına da zararlı tekel işçileri. ezberlerimizi bozdular çünkü.
olsa olsa; beyni düşünmeye en ufak çaba gösterdiğinde hastalanan bünyeler için geçerli önermedir. hala anlayamadılar ki; herhangi iki kesim arasındaki farkı kaldırmak için çok para alanın maaşını düşürmek yerine, az kazananı tatmin edecek bir maaş belirlemek gibi bir yol da vardır. fakat başbakan sürekli yüksek alanı diğerlerine hedef gösterip halkı, işçileri birbirine düşürmektedir. demek ki neymiş; sağlığa zararlı olan tekel işçileri değil, başbakan ve onun zihniyetiymiş.
tekel işçilerimi çalışmıyor yoksa özelleştirebilmek için her türlü kar eden kısmını kapatıp tekeli bilinçli olarak küçülten ve işçilere üretecek bir imkan bırakmayan hükümetmi saman altından çok çalışıyor bir sormak lazım. bunu söyleyenlerinde tekelin 3 e satılmasının hemen ardından 5 e başkasına satılması ve arada iç edilen müthiş parayı değilde tekelcinin aldığı iki bin ytl yi sorgulaması ayrı ilginç... sermayedar olsanız anlarım... kimin parası savunuluyor böyle? evet tekel işçisi yemesin unakıtan ve oğlu yesin parayı.. 700 milyon alan koyun olmasın oda hakkını arayıp iki bin alsın... birbirinizi aşşağı çekmek yerine mücadele ile yukarı çıkmaya çalışın kafası karışıklar.
