haklı mücadelelerine tam destek verdiğim cesur insanlar. iktidar korktuğunda hep aynı yöntemi kullanır. 1 ay sonra müdahale olacakmış. işçiler hazırdır , alışkındır gaza ve suya 1 mayıslardan , bakalım siz hazırmısınız bu dondurucu soğukta gtünüzü kaldırıp müdahale etmeye. işçiler el ele genel greve !
umut olanlardır.
bu ülkede hala insandan umut kesilmemesi gerektiğini kanıtlayanlardır.
canlarımızdır.
ölmek var dönmek yok diyenlerdir. ve bu sözlerinde samimi olduklarını da ispatlamışlardır.
sonuna kadar yanlarındayız.
siz "daha ne versin devlet arkadaşım" deyin durun. sadaka kültürü tüm iliklerinize işlemiş olsun. en az tepedekiler kadar korkun onlardan, en az tepedekiler kadar terletsinler sizi de elinizde kahvelerinizde televizyon seyrederken...
şimdi aptalın biri köşesinde yok şu kadar para verildi , yok yeni iş bulundu da onlar istemedi diye bağırsın sizde onun salyalarına bardak tutadurun fakat ne olursa olsun tekel işçileri artık bir mücadele sembolü haline gelmiştir. bu güne kadar duymak istediğimiz ya da kimilerinin istemediği sesi haykırmışlardır. eve bu adamlar asgari ücret dediğimiz şeyden daha fazla para alıyorlar. ama yine de "dur bakalım" demeyi biliyorlar. tekel işçileri yarının asgari ücretli işçisine ışık tutmuştur. ne azından ne yapılacağını küçükte olsa göstermiştir. ki devlet dediğiniz o bok torbası o insanları soğukta dışarıda şartlar ne olursa olsun aç bırakmaya göz yumabiliyor ve koltuk sahipleri onlardan bahsederken dalga geçer gibi sırıtabiliyorsa devletin verdiği bir şey yok demektir. umarım tekel direnişi başka hak arama mücadelelerine de ışık tutar ve istediklerini alırlar...
fena halde başka güçler tarafından kullanıldığını düşündüğüm topluluk. tamam bi hak arama olayına girdiniz güzel ama üzerinden aylar geçti yaz da değil ki anasını satıyım kur çadırı yat uyu falan. eksi 10 derecede eylem mi olur. hele de tayyibin nekadar dediğim dedik, inadım inat bir adam olduğunu bile bile bu eylemi devam ettirmek nekadar akıllıca. her grev sonucuna ulaşıcak diye bir kural yok tamam hakkınızı aradınız ama olmadı daha niye uzatıyorsunuz yazık günah değil mi önce kendinize sonra ailenize. o reddettiğiniz paralara çalışmak için can verecek kaç kişi var bu ülkede. gelin başkalarının maşası olmayın, şu deli adamla da deli olmayın ulan adam davosu sildi sırf inadından valla şimdi de size kızıp tüm ülkeyi satar kalırız dımdızlak ortada.
grev gibi doğal ve yasal bir hakkı kullanıyorlar şimdi. ona rağmen başbakan lafı eğip büküp bu hareketi kansuz olarak gösteriyor. korkarım su ve biber gazı sıkma olayı yine yaşanacak. *
haklarında doğru bir tespit yapmak için şubat ayı sonunu beklemek gerek. lakin chp'li çetin soysal'ın gazına pek bi gelmiş grup.
O değil de bu ülkede milyonları sokağa döken cumhuriyet mitingleri vardı ardından seçim oldu. sonuç malum.
Klasik AKPli beyninin Direnişi olayla pek alakası olmayan yurdum sağcısına kötülemek için seçtiği en sikik yöntem olan "gomunistlere bak" yöntemiyle kötülenmeye çalışılınan işçilerdir.
işçinin bayrağı, köylünün bayrağıdır, köylünün bayrağı öğretmenin bayrağıdır, öğretmenin bayrağı öğrencinin bayrağıdır. Bu bayrağın Komunisti,islamcısı, ahmeti mehmeti olmaz. Burada ister kabul edin ister kabul etmeyin sınıfsal roller öne çıkar. Bu olay öyle gündelik, populist o parti, parti siyasetinden ötedir.
Bugün belki tuzu kuru olanlar rahatsız olmazlar tekel işçilerinin durumundan Ama bu tuzu kuru olanların rahatsız olmaması değil asıl bir Türkçü olarak beni üzen şey tuzu kuru olmayan insanlarımızın Köleliğe nasıl da alıştığıdır. kendi durumum yanlış demeyip zamanında tekel işçilerinin var oldukları duruma (kapanmadan önceki) gelebilmek için mücadeleleri sonucunda aldıkları haklara yanlış demeleridir. Tekel işçilerinin mücadelesi sonucunda elde ettikleri kazanımlar bu ülkede birşeylerin değişebileceğine dair bir umuttu aklı selim bütün emekçiler arasında. Şimdi o kazanımları da ellerinden aldılar. diğerleri de kölelikte mutlu, hadi tekel işçileri siz de köleliğe "he deyin".
siyasi otoriteye karşı isyan bayrağını açmışlardır artık, haklarını istemektedir, bilirler ki verilen hak geri alınamaz. umarım yaktıkları isyan ışığı git gide büyür, toplumun bütün kesimleri tüm engellemelere, tehditlere rağmen destek verir. faşizan ve dikta yolunda ilerleyen hükümete bir ders olmalıdır..
Alınları açık; yürekleri mücadele ile, başkaldırı ile dolu insanlar. Aileleriyle, dostlarıyla direniyorlar. Ne demiş şair "hava döndü, işçiden esiyor yel"*.
yıllar sonra yarattıkları direniş ruhuyla, herkesi korkudan titreten işçilerdir. bi sürü akp yandaşının abuk subuk ve gerçekten uzak iftiralarla saldırmasının nedeni de bu korkudur. yarattıkları hayal dünyası çatırdamaktadır.
yazılan pek çok entryde ''çok para alırken iyiydi'' denilen işçilerdir. bilmem kaç lira maaş alıyorlarmış da şimdi o para azalacağı içinmiş bu eylem. diyelim ki öyle... bugün ben onların aldığı paradan az paraya çalıştırılıyorsam, onların sahip olduğu haklara sahip olamıyorsam, bu o işçilerin kabahati midir? kaldı ki aldıkları maaşlar 3-5 milyar değil. aldıkları paraları, hakları hepimiz hakediyoruz. asgari ücretlerle yaşamaya mahkum ediliyoruz, kimsenin buna ses çıkardığı yok... fakat bu işçiler haklarını aradığı için kimileri tarafından 'tu kaka' ilan ediliyorlar. kızılması gereken, grev hakkını kullanıp eylem yapan işçiler değil, bize üç kuruşu layık gören hükümet, hükümetlerdir. öte yandan haketmedikleri halde köşeyi dönen, zengin edilen bir sürü eş, dost, çocuk, damat varken neden sadece bu işçiler göze batıyor anlamak mümkün değildir.
hala nesi tartışıldığını anlamadığım işçilerdir.
hepsine sonuna kadar "helal olsun" diyorum.
herkes kuru laf...uzaktan laklak...
ama tekel işçileri eyleme geçen, oturmayan tek grup oldu bu iğrenç dönemde.
süpersiniz. keşke sizdeki eyleme geçme gücünün onda biri bende olsa...
sadece ve sadece hakkını arayan işçilerdir bu insanlar.
"hala başbakanımız yetim hakkı yedirmez, şunu yaptırmaz, bunlar kim ki zaten? 2000 lira maaş alıyorlar. daha ne istiyorlar?" diyenler var. tekel işçisine birazcık hak veren olunca "beyinsiz" diyenler var. onlar da haklı tabi beyinsiziz hepimiz. sadece başbakan akıllı canına okuduğum ülkesinde.
tek dileğim var artık: umarım sizin de başınıza gelir tekel işçisinin başına gelenler. o zaman halkın ağzının içine bakarsınız, yardım istersiniz. tek dileğim budur. belki o zaman onları anlar, biraz insanlaşırsınız.
türkiye işçi sınıfına zonguldak maden işçilerinden sonra bu ülkede hala direnen işçilerin olduğunu gösteren onurlu insanlardır. halklar onların yanında. yarın tek-el tek yumruk olup alanlara akacağız, hayatı durduracağız.