of ulan tam içimi dökeceğim başlık açıldı dedirten başlıktır.
evet efenim;
sorunlu gençlik yıllarımda karşılaştığım lanet durumlardan birisidir bu hadise.
şimdi ben 18 yaşlarında iken bir tekel bayii'ne işe giriyorum.
ordaki abi hem şakirt,hem neo osmanlı hem de aşırı dinci ve hocalara aylık giden bir insandır. işte anlatırdı kul hakkı yemem,merhamet önde gelir ekmek parası falan filan.
bir gün işten çıkmak istediğimi,bahşiş kutumu da almak istediğimi söyledim. demez olsaydım amına koyim. adam arka tarafa aldı iyi bir dövdü yolladı. ulan dün müslümandın ? kul hakkı yemezdin ? ne oldu hazımsızlaştın ibne herif ? sonra bende buna girdim dükkan bertaraf oldu. babası geldi olayı anlattım oğluna o'da benim gibi çıkıştı. e be ırzını siktiğim çocuğa dediğine bak falan. kısacası kimse hak etmediği mertebede görmemelidir kendilerini.
hadislerle lanetlenen kişidir. hem lanetli hem müslüman olunabilir mi? tüm bunlar itikadi mezheplerce tartışılmış konulardır. amel imandan bir cüz müdür, değil midir? yapılan işler imana zarar getirir mi, yoksa iman ile amel farklı mı değerlendirilir? bunlar karışık konular olmakla birlikte, günahkar olacağından şüphe duyulmayan kişidir.
hadis: Cebrâil-a.s.-; bana geldi ve dedi ki: Yâ Muhammed (s.a.v) Allah içkiye, onu yapana, yaptırana, içene, taşıyana, kendisine taşınılan kimseye, satana, satın alana, ikram edene, dağıtana, yayana, içirene lanet etti.) (Râmüz, cild: l, sayfa: 11, no: 2)
müslümanlığın temel esaslarını bilmeyen kişi. müslümanlığın ilk yıllarında alkolle ilgili ayet inmediği zamanlarda bazı asha-ı kiram şarap satıyorlardı. alkolün haram olduğu ayeti inince hepsi şarapları satmadan sokaklara döktüler. hiç biri bir daha şarap satmaya devam etmedi.