15 yaşına kadar tek çocuk büyüdüm daha sonra kardeşim oldu ilk başta pek anlamadım sevdik falan işte ama şimdi büyüdü , anne babamızı falan çekiştiriyoruz oradan diğer akrabalara , okuldaki arkadaşlarını falan anlatıyor ve ben üzülüyorum ben neden bu kadar büyüğüm diye keşke yakn yaşta olsaydık diye yani uzun lafın kısası kardeş iyidir iyi geçte olsa bende bu duyguyu tattım,..
şımarıklığı da beraberinde getirir. fakat kardeş sevgisini yaşayamamak onlar için büyük bir kayıptır. paylaşmanın ne demek olduğunu hiçbir zaman gerçek manasıyla bilemeyeceklerdir.
Yalnız olmaktır. tek çocuk olmayıp da yalnızlıktan bahseden insanlara çok gülüyorum. kardeşim olsun diye her gece ağladığımı bilirim. Neyse sizi ilgilendirmez.
onceleri cok güzel görünen,imrendiğim biseydi tek cocuk olmak.Bütün ilgi,para vs. sana veriliyo çünkü.Ama büyüdükce kardesin insanı yalnizliktan kurtaran bisey oldugunu anladim.Ben kardeşinin olmasina en zor alışan insanlardan biriyimdir heralde.Yakinlarini,anneni babani kaybettiginde seninle aynı sızıyı hissedebilen,seni anlayan tek insandır kardeş.Bu yuzden tek cocuk olmak bazı üzüntüleri ve sevincleri de tek başına yaşamak demektir.
tek çocukla ilgili pek çok haksız önyargı vardır. ben de tek çocuk olarak bunları inceleyelim farklı açıdan bakayım istedim.
1. herkes seni bencil ve şımarık biri sanır. evet paylaşmaya alışmamışsındır.bu senin şımarık olacağın anlamına gelmez alıştığında en çok paylaşan sen olursun. çünkü o duyguya hasretsindir .asıl kardeşi nedeniyle hep paylaşmak zorunda kalmışların bazıları diyeyim paylaşmayı sevmez ama insan ilişkilerinde ustalaştıkları için vermeden alınmayacağını bilirler ve bir amaçla bol keseden dağıtırlar ama gün sonunda daha fazlasını toplarlar.
2.psikolojisi bozuktur iddiası. tek çocuk kendi kendine oynamaya alıştığı için yaratıcıdır , yalnızlığı sever ve bir parça hüzünlüdür. bu da cahil bir toplumda psikolojisi bozuk diye yaftalanmak için birebir özellikler. oysa sürüye ne pahasına olursa olsun uymalı , sosyal olmalı, teyzesi keriman ın tüm kandillerini kaçırmadan kutlamalı ve her daim neşeli gibi gözükmeliydi .
3. antisosyal iddiası .insanlar antisosyal ile asosyali karıştırıyor tek çocuk da diğer kardeşli insanlar gibi antisosyal olma ihtimaline eşit derece yakındır. antisosyallik psikopatlığa benzer bir kişilik bozukluğudur ,tehlike arz edebilirler ve genetik bozuklukla kötü muamele görmek harmanlanınca ortaya çıkabilir. ancak burada tek çocuk için asıl söylenmek istenen asosyal olmasıdır .demiştik tek çocuklar yalnızlığa alışkındır . evet insan olunca biraz bunalırlar çünkü insana ve bunun getirdiklerine de alışmamışlardır .insan ilişkilerinin ( gösteriş meraklılığı,şekilcilik, laf sokma, sinsilik , kibirlilik, saldırganlık , kıskançlık,yalakalık ,bencillik,hiyerarşi ) gibi yönleriyle haşır neşir olmadıklarından alttan almakta, nabza göre şerbet vermekte, baş etmekte zorlanıp uzak durabilirler hatta dışlanabilirler de.
saçma bir şekilde şımarık önyargısına uğramaktır. oysa hiç ilgisi yok. tek çocuklar şımartılmaktan çok, sorumluluk bilinciyle büyütülürler. genellikle tek çocuklu aileler bilinçli ve eğitime önem veren insanlar olduklarından, tek çocuklar çok yönlü ve entelektüel bireyler olmaya daha yatkınlardır.
aslında küçükken güzel olsa da, büyüdüğünde kötüdür. annen veya baban hastalansa kafayı yersin, şehir dışında okumaya göndermezler çünkü senden ayrı kalamazlar. akşam hava kararmadan evde olman gerekir. (gerçi bunda haklılar, zaman kötü) arkadaşlarına çok düşkünsündür. onları kardeşin yerine koyup yüreğini açarsın. aşık olduğunda da hesapsızca, menfaatsiz ve sonuna kadar seversin; çünkü sen özel olduğun için sevdiğin de özeldir. fakat arkadaşlıkta da, aşkta da kazık yemek tek çocuklar için fazla yıkıcı olabiliyor. çünkü sevmeye, bağlanmaya ve sevgini göstermeye yatkın oluyorsun. tek çocuklar, aileden çok sevgi ve ilgi gördükleri için bunu çevrelerine de yansıtabilirler. sonuçta çocuk ailede ne görürse topluma onu verir.
hayatındaki herkesi çok önemsersin; ama diğer yandan yalnızlığa alışkın ve hatta tutkun olduğun için pek kimseyi yanına yaklaştırmazsın. yani hep bir mesafe vardır. çok yakın olduğum, duvarlarımın arkasına aldığım çok az kişi var. bu sebeple bir gün evlenirsem evlendiğim kişiyle bile bazen ayrı odalarda takılma gibi bir isteğim var. insanlarla her an dip dibe olma fikri beni boğuyor. evde bile çoğunlukla odamda takılıyorum mesela. aileme düşkünüm ama ayrı bir hayatım var.
egon çok yüksektir, sadece 1-2 kişi dışında egonu devre dışı bıraktığın kimse yoktur. kendine çok değer verirsin. bu da yine yalnızlığın kazanımıdır. fakat egon yaralandığında anında kendi kapını kendi üzerine kilitler ve içeriye kimseyi almazsın.
düştüğün zaman tek başına ayağa kalkarsın, sorunlarını tek başına çözersin. annen ve baban en yakın dostun ve sırdaşın olsa da eninde sonunda yalnız kalacağının farkındasındır. bu yüzden güçlü ve dimdik ayakta durman gerekir. başarılarının, sahip olduklarının ortağı yoktur. her şey senindir. anneni ve babanı -allah gecinden versin- kaybettiğinde seninle aynı acıyı paylaşacak biri olmayacaktır çünkü. bir kardeşin olsa "onun da annesi/babasıydı, o da aynı acıyı çekiyor" deyip teselli ve dayanak bulabilirsin ama onları kendi başına yıkayıp kefenleyeceğini ve tek başına mezarlarında ağlayacağını bilmek acıdır. o yüzden onlara bile çok fazla bağlanmak istemezsin. çünkü bir gün kendine sarılmak zorunda kalacaksındır.
ve teyze/hala olamazsın ya da amca/dayı, bu yüzden bir tarafın hep eksik kalacaktır. gerçi sorun değil, evleneceğin kişinin yeğenlerini seversin. çok iyi yenge/enişte olur tek çocuklardan. bence ben çok iyi yenge olurum yani. evleneceğim kişi de tek çocuk olursa yeğen açısından yandığımın resmidir o ayrı. kaynım, görümcem falan bir sürü olsun isterim şahsen.
tek çocuk olmak olumlu ve olumsuz tarafı çok olsa da, güzeldir.
gördüğüm kadarıyla tek çocuklar sıklıkla kuzenleriyle sıkı fıkı oluyorlar. yine kabaca bi genelleme yaparsam hepsinin de hafif bi izole olma halleri var. iç dünyalarına biraz daha yakınlar sanki. genellemelerin hepsi yanlıştır tabi.
Hayatımda olmayı en çok istediğim ve kısa bir süre dahil olduğum grup, gruptu.
Ben doğduktan 10 sene kadar sonra, tam çocukluğumun baharında ise ikinci olarak nitelendirdiğim bir mahlukat doğdu.
Kendisi tam olarak allahın bana uygun gördüğü bir ceza ki halihazırda yıllardır, üniversite okuyor olmama rağmen aile hayatıma ve ailem ile ilişkilerimin içine s.çmaya süratle devam ediyor.
Sonuç olarak iyidir tek çocuk olmak, özendiğim şeydir.
Kötü bir kardeşe sahip olmaktan çok daha iyidir, lokisiz thor olmaktır.
Aileniz tek çocukta karar kılmıştır. Süper bir olay gibi görünebilir fakat değil. Tek çocuk olmanın getirdiği sorumluluk ve beklenti. Doğduğunuz ilk günden itibaren tüm yatırım size yapılır. Öyle bir beklenti oluşur ki, sizden üst düzey bir bürokrat hadi olmadı en azından memur olmanız beklenir. Yirmi beş yaşına gelip özel sektörde çalışıyorsanız, takıntılı ailenizle birlikte mutsuz bir yaşama merhaba diyebilirsiniz.