Öyle aptal ve vahşice bir durumdur ki bu kan ve irin üzerine kendi refahlarini inşa edebileceğine inanır bu vahşiler, devrimler kanlı geleceğin
habercisi olabilir ancak, haliyle
şiddeti refaha ulaşan tek yol
görmek , büyük bir yanılsamadır,
o zaman doğru olan sevmekten
geçer, türkiye de en sevilenler
kimlerdir diye sorsanız ve her
kesimin sevdiği insanlar kimler
dir deseniz hep sevgi yolu nu
benimsemiş insanları söylemezler
mi? yunus ların, mevlana ların,
hacı bektaş ların yolu dur türkiye
yi refaha götürecek yol, gerisi
ancak ve ancak başlangıcında
tadımlık sunduğu şiddetin daha
fazlasını sunabilir sadece.
Bok tan pasta yapılmaz dostlar, haliyle malzemesi kan ve irin olan bir devrim den de özgürlük pastası yapılamaz.
devrim sağ sol işi değil, devrim yeniliktir.genelde solcuların daha bilinçli olmasından ötürü sahiplendiği kavramdır.
devrim gereklidir.
devrim olmadan çark dönmez.
değişmelidir herşey, zaman değişime işaret eder, herşey değişmelidir ki zamanın gerisinde kalmayalım.
her nesil bir öncekinden daha zeki, daha zeki olması daha çok ihtiyaç, daha çok ihtiyaç, bir şeylerin değişmesi anlamına gelir ve yenilik(devrim) kavramı tekrar gündeme gelir.
bu şekilde kısır döngüde dünya daima değişti ve değişmeye devam edicek. b
kansız devrim olmaz diye yola çıkarsınız, bir de bakmışsınız ki kızık kmerlere dönüşmüşsünüz, yolunuz kan denizinde son bulmuş. esas sorun insanın kendindeki eksiği görmeden dünyayı değiştirmeye kalkmasıdır.
devrim: arada bir gereklidir, bi değişiklik action olsundur. ancak şöyle bir durum vardır ki:
1- devrim genelde bir ütopyaya dayanılarak arzulanan düzendir. bu arzulanan düzen bazı kıstaslar ve değişkenler baz alınarak kurgulanır.
2- var olan düzene ise insanlığın doğasıyla uyum içinde, tarihsel birikimle ulaşılmıştır. toplumun temel ahlaki ve kültürel değerleri getirileri kestirilemeden ucuz bir hayalperestliğe kurban edileemz.
3- kapitalizm "de facto" bir olgu değildir. insanın vahşi ve doymak bilmez doğasının bir sonucudur. kapitalist düzeni yerle bir etmek demek, insanın doğasını hiçe saymak demektir.
4- kapitalist düzenin vahşilikleri onu ortadan kaldırmakla değil insanın "süper ego"sunun güdümüne alınmasıyla ortadan kaldırılır. bu konuda sağlam bir ticari etik görüşünün geniş kabul görmesi ve geniş kitlelere benimsetilmesi elzemdir.