Sadece görünüş olarak değil, fikir olarak da tek tipleşme var artık. Farklı düşünceler git gide yok oluyor, farklı düşünenler dışlanıyor çünkü. Aynı düşünceye sahip olmaya zorlanıyor insanlar. oysa farklılıklar zenginliktir.
Faşizmin değil sadece, tüm ideolojilerin, idarecilerin isteyeceğidir.
Liberal ekonominin de yaratmak istediğidir. Öngörülebilir tepkiler almak halktan, dünyanın en güzel şeyi olsa gerek
Bir nesli mezara götürene kadar ülkeyi yönetmeyi hedefleyen iktidarın yürüttüğü sosyal politikalar ve sesleniş tarzi sonucunda ülkemizde net bir şekilde herkes tanimlanabilir oldu.
20.yy ın ilk yarısında sağ sol farketmeksizin Faşistleşen yönetimlerin zorla yaptıklarını günümüzde kapitalist toplumlar kültür endüstrisi ile bireylerin tüketimden geri kalmamak adına, gönüllü katılımıyla gerçekleştirmektedir.
aslında insan denen varlığın toplum hayatına geçtiği günden beri başındaki problemidir. belki küreselleşmenin ve ideolojik düşüncelerin hayatımıza yer etmesinden ve kapitalist yaşamın hüküm surmesinden dolayı biz insanlar tek tiplesmenin doğru olmadığını düşünmeye hatta farklılıkların bizim bireycilik savaşında galip gelmemize fayda vereceğini düşündük. bundan iki yüz yıl önce sosyal yaşamın tek getirisi çiftçilik hayvancılık ve savaşlar olduğu için ve bireyden çok toplum on planda olduğu için kimse farklılık denen şeyi önemsemiyordu.
bir çoğunun derdi uremek ve soyunu korumak olduğu için (yine bireyden çok toplulugun değeri on planda) tek tip ınsan modeline ihtiyaç vardı. onlar için farklı olmak toplum tarafından aşağılanmak ve dislanmak demekti çünkü. tabi her yerleşmiş fikrin br devrimcisı olacaktır, olmuştur.
Mevcut eğitim sisteminin ( bir eğitim sistemimin mevcudiyeti ayrı bir başlıkta tartışılabilir. ) körüklediği olgulardan biridir. Tüm çocukların mizacı, öğrenme kapasitesi, zeka alt ölçekleri eşit kabul edilerek hazırlanan programlar sonucunda ortaya çıkar.
ben ve benim gibi özgün bireylerin kabullenmediğidir. hiçbir zaman gruplara dahil olmak için kişiliğimden ödün vermem; bu yüzden gruplara dahil olmak için sigara, alkol alışkanlığı edinen zayıf karakterlileri hiç anlamıyorum. tabi ki bu, bir tercih meselesidir; ama ben sigara ve alkolden zararlı olduğu için uzak duruyorsam; ne olursa olsun bu alışkanlıkları edinmem. birilerine şirin görünmek için sigara içme vb. davranışlarda bulunanları anlayamıyorum o yüzden.
onlarla empati kurmaya çalıştığımda vardığım sonuç, şu: tüm dünya bana muhalefet etse bile, yine doğru olanı yaparım. bu yüzden belli bir seviyenin altındaki kişilerin, bana sözlü saldırı yaptığı oluyor bazen. bunu normal karşılıyorum. çünkü beni anlamıyorlar ve anlamadıkları için de saldırıyorlar. ne de olsa "toplum, en zayıf halkası kadar akıllı olan bir sistem işletir. ve dahiler anlaşılamaz." şimdi buradan, kendime "dahi" yakıştırması yaptığım anlamını çıkaranlar olacaktır; ama anlatmak istediğim nokta: sürü psikolojisine uyan kişilerin, özgün bireyleri anlayamaması. tıpkı, toplumun en zayıf halkası kadar akıllı olan kişilerin, dahileri anlayamaması gibi.
kimilerinin ki hatta çoğularının komünizm eleştirilerinden biridir. aslolanı görmezler fakat; asıl kapitalizm insanları tek tipleştirendir. kapatıp gözlerini bir an düşünmen yeterlidir bunu anlayabilmen için; diğerlerinden farkın ne!
