en verimli çağımda beni askere alacak olan uygulama. bakın çok önemli bi füze kalkanı projesi üzerinde çalışıyordum ama askere alınıyorum. kesinlikle ülkeye bu şekilde daha faydam olacaktı. bakın hayatımda hep faydalı işlerle uğraştım ama bu en verimli çağımda beni askere almalarına gerçekten inanamıyorum yaaa. abi nası ya? şimdi ben kırolarla aynı süre mi askerlik yapıcam? inanamıyorum ya!!!
askerliğini kısa dönem olarak yapmış biri ve emekli bir "asker" çocuğu olarak şunu tüm samimiyetimle ve vatanseverliğimle söyleyebilirim ki, nüfusu 70 milyonun üzerinde olan ve işssizliğin dizboyu olduğu bir memlekette askerliğin "vatan borcu" olması abestir. düşünsenize... "her an" bir milyona yakın genç vatani görevini yapmak için silah altında yurdun dört bir köşesinde. bunların yiyeceğini, giyeceğini, donunu, çorabını, kalacak yerini, yatacak yerini...vs bir düşünün ve bunun devlete olan maliyetini bir hesap etmeye çalışın. en kabasından "milyarlarca dolar" olsa gerek. peki bu milyarlarca doların bir kısmıyla bile bu ülkenin insanlarının bir kısmına "profesyonel" askerlik imkanı sağlanamaz mı? subay, astsubay, uzman çavuş ya da başka bir ad altında başka birşey? hem önemli bir kesimin işsizlik yarasına merhem olunur, hem de "tam" profesyonel bir orduyla zaten dünyada sayılı ordulardan birisi olan türk ordusu her anlamda daha da güçlenir.
evet, bence de askerlik "tek tip" olsun ama "profesyonel" olsun. ha "peki bizim getir götür işlerini kim yapacak, çayımızı kim taşıyacak?" diyenler olursa, devlet onun için de işçi istihdam eder. bak, bir taşla iki kuş. hem orduya ekstra askeri personel alımı, hem de askeriyenin sosyal hizmetleri için işçi istihdamı...
mutlak eşitliğin, eşitsizlik olduğundan dolayı saçmadır. zorunlu askerlik topyekün saçmadır fakat ordu ile ilgili konuları ''terör''e bağlarsak, mozilla dili ile, sayfa hiç sonlanmayacak bir döngüye girer. televizyon düğmesine yetişebildiğim, 90'ların başından beri, hergün ''3-5 tane çapulcu'yu mu bitiremeyeceğiz? son operasyon ile birlikte, pkk bitmiştir'' yalanını dinliyorum.
bakın, pkk asla bitirilmeyecektir. abdullah öcalan sıradan bir öğrenciyken, kızıldere olayını protesto etmek için yüzlerce arkadaşı ile gözaltına alınıyor, arkadaşlarının davası yıllarca sürerken, kendisi üst düzey bir askeri görevli'nin emri ile serbest bıraktırılıyor. düşünebiliyor musunuz? 1972 yılında, 2009 yılının planları hazırmış.emekli, yüksek rütbeli askerlerin anılarını okursanız, içeride her zaman onlarca köstebeğin olduğunu görürsünüz.
bakın, ''türk milleti asker doğmuşturr !!'' nutukları ile pkk'yı besliyorsunuz farkında değilsiniz. bugün tek tip askerliğe ''evet'' diyeceksiniz, yarın askerlik+ 1 sene zorunlu kamu hizmeti'ne ''atalarımızı örnek, alında askere gidin, kanı bozuklarr'' hamaseti ile cevap verekeceksiniz ve tek gittiğiniz yer neresi olduğunu bilmediğiniz bir karanlık olacaktır.
''okumuşla, okumamışta aynı kanı taşır, o kan ki, çok şanlıdır'' edebiyatı ordu'yu güçlendirecektir, ordu ise sizin sandığınız kadar sizi sevmiyor olabilir.
insanın kendi polis'inden korkmasını sağlayan, ordu'sundan iğrendiren, ülke'den kaçma planları yaptırtan başbakanlar'ı, x abi'leri, z reis'leri, bütün ikiyüzlü milliyetçileri, dincileri, şakşakçıları ise öpüyorum buradan.
her zaman tsk'nın yanında oldum ama, bu defa fena saçmaladılar, resmen sıçtılar. böyle bir değişikliğe hiç lüzum yok. bırakında bir zahmet senelerini sıralarda dirsek çürüterek geçiren adam 5 ay yapsın askerliğini. daha sonra öğrendikleriyle milletine faydalı olsun. ama sen böyle kurnazlık yaparsan olmaz. birisi çıkar yurtdışına master diye gider, gelmez. diğeri benim gibi gider okumaya, okulu bittikten sonra 1 sene daha kalır ilaveten, gelir 1 ay askerlik yapar... demokrasilerde çare tükenmez.
bazılarının,askerlik görevini yaptığı için,eğer kanun çıkarsa kısa dönem askerde bulunan kişiyide etkiler süre uzar,verilen hak geri alınamaz kanunu askerde geçerli değildir diye yaptığı yorumlar bu haberden sonra içine kaçacak herhalde.
adaletsizlik, eşitsizlik, haksızlık. madem kısa dönem makbul değil, eşitlik gelecek. ola ki olursa, geçen yıl 6 aydan yapanla, bu yıl 12 aydan yapan nasıl eşit olacak. askerlik süresiyle uğraşacaklarına, radikal kararları başka alanlarda alsınlar. ülke gidici! bu kafayla askerlik 127 ay olsun isterse!
yunanistanın nufusu kadar asker sayısı olan bir ülkede böylesine bir uygulamanın yapılmaya çalışılması koca bir saçmalık ve ekonomiye büyük bir zarardır.zaten yıllarca üniversite okumaya çalışan birinin ve zaten belirli bir yaşa gelmiş olan o kişinin bir de 12-15 ay askerlikte zaman kaybetmesi büyük bir acı.bu insan ne zaman gelecek kuracak diye düşünen olmasa gerek..bırakın da üniversite mezunları bir an önce ekonomiye katkıda bulunmaya başlasınlar askerlikte 15 ay ekonomiyi zarara uğratmasınlar...
yanlış bir fikirdir. adaletsizliktir. Zira platon der ki eşit olmayanlara eşitmiş gibi davranmak adaletsizliktir.
doktoralı insanlar açısından konuşmak gerekirse: "lan bizim ordunun doktoralı erlere mi ihtiyacı var? 35ine gelmiş adamı er olarak kullanmak bir ordu için gerçekçi midir?"
ya adamları kendi uzmanlıklarında kullan, yani yedek subay yap, ya da sal gitsin. napacak herif 15 ay boyunca yemekhanede televole mi izleyecek akademik kariyerinin en verimli çağında...
vatan borcunu sadece askerlik olarak algılayan zihniyetin bir sonucudur işte daha ne demek gerekirki, şahsen ben 5 ay yapıp orda kaybettiğim zamanı düşünüyorum, benden daha zeki olup orada körelenleri düşünüyorum, bu ülke gram ilerlemez diyorum.
ama öyle demeyin vatan hizmeti yapıyoruz; komutanlara çay götürüyoruz, masaj yapıyoruz, ottan boktan sebeplerle fırça yiyoruz, kaprislerini çekiyoruz, elbiselerini ütülettiriyoruz, cam siliyoruz, yerleri temizliyoruz, tuvalet siliyoruz, yemek yapıyoruz, bulaşık yıkıyoruz vs. vs. vs.komutanın eşine yaptıramadıgı şeyleri sen yapıyorsun.
hadi ben genctim mimarım serbest adamım zor oldu ama kaldırdım, yardımcı doçentle yanyana yaptım bunları nerdeyse benim yasımda cocugu var bunun. bu mudur vatana hizmet, bosuna ulke paralarının car cur edilmesi işte. ha bu arada 5 aylık askerlik hayatımda sadece 1.5 hafta silah tasıdım, onda da silahla selam vermeyi ogrendim, ne işime yarayacaksa.
allah basımızdakilere zeval vermesin.
gerekenin olduğu durumdur. askerlik nihayetinde her erkeğin yapması gereken görev. 6 ay yapanın canı can da 15 ay yapanın ki patlıcanmı. askerlik için erkek olmak yeterlidir sonuçta. okumuş okumamış ne farkı var...
icinden cikilmasi zor bir tartismadir. amac bu vatana hizmet etmek ise herkes gorevini bir sekilde yerine getirecek. gerek elde silah sinirda bekleyerek, gerek masa basinda dusunerek sac agritacak. iste asil sorun herkesin nitelikleri ayni degildir hak verirsiniz ki. birde yillarca universitelede dirsek curutup, en guzel caglardan en az 4 yil kaybedip, hayata gec baslamanin ardindan, bir senede askerlik icin geciktirmek ne kadar saglikli olur diye dusunmekteyim. ama bir savas durumunda kimsenin gozunu kirpmadan ustune duseni yapacagina, kaninin son damlasina kadar savascagindan zerre kadar suphem yok. o yuzden zaten gec kalinmis hayatada bu vatan icin 5 ay daha gec kalinir.
kesinlikle destek verdiğim bir uygulamadır. ilkokul mezunu veya yüksek lisans mezunu herkes için bu süre 6 ay olmalıdır. profesyonel ordu sistemine geçişle beraber bu süre gitgide kısaltılabilir ve zamanla yerine başka kamu hizmetleri yapmak suretiyle alternatifler geliştirilebilir. ha şimdi çıkıp da; "efendi ülkenin yetişmiş askere ihtiyacı var, sen ne diyorsun? bu şekilde bu ülke her daim orduyu nasıl elinin altında bulundurabilecek" diyenler olabilir. olay şudur ki, ülkemizde iki şekil askerlik vardır; sahada askerlik ve de kışlada askerlik:
- sahada askerlik bildiğin operasyon,savaş, muharebe askerliğidir ve bunların sayısı oldukça az olup (askere alınanların sayısına göre) önemli olan nitelikli olmaları ve bu tip askerliği uzun süre devam ettirmeleridir ki bu da profesyonel orduya geçişle mümkün olabilir. yoksa daha çok uzun süre düşünülür "ya bu pkk neden bitmiyor hala" diye.
- kışlada askerlik ise yine herkesin bildiği gibi temel askerlik eğitim ve ardından rutin ordu hizmetleridir; işte orduevi, kantin, berber falan gibi. e 6 aylık sürelerde askerliğe alımlar yapılsa dahi bu genç nüfus ile bu döngünün devam etmesi oldukça kolaydır. kaldı ki askerliği 6 aya düşürürseniz askerden kaçanların sayısı oldukça aza iner ve personel sıkıntısı da çekilmez.
bu projeye karşı çıkanlar, kafalarına havan ve kurşun yağarken, başlarındaki subayla o cehennemden nasıl kurtulacakları yerine, fransız şarabı üzerine nezih bir sohbet yaparlar o zaman.
çıkan dedikodular birçok kişinin tecilini erken bozdurup erken sevk başvurusu bulunmasına neden olmuştur. milli savunma bakanlığı bu dedikodular nedeniyle, bir buçuk milyon olan kaçak sayısında büyük bir azalma yaşandığını duyurmuştur... **
hali hazırda bu kadar yozlaştırılmış bir hizmet olmasaydı askerlik, tabii ki eşitlik ilkesine binaen tek tip askerlik olmalıdır derdim. fakat şu şartlarda askerlik insanların çoğunda gerektiği gibi milli duyguları kabartmaktan ziyade endişe ve güvensizlik meydana getirmiştir. ordu içindeki bir kısım art niyetli rütbeliler insanların orduya güvenini sarsmıştır. insanlara gerektiği gibi milli duyguları aşılayamazsanız ve askerliği bu kadar suistimal ettirirseniz çoğu kişinin bu kutsal görevi bir angarya gibi görmesine maalesef zemin hazırlamış olursunuz.
ayrıca:
(bkz: eşitlik her zaman adil değildir)
en az 4 sene mühendislik, en az 2 sene yüksek lisans üstüne de gidip doktora yaptıktan sonra 12 ay dağdaki çobanla beraber askerlik yapmak çok zevkli olacaktır.
toplu yaşamın bulunduğu alanlarda güçlü olan zayıfı hep ezer. o nedenle tek tip askerlik olamaz. en azından kıdem ayağı çekerler ve acemiyi gene ezerler. komutanlar becerebiliyorlarsa erler arasındaki bu düzeni kaldırsınlar. acemi erin -bırak onbaşının-, kendisinden iki ay daha kıdemli erin çamaşırlarını yıkadığını görmüşüz şu dünyada.