tek tanrılı dinler allah kavramını kullanan ve semavi din olarak nitelendirilen, temelinde allah'ın emrinin olduğu iddia edilen bir takım transandantal mesajların yazıya geçirilerek kurallarının belirlendiği dinler olarak akbul edilmektedir. ancak işin aslının hiç de öyle bahsedildiği gibi olmadığı ortadadır. çünkü tek tanrılı dinler temellinde allah taassubunun olmadığı ve çıkışı bu tarz dinlerden binlerce yıl daha eskiye dayanan dinlerde de mevcuttur. özellikle hindistanda bu tür dinlere rastlamak mümkündür. iddia edildiği gibi islamiyet, hristiyanlık ya da musevilik gibi dinlerin gerçek allah dini olduğu sanrısını da çürütmektedir.
insanoğlu yaşadığı coğrafyaya göre dinini şekillendirdiğine göre ortadoğuda ortaya çıkan ve temelde birbirinin aynısı olan dinlerin de ortadoğu da yaşanılması ve buradan istilacı din kuvvetleri tarafından diğer kıtalara yayılması, tek tanrılı dinlerdeki "semavi din" hegemonyasının da diğer tek tanrılı dinleri görmemizin önünde büyük engeller teşkil etmiştir. özellikle deistlerin üzerinde durduğu bu konu islamın gerçek ve son din olmadığı inancını da güçlendirmektedir. çünkü benzer özelliklere sahip birçok başka dinden ne islamiyet ne de diğer semavi dinler bahsetmemektedir. bu da islamiyetin geçerli ve doğru son tek tanrılı din olduğu sanrısına hapsolunmasına neden olmaktadır. oysa ki islamiyet tek tanrının yorumlamasının sadece bir yöntemidir. iyi okuyan ve analitik düşünen her insan bunun farkına varabilir.
tek tanrılı dinler temel olarak çok tanrılı dinlerden devşirilmiş dinmlerdir. gerek musevilik, gerek islamiyet, gerek hristiyanlık gerekse de hindistan'da yaşatılan tek tanrılı dinler. hepsi içerisinde lider tanrı barındıran tanrılar silsilesinin içerisinden, lider tanrının ayrıştırılması sonucu ortaya çıkmıştır. tıpkı arapların ay tanrısını allah olarak devşirmesi gibi. yine devletleşen toplumlar da da bu durum açıkça görülebilir. yayılmacı tek tanrıcı dinlerin zorbalığıyla sonlandırılan bu çok tanrılı dinler aynı zamanda döneminin de demokrasi sistemlerinin birer ispatıdır. insanların tanrısal önerilerinin bastırılmadığı roma'dan tutun da dafrika'daki çok tanrılı dinleri kabul eden toplumlara kadar. işte bu sebeple tek tanrılı dinleri tekeline alan toplulukların bunları istismar edip çok tanrılı din anlayışını ortadan kaldırması da sonsuza kadar yıkılamayacak olan bir tek tanrılı din sisteminin oturmasına neden olmuştur. çünkü tüm doğrular tek bir elde toplanmış ve çok tanrılı dinlerdeki erklerin ayrılığı ilkesi bir nevi bertaraf edilmiştir. nitekim demokrasideki erkelerin ayrılığı inancı da çok tanrılı dinlerde, doğruyu tanrıların paylaşmasından gelmektedir. işte müslüman ülkelerin demokratikleşememesinin altında da bu yatmaktadır.
yahudiliktir tabi, zaten hristiyanlık, islam gibi dinler bunlardan çalıyor düşünceyi.
ancak yahudiliğin tek tanrı anlayışı asla öyle sizin anladığınız tevhid inancı falan değil.
adamlar siz neye taparsanız tapın diyor biz buna tapıyoruz diyor, zamanla bunlar kendilerini ayrıcalıklı görüyorlar ama bunun nedeni aşırı baskı altında kalmaları ve sürgün edilmeleri.
hatta hristiyanlık diye bir şey bile yahudi reformudur denebilir, isa da zaten yahudidir.
yahudilerin tek tanrıcı mantığı teolojik bir tartışmadan çok bence bencillik ve dışlanmışlıktan kaynaklanıyor.
islam inancında islam dini Hz adem dünyaya gönderildiğinden beri (kendisi ilk peygamber) vardır ve yine islam inancında islamiyet dünya üzerinde ilk din olduğu için Sümer mitolojisi,zerdüştlük,musevilik ve hristiyanlık hepsi islamiyet'in bozulmuş hâlidir
