gak dediğinde aşk, guk dediğinde meşk diyen gereksiz insan.
en fazla 20'li yaşlarında, yarın hormonlar daha az salgılanmaya başladığında, ekmek aş peşine düştüğünde aklını başına devşirecek ergen.
sakat yaşantıdır. aşık olmadan sevişmenin ters düştüğü bünyelerde meydana gelen durumdur. gizliden sex dürtüsü vardır esasında. yoksa "beni anlayan. mutlu olabileceğim biri" hikayeleri yalandır. etrafında bir sürü arkadaşın var seni anlayan, ama sevişemiyorsun de mi? şimdi aşk'ın tasvirini size bırakıyorum.
tezer özlü ne diyor;
"neden dost olmadan, erkek-kadın, karı-koca olmaya çabalıyoruz?"
şizofren insandır.
zira aşık insanın meşkle işi olmaz, meşk içindeki adamın da aşktan haberi.
ikisini tek bedende, tek ruhta buluşturduğunu düşünen insanın aklından şüphe ederim.
ben zehrimi içerken, birileri elimdeki kadehin ışıltısına küfrediyordu.
şunu asla unutmayın;
aşk seçim değildir.
aşk mecburiyettir.
özgürlüğün esarete sarıldığı tek yer aşığın kalbidir.
muhtemelen yaşı daha küçüktür. küçük değilse de olgun değildir. üniversiteyi kazanmak gibi bi amacı olmadığı gibi tüm vaktini de bilgisayarda msn ve facebook gibi ortamlarda aşk konulu mesaj verir nitelikte cümleler yazarak geçiririr.
genelde daha lise yıllarında olan insanlardır.bunlar geneldeilk çıktıkları kızada aşık olurlar.ayrıldıktan sonrada çok aşığım çok aşığım diye ortalarda gezerler.
he canım he, aşk çok güzeldir, aşk çok ulvidir, aşk muhteşemdir. liseye ayak bastığı gün yavşamaya başladığın götü boklu 9. sınıf aşkı hak eder. 3 ay sonra sms pakedi almadığı için terk edip başkasıyla birlikte olursun, o zaten insan bile değildir, tanrıçadır. uuu süperdir. 30 yaşına kadar 35 sevgili edinirsin, hepsi "aşk" olur.