Çoğu insan yadırgasa da bence insanın kendisiyle geçirebileceği en verimli vakitlerden biridir. zaten film başladığından itibaren kendinizi yalnız hissetmezsiniz. hele ki sizin gibi asosyal, üşengeç arkadaşlarınızı ikna edemiyorsanız; tek gitmek kaçınılmazdır.
dünyanın en büyük zevklerinden biridir bence. Mısır patlağını alırsın dev boy kolanı ve sadece filme odaklanırsın.izledikten sonra da hele ki ankarada isen hemen film çıkışı kızılaya yakın oturan bir arkadaşını ararsın ve de konur sokak ta bir cafede çay içip filmi ona anlatırsın.
yadırganacak türden bir durum değildir. yalnızlığıyla uzlaşmak isteyen her bireye öneririm. bu kişinin sevgilisi olabilir, hatta karısı olabilir. yine de sinemaya yalnız gidilir.
filmdeki olası mantık hatalarının, oyunculuğun kalitesinin, sahnelerdeki ince detayların dedikodusunu yapabilecek kişi bulma sıkıntısı haricinde çok iyi olan çok da güzel iyi olan eylemdir, eyyorlamam bu kadar.
diyelim ki arkadaşlarınıza "hadi sinemaya gidelim" dediniz. ve gitmek istediğiniz filmi onlar istemedi. diyorlar ki "yok abi, o oyuncuyu sevmiyorum ben", falan filan. diğer filmlere bakıyorsunuz ama onları da ya siz istemiyorsunuz, ya da seanslar uymuyor. aslında her şey bahane, siz bangır bangır o filme gitmek istiyorsunuz.
işte kimsenin gitmek istemediği o filme, inadına yalnız gidersiniz. hem de öyle bir keyif alarak izlersiniz ki.. film bitip de evinize tıngır mıngır giderken, aklınızdan "mal herifler, süper bi filmi kaçırdılar" diye geçirirsiniz. işte, yalnız başına sinemaya gitmek, bu anlamda da pek keyif vericidir.
hayatımda ilk defa bugün tecrübe ettim.
tahmin ettiğiniz gibi yalnızlığın anlaşıldığı anlardan biri falan da değildi.
en yakın zamanda tekrarlamayı düşünüyorum.
çünkü gitcek kimsem yok.*
evde tek başına film izlemekten çok fazla farkı olmayan durumdur. zira sinemadaki ana amaç film izlemektir. filmlerin de bildiğim kadarıyla +7 , +13 , +18 gibi yaş sınırlamaları vardır , en az 2 kişi izlenecek diye bir kural yoktur.
he amaç arka sıraya geçip film harici şeylerle ilgilenmekse orasına bişey diyemem , o iş için 2. biri lazım tabi.
hayatımda ilk defa bugün tek başıma bir filme gittim. en arka sıranın ortasında oturdum. en sağımdaki ve en solumdaki çiftler gayet yiyişken çıkmasına rağmen önümde oturan çift gayet uslu uslu filmi seyrettiler. salona en son ben girdiğimden dolayı da herkes "kim lan bu sap" diye bakıyordu.
süper bir kafa dinleme tekniğidir. ayrıca sizin zevkinize uyup arkadaşlarınızın beğenmeyebileceği filmlere onları zorla götürmekten veya onları götüremediğiniz için o filmden mahrum kalmaktan sizi kurtaran aktivitedir.
tek başına filmi izleyen kişiye, aslında hiç kimsenin acıyan gözlerle bakmadığı, kimsenin de umrunda olmadığı, sinemaya tek başına gitme eylemidir. yalnızlıkla ilgili kendine acıma duygusu olmadıktan sonra, izlenen filme odaklanmayı sağlayan, filmden maksimum zevki almayı sağlayan durumdur. filmi izlerken başka bir paylaşım içinde olmadıktan sonra, dirseğim yanımdakinin dirseğine değmiş, değmemiş kaç yazar.
hafta sonu sinemaya gitmek isteyipte kendine bir arkadaş bulamayan film manyağı tiptir. sanki bir hafta daha bekleyemiyorsun dimi al işte kaldın öyle sap gibi filmin yorumunuda yanındakine yaparsın artık.. (bkz: yalnız insanın dramı)