dışardan bakıldığında popüler gibi bir adamsınızdır.çevreniz baya kalabalıktır yani.ama film ekimine gidecek tek bir insan bulamazsın.herkes bahane uydurur kimi ben festival filmi izleyemiyorum der.
hee işte o noktadan sonra benim için tek kişilik film seansları başlar.
yoğun yalnızlık belirtisi olarak görünse de çevrenizdeki insanlarla zevk uyuşmazlığına da delalettir.
mesela animasyon seven arkadaşım yok. popüler olmayan filmlere gitmek istemeyen insanlar çok. siz, sizinle sinemaya gidecek insan ararken film vizyondan çıkar gider. sonra bekle ki dvd'si çıksın.
rahatsız edilmeden, zaman, mekan, zevk uyumu sıkıntıları yaşamadan film izlemek için büyük gereklilik. çok şahane film gizlice bir koşu izlenir akabinde arkadaşlarla aaa hadi gidelim kargaşasında strese girmeden ilk defa görülüyormuş izlenimi verilir herkes mutlu olur. sinsi miyim lan yoksa ben?
filmin başından sonuna kadar çok zevk vermesine rağmen film arası geldiğinde kendini yalnız hissetmene sebep olan durumdur. her durum da çok zevklidir.
sinemaya çift halinde gitme kuralı olmadığı için bir sorun teşkil etmeyecek durumdur. Gerçi çiftleri görünce kıskanılır mı orasını bilemem ama neticede film izlenecek yiyişme vb. gibi durumlar haricinde beraber gidilse ne olacaksa.
öpüşeceğin biriyle gitmiyosan, en güzelidir.
katır kutur mısır sesine, izlediğin filmin tekrar anlatılmasına, film esnasında "ahuaaahah, olaya bak lan" diye dürtülmeye tahammül etmemek demektir ki; filmden keyif alınması için bu şartların oluşması gerekmektedir.
son iki-üç sinema aktivitesini bu şekilde gerçekleştirdim, keyifli hakikaten.
paşa paşa izliyorum filmimi, mis gibi.
yapmayı istediğim şeydir. zira filmi anlamayıp benimde anlamama izin vermeyecek arkadaşlarla ya da sinemayı sadece gizlice öpüşüp koklaşma yeri zanneden bir sevgiliyle gitmektense yalnız gitmek çok daha keyiflidir. hem mısır da sadece bana kalır.