acınası zor bir gurbet hayatının göstergesidir, ana baba uzak bir şehirde, sen tek başına, 4 zeytin bir ekmek takılırsın, evin orta yerinde saipsiz bir şekilde ve aklına takılanlarla birlikte.
bazen işim nedeni ile yapmak zorunda kaldığım şey.
ama nefret ettiğim de şey. dün mesala bi lokantaya gittim iftar için ve:
- beyfendi kaç kişiniz?
+ gördüğün gibi.
- beyfendi şu tek kişilik masaya alsak sizi. burası 4 kişilikte.
+ görüyorum canım 4 kişilik olduğunu da oturdum artık. bak bi sürü de boş yer var daha.
yani gittiğime gideceğim pişman oldum. adam tek kişiyim diye bana hastalıklı adam gibi davrandı. lan behey ibne, bi sorsana niye yalnızım. görevdeyim ve ailemden uzaktayım. görevim gereği de kimseyle lokantaya gidemiyorum. biliyor musun bunu?
yani zor bi durumdur ve psikolojiniz bozulabilir. allah kimsenin başına vermesin böyle bir durum.
tek başına sahur yapmaktan biraz daha iyi bir durumdur. zira kendinizi ödüllendirmektesinizdir o an. fakat sahur durumunda hep uykunuzu bölmüş, hep sıcacık yatağınızı terketmiş, hem de o halde sofrayı kendiniz kurmuşsunuzdur, yiyesiniz olmaz, hatta üşenirsiniz, iftara yakın deri koltukları bile kemirmeye başlarsınız.