gençliğin cıvıl cıvıllığıyla, değişkenliğiyle izah edilebilecek halet-i ruhiye. o dönemler sevdiğiniz yazara laf söyletmezsiniz, habire dinleyip durduğunuz müzisyen sizin gözünüzde dünyanın kuşkusuz en büyük müzisyenidir, falan filan. işin esneklik kısmı daralır. benim dediğim doğrudur dersiniz başka bir şey demezsiniz.sancılı bir dönemdir ennnnlere o kadar takılınır ki, bir arpa boyu yol alınamaz. gene de belki keyifli günlerdir o zamanlar. çünkü yapmacıklık barındırmaz.
işin bu boyutundan kurtulma kısmı biraz fikirsel olgunlaşmayla oluşur. ee onun için de zaman mı gerekiyor? gene konuyu zamana bıraktık gitti. **