"keskin ustura ağzında yaşamaktan * ", "yurdumsun ey uçurum *", "intiharlara küstüğünü/gördün mü hiç/bir uçurumun*" ve benzeri bir çok dizenin durak noktası 'tedirginlik'.
kefis bir vazgeçme kokusu. yılana sarılmaktan kayganlaşmış eller. puslu bir bilinç ve sınırsız bir algı. algının sınırsızlığından kaynaklanan rahatsizlik devinimi. küflü çarşaflara sarılıp sabahı beklemek.
sonunu bilemediğimiz durumlarda yaşadığımız huzursuzluk temelli durum.korku olarak da geçer.önemli sınav ve mülakatlarda heyacan duygusunu bile bastırır bu his.
(bkz: diken üzerinde oturmak)
tesadüf mü ? kader mi ? ne halt ise garip bir şekilde aynı tarihe gelen iki önemli olay arasında bağ kurup, tırnaklarınızı yiyecek derecede gerilmenin verdiği his.
Bugün klinik tipli bir mekanda hissettiğim duygu.böyle tuhaf bir koku garip garip oyuncaklı süslemeli alttan hafif bir tırsıtan tuhaf fon müzik.odada oturuyorum,insan sikmeseler bari diyor içten.
35 yaşındayım ve tedirginim.
Dolmuşçu abiye 20 lira verdim. Epey Zaman geçti geri parayı hala vermedi.
Bu tedirginlik beni öldürecek.
10 dakikada 45. Yaşımı devirdim aq.