herşeyden önce eğitim şart burda herkesin hemfikir olduğu gibi.. Ama eğitim ailede başlar, aileler de biliçlendirilmeli, çocuklarını eğitmeliler..
Caydırıcı olabilecek cezaların bu durumu tamamen yok etmese de azaltacağı kanaatindeyim çünkü bizim toplumumuzda örf ve adet denen yazılı olmayan kurallar, kanundan bile daha etkili bi silahtır.
Örneğin ayşe teyzenin oğlu birine tecavüzde bulunmuş ve suç işlemiş olsun. Onun oğluna verilecek olan ağır ve caydırıcı ceza dilden dile yayılmalı, ayıplanmalı ve kınanmalı ki bu durum azalabilsin. Toplumdan dışlansın o çocuk mesela, ailesi ona çanak tutuyosa onlar da dışlansın.. bu iğrençlikleri yapan oğullarını sahiplenmek yerine, onun yüzünden utanç duyabilsin onu evlatlıktan reddedebilsin..
Fatma teyze de kendi çocuğunu eğitsin, ona anlatsın bu olayı yapmaması gerektiğini. Lisede falan eğitim verilmesi yeterli gelmez Çünkü Eğitim ailede başlar..
Edit: Ayrıca not olarak belirteyim; ayşe teyze, fatma teyze tamamen hayal ürünüdür. Gerçek kurum ve kişilerle bi ilgisi yoktur.
türkiye'de, düzelmesi gereken meselelerin çoğunun ortak özelliği; eğitimsizlik ve hukuksuzluk yaşanmasıdır. buradaki eğitimsizlik, öğrenimlerden çıkarılan sonuçların gelişimindeki katkıdır. sadece bilmek değil anlamaktır, bi' şeyleri geciştirmek için(sınavlar, mülâkatlar vb.) öğrenmek değil, bilgiyi kullanmak için öğrenmekten bahsediyorum. eğitimsizliğe bir örnek olarak; ( http://www.odatv.com/mob_...n-laiklik-sart-1402151200 )
hukuksuzluk örn:
Bingöl'ün Genç ilçesi'ne bağlı Yayla Köyü'nde rahatsızlık sonucu kaldırıldığı hastanede 5 aylık hamile olduğu ortaya çıkan zihinsel engelli, 19 yaşındaki B.Ç ile ilgili başlatılan soruşturmada, genç kızın rızası ile birlikte olduğu kişilerden şikayetçi olmadığı belirlenirken, kendisini hamile bırakan ve fezlekede, 'Meçhul sanık' olarak geçen kişi hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildi.
R.T., 30 Ağustos 2012de Kağıthane ilçe Emniyet Müdürlüğünde aralarında M.Ç. adlı emekli polis memurunun da olduğu üç kişinin tecavüzüne uğradığını söyleyerek şikayette bulunmuştu.
Suç duyurusunun ardından tehdit edildiğini belirten R.Ç., 27 Temmuz 2013te Maltepede yürürken zorla bindirildiği bir araçta M.Ç. ve bir arkadaşı tarafından ikinci kez tecavüze uğradığı ve hamile kaldı.
ZONGULDAK Karaelmas Üniversitesi (ZKÜ) Uygulama ve Araştırma Hastanesinde görevli 2 hasta bakıcının, yoğun bakım ünitesinde yatan 2 kadın hastaya taciz, 1 kadın hastaya da tecavüz ettikleri iddiasıyla ilgili Cumhuriyet Savcılığının başlattığı soruşturmada takipsizlik kararı verildi.
Sakarya Üniversitesi öğrencisi genç kız, profesörünün kendisine tecavüz ettiği iddiasıyla üniversite yönetimine ve savcılığa suç duyurusunda bulundu. Rektörlük, "Özel hayatı ilgilendirir" diyerek "uyarı" cezası vermekle yetindi.
Adli Sicil istatistik Genel Müdürlüğü verilerine göre 2012 yılında 100 bin cinsel saldırı kayıtlara geçti. Bunlardan yaklaşık 32 bini hakkında takipsizlik kararı verildi
Adli Sicil istatistik Genel Müdürlüğünün 2012 yılına ait istatistik sonuçları açıklandı. Verilere göre, 100 bin cinsel saldırı davası kayıtlara geçti. Bu yüz bin cinsel saldırı vakasının 32 bini hakkında takipsizlik kararı verildi. Geçtiğimiz bir yıl içinde çocuklara dönük cinsel istismarla ilgili 34 bin dava açıldı. 14 bin 164 vaka kayıtlara çocuk istismarı olarak değil, reşit olmayanla ilişki olarak geçti. Aile içi şiddet kapsamındaki başvuruların yarısı ise takipsizlikle sonuçlandı.
Açıklanan sonuçlar kadına dönük şiddet, tecavüz, cinsel saldırı ve çocukların cinsel istismarı suçlarının cezasız kaldığına işaret ederken, AKPnin aileye dönük politikaları doğrultusunda aile içi şiddet vakalarının çoğunun da takipsizlik ile sonuçlandığı görülüyor.
Aile içindeki tecavüz ve cinsel saldırı görmezden geliniyor
2012 yılında yasalaşan Ailenin Korunması ve Kadına Karşı şiddetin önlenmesi 6284 sayılı kanun kapsamında, adli mercilere toplam 4 bin 374 vaka intikal etti. Bu vakalardan 2 bin 48 dosya hakkında takipsizlik kararı verildi. 2 bin 52 olayla ilgili dava açıldı ve erkek şiddetine uğrayan kadınlar hakkında koruma kararı verildi.
Çocuk istismarının adı reşit olmayanla ilişki
Yine geçtiğimiz yıl 91 bin 979 cinsel dokunulmazlığa karşı suç olayı adli mercilere intikal ederken, bunlardan 31 bin 496′i hakkında takipsizlik kararı verildi, 50 bin 483′i hakkında dava açıldı.
Bu davaların 18 bin 351i cinsel saldırı, 25 bin 472si cinsel taciz suçlarından oluştu. istatistiklerde çocuklara dönük cinsel istismar 33 bin 992 olarak kayda geçerken, 14 bin 164 vaka çocuğa cinsel istismar değil de reşit olmayan kişiyle ilişki olarak geçti.
her ceza bir örnek teşkil eder. Fakat devletin bu konuya yaklaşım biçimi (kadın mıdır kız mıdır? vb.) kadınları yok sayması halkada tesir etmiş ve kadın cinayetleri önü alınmaz seviyelere ulaşmıştır.her fırsatta "ülkenin yarısı bize oy veriyor." diye övünürken, toplumu ayrıştırmak, bölmek, ahlâkın çarptırılması, değiştirilmesi; sadece kadına indirgenmesi bu sorunları önümüze koymaktadr.
"biz siyasiler ülkedeki cinayetlerden sorumluyuz " , "buradan sayın başkana sesleniyorum" tarzı şov amaçlı hareketler ancak akp seçmeni tarafından alkışlanır. islâmı benimsediğini söyleyen ülkelerde taciz, tecavüz olaylarının hat safhada olması da tesadüf değildir.
sonuç: kadın cinayetlerinin, tecavüzlerin, pedofil,mizojinizm bu kadar yaygınlaşması devlet halk birliği ile sonuçlandırılabilir. partiler her konuşmalarının 5 dakikasını, televizyonlar reklâmlarda bu konuya değinse ve ahlâk anlayışının gerçek anlamına kavuşması bu sorunun çözümü için yeterlidir.
laikliğe daha çok önem verilip tam anlamıyla laik gençler yetiştirilmelidir çünkü laiklik kişinin kişisel özgürlüğünü en üst düzeye ulaştırıp, zihinlerimizde özgürlüklerimizi kısıtlayan 1400 yıllık arap hurafelerinden kurtulmamızı sağlar.
kişiler özgürleşirse türkiye cinsel açlığın afrikası olmaktan çıkıp, insanların istediğini yapabildiği ve cinsel açlık yüzünden bu tip suçların işlenmediği bir ülke olur.