italyada 1998de bologna üniversitesinde yapılan araştırma üzerine medyada tecavüz haberleri ve tecavüz ile ilgili dizi filmler azaldıkça tecavüz oranları da azalıyormuş, ülkemizde haberlere sınır koyulmalı ve fatmagül, nuri alço, tecavüzcü çoşkun gibi karakterler yasaklanmalıdır.
sadece tecavüzün değil birçok suç ve ahlaksızlığın da medya ile yaygınlaştırılması söz konusudur. bilimsel bi dayanağım olmasa da insan doğası gereği sürekli olarak görüp işittiği şeyleri bi yerden sonra zihninde sıradanlaştırmakta ve duyarlılığını yitirmektedir ki bu suça meyilli kimselerde suçun kendisine dönüşmektedir. artık annesini bilmem ne şekilde öldüren R.A ların çok da şaşkınlıkla karşılanmaması bunu doğrular niteliktedir.
nikahsız çocuk peydahlama ile beraber medyada bolca reklamı yapılan bir mesele varsa o da tecavüzdür. son zamanlarda yayına konan dizilere bakın, % 90'ında bu iki temadan en az birini göreceksiniz. dizi izlemeyen, hatta nefret eden biri olarak farkettiğim, içinde tecavüz vaki olan diziler:
1) fatmagül'ün suçu ne?
2) iffet
3) öyle bir geçer zaman ki.
bu konuyu sık sık işleyerek normalleştiriyorsunuz ey medya. bir taraftan tecavüze karşıymış gibi görünüp, diğer yandan tecavüzü gündelik hayatın bir parçası haline getirmek en hafif tabiriyle ikiyüzlülüktür.
sapıklığa kılıf uydurmaktan başka bir şey değil.
bu ülkede dün de tecavüz vardı, bugün de var, yarın da olacak, belki artarak.
buna imansız, ahlaksız, hatta kültürsüz insanlar neden oluyor. medya bunlardan ekmek yiyor sadece.
bahsi geçen araştırmayla ilgili bir link bağlantısı ya da ayrıntılı içerik olsaydı neye göre yaygınlaştığı sonucuna varıldığını daha iyi anlayabilirdik. normal koşullarda medya sadece tecavüz değil tüm şiddet suçlarını arttırmaktan ziyade bilinçlendirme ve daha fazla insana ulaştırarak farkındalık kazandırma amaçlı olmalıdır. lakin tam tersi olarak haberleri sunuş şekliyle şiddeti insanların bakış açılarında normalleştirmekteler özellikle bizim medyamız bunu gelenek, ahlak normları ve dini kullanarak maalesef acımasız bir kar anlayışıyla sonuna kadar sömürmektedir.
tecavüz kurbanlarının isimleri, görüntüleri, yaşadıkları yerleri ifşa ettikleri yetmez gibi bir de olayı sanki erotik hikaye havası vererek ayrıntılarla anlatmaları ne akla ne vicdana sığmıyor. ayrıca medya zaten var olan durumu arttırmıyor sadece daha önce kapalı kapılar ardında yaşananlar artık gözümüzün önünde yaşanıyor. ister buna kafanı çevirirsin varlığını inkar edersin hep yapıldığı gibi, ister tanık olur bunun vicdanen sorumluluğunu hissedersin bu karar izleyene kalmış.
memlekette cem adrian'ın klibi sakıncalı bulunur, yayınlanmasına izin verilmez mesela, ancak dizilerde, filmlerde ve haberlerde durmadan tecavüz dayatılır alttan alttan, şiddet dayatılır, medyanın bütün uzuvlarında her gün aynı haberleri görmek mümkün, ekstrem şeyleri gayet normal olgular gibi göstermeyi seven ulusal medya bu olayların başlıca tetikleyicilerindendir.