arkadaş, bu olmayan şeyleri varmış gibi konuşmaya nasıl da bayılıyor millet.
eskiden, iki kişi arasında bir elektriklenme oldu mu, elektriklenme kontrol edilemez boyutlara vardı mı, sonra da iki taraftan birinde pişmanlık oldu mu, hakim tarafların anlaşmalarını, aralarında bir şey varsa evlenmelerini, yoksa erkeğin kodesi boylayacağını söylerdi. yani olay, tecavüzcüyle sapıkla ilgili bir şey değil, iki kişi arasındaki pişmanlık doğuran ilişkiyle ilgili bir şeydi.
günümüzde bu durum da kaldırıldı. artık bir kızın kızlığını bozmak, onun hayatını mahvetmek olarak algılanmıyor. zorlama yoksa, olaya hiç bakmıyor bile hakim. (hsyk, eski kanuna atıf yapmış herhalde.)
olay bütünüyle bundan ibaret. yoksa tecavüzcüyle sapıkla dün de ilgisi yoktu, bugün de yok.
hakkında konuşmak bile zor olan durumken bir de yaşayan kişi olmak tarif edilemez bir karanlıktır kesinlikle.
bir adam sırf kas gücü sizden daha fazla diye, bir insanın bedenine ve ruhuna yapılabilecek en iğren saldırıyı gerçekleştiriyor sonra o iğrenç adamı cezadan kurtarmak için kadını hayatı boyunca sürecek bir azaba mahkum etmektir. belki tüm hayatı boyunca tecavüze uğramaktır.
bunu bir fikir olarak ortaya koyan yargı mensubunu tecavüzcülerle yaşamaya zorlamak gerekir bence. nasıl bir düzlüktür bu ve bu nasıl kadını 2. sınıfı bırakın, şişme bebek ya da eşya gibi davranmaktır.
okullar açılmasına yakın zaman da "haydi çocuklar okula" modunda olan insanların "haydi sapıklar, evlenme dairesine" diyerek bekar sapık kalmasın kampanyasını başlatmaları tüm tecavüzcülerimize kutlu olsun.
eski türk ceza kanunumuzda mevcutken, 5237 sayılı tck ile ortadan kaldırılan; evlenme halinde mütecavizin cezalandırılmaması durumunun yeniden gündeme gelmesidir.
öncelikle girilen entrylerden durumun zerre kadar anlaşılmadığı ortadadır. burada kanunun amacı her tecavüz suçu oluştuğunda tarafları evlendirmek değil yada mütecavizi korumak da değil; bilakis mağdurun çok daha zor durumda kalmasını, daha açık bir ifade ile yaşamını korumaya yöneliktir.
şu şekilde ifade edersek daha güzel anlaşılacağını düşünüyorum:
burada tecavüzcüsüyle evlenmek zorunda kalan kadınlar kanunun değil içinde yaşadıkları toplumun; kimine göre saçma, kimine göre gerekli, kimine göre ise hayati olan; bazen töre, bazen namus olarak adlandırılan abuk kurallarının kurbanıdır.
tecavüze uğrayan kızlarını koruyup kolayacaklarına, bağırlarına basıp iyileşmesi için çaba harcayacaklarına öldürmek için aile meclisi toplayan zihniyete kanun ne yapsın? (töre cinayetlerinin yeni tck ile ağırlaştırıcı sebep olmasına rağmen)
konuya eleştirilerini savuran değerli yazarları da anlamakla beraber tecavüzcüyü toplumsal olarak dışlamak yerine, konuyu ört bas edip namus uğruna tecavüzcüyü korurken, sadece gariban gencecik bir kızın öldürüldüğü bir toplumda yaşadığımızı da hatırlatmak isterim.
içinde yaşadığımız toplumun oluşturduğu yazılı olmayan kurallar ne yazıkki tecavüz mağduru kadınların hayatını hiçe saymaktadır. bu durumda en basit haliyle konuya yaklaşmak gerekirse, tecavüzcüyü ve mağduru eline silah verilen 14 yaşındaki bir çocuk öldürürken kanun çaresizlikten "evlendirebilirsek iki kişinin hayatını kurtarmış oluruz" düşüncesiyle hareket etmektedir.
ha ne zaman ki ülkemizdeki babaların, abilerin zihniyeti "biz kızımızı bağrımıza basar korururuz, siz bu adi insana en ağır cezayı verin" olur ozaman konuyu olması gereken hukuk bakımından tartışmaya açabiliriz. bu zihniyet ve düşünce yapısına ulaşana kadar mangalda kül bırakmayan kanunlar da yazılar da boştur, boşunadır.
en az 20 yıldır filmlere , dizilere dahi konu olacak şekilde bilinen bir mevzuyu yeni bir şeymiş gibi kakalamaya çalışan kişilerin varlığını göstermiştir.
en saçma şeydir.bunu destekleyen hakime ya da insana erkekse bile bir gay tarafından tecavüz edilip evlendirilsin inşallah..
(bkz: tövbe ya kendimden utandım)
insanı insan yapan duygulardan feragat etmiş, insana değer vermeyip onu sadece bir et yığını olarak gören zihniyetin söyleyeceği sözdür.
bu işler bu kadar kolay olmuyor maalesef, tecavüzcüyle evlen kurtul. kurtarılan ne peki böylelikle? bu ne iğrençliktir valla midem bulanıyor bunları yazarken bile.
Hsyk daki bu öneriden sonra "Seni seviyorum" tedavülden kalkmış. Tecavüz ediyorum felsefesi devreye girmiştir. Karaktersizliğin,şerefsizliğin diz boyu olduğum Canım(!) ülkemde gayet normal bir durumdur. Fatmagül'ün suçu yok bu işte ona göre.
büyük bir olasık ile, bu düşünceye sahip hukukçuların babaları, annelerine, evlilik sonrası tecavüz edip dünyaya geitrdiler. asıl dram, evlendirilmek zorunda bıkakılan kadınların, yıllarca tecavüze uğramalarını akla getiren başlık.
evli kadınlara, bekar ve ya evli erkeklere, 18 yaşından küçüklere tecavüz edenlerinde var olması ile açmaza düşen öneridir. -en ağır küfürleri içimden etmek suretiyle buraya yazmıyorum- bu kadar adi şerefsiz mahluklar varken böyle bir "yol göstericilik" yapılması dingilliğin alasıdır. bu tasarıya olumlu bakanlar varsa da kendi eşleri yahut kızları varsa daha iyi düşünsünler.
(bkz: idam edilecek insanın celladıyla aynı evi paylaşması)
