cinsel saldırıya uğramış bir bireyle, kadınla, anne adayıyla, bir evlatla, bir kardeşle, bir arkadaşla, kirlilik hissini milyon kez yıkanarak atamayacak, tenine değen her tende aynı travmayı yaşayacak biriyle hayatınızı birleştirip birleştirmeyeceğinizi sorgulayan bir soru cümlesi. sorunun kendisi acı, başlığa tanım diye girilen cevap acı, başlık acı, başlığa tepki verilmemesi acı, bu başlığın burada durması daha da acı. beni çaylak mı yaparsınız, silik mi yaparsınız istediğinizi yapın ama ben buna sessiz kalamam, tepkimi gösteririm. tanımımı da gayet güzel yaptım.
Eğer birbirimizi seviyor, anlaşıyor ve uyumlu insanlarsak;
Tecavüze uğradığını bana söylerse, ona güvenim tam ise,
Ben evlenirim.
Kavga ettiğimiz de bu konuyu kalleş insanlar gibi yüzüne vurmam!
Tecavüze uğramış bir kadın icin;
" birisinin kolay yoldan bedavaya elde ettiği kadın için o kadar masraf yapamam." düşüncesine sahip olanların en kısa zamanda tecavüze uğramasını diliyorum.
evet.
Bu alttaki mahlukat gerçek mi ya?
Bu tür insanlıktan nasibini almamış yaratıklarla aynı havayı soluyor olmaktan utanıyorum. işte bu yüzden kadınlar tacize/ tecavüze uğradığında susmak zorunda kalıyor. Ve maalesef bu tür olayların çoğu mağdurlar küçük yaştayken başlarına geliyor. Bu ülkede tacize uğramamış tek bir kadın dahi yok ve hepsi küçük yaşta bu alttaki mahluk gibiler yüzünden susmayı öğreniyor.
Türk erkeğinin çoğunlukla yaptığı eylemdir. Çünkü çoğu Türk kızı o veya bu şekilde çocukluğunda hafif veya ağır tacize uğramıştır. Ama bundan hiçbiri söz etmez, evlendikten sonra bile saklamaya devam eder. Burada kadınlarımızı suçlamak yerine ona bu hayat standardını layık gören biz erkekler olarak empati yapmak daha mantıklıdır.
