"bu ülkede kültür asimilasyonu var, kültürümüzü yaşayamıyorugh" çığırtkanlığı yapan kırmançilerin kültür dedikleri şey budur işte.
okulda dirsek çürütmesi gereken gencecik kızları tarlada çalıştıran, belli bir olgunluğa (13-15) erişince 30 koyuna satan ilkel kültürün, elit türk kültürüyle asimile edilmesi, modern dünyaya açılan kapıdır.
şimdi çıkın sokağa sorun, hatta sokağa çıkmaya da gerek yok, sözlükte bir anket açın, en kutsal değerler nedir diye.
ilk üçe kesinlikle herkes aile yazar.
ee nasıl olacak peki. en kutsal değerleri yüklediğimiz aile kurumunu böylesi şerefsizliklerle mi kuracağız. bir adam, bir kadının ruhunu öldürecek, bunları evlendirip kutsal aile müessesini kuracağız öyle mi? bir kere değil, iki kere siktirin gidin.
Bütün olumsuzlukların sadece kürtler tarafından gerçekleştirildiğini düşünen gerizekalı faşist zihniyetin yeni ürünü. Kafayı kürtlerle bozup böyle oturuyorlar, şöyle kalkıyorlar, esmerler, bunu yapıyorlar, böyle yürüyorlar, şöyle konuşuyorlar şeklinde dalga geçmeye çalışmak, kin kusmak ardından ne güzel yaşıyorlar, kimse karışmıyor onlara ama bölücülük yapıyorlar şeklinde yırtınmak ne diyedir? hadi kürtler kızları evlendiriyor ordu göreve.
doğru söyleyenin "faşist" olarak fişlendiği bir ülkede, bu ve benzer olayların kültür, gelenek ve töre adı altında sadece ve sadece kürtler tarafından ifa edildiği gerçeğini haykırarak söyleme cesareti göstermek yerine türk kimliğine saldıranlar insanlar da muhtemelen bu kültürün bir parçasıdır. her fırsatta topu devlete atarlar ama iş öz eleştiriye gelince üç maymunu oynarlar.
tıpkı kürtler gibi türkiye'nin ücra köşelerinde aynı zor koşullarda yaşayan bir artvinli neden kızını tecavüzcüsüyle evlendir miyor?
bu olayların eğitimle falan da bir ilgisi yok. eğitim konusunda devletin yetersiz kaldığı yerde devreye aile girer. bir insan akademik anlamda eğitimsiz olsa dahi ailesinden aldığı ahlaki eğitim sayesinde bu gibi olayları hoş görmez. kabul edelim kürtlerin ahlaki yapısı ve ailelerinden aldığı eğitim de ortaçağ zihniyetini andırmaktadır.
her olayı, her olumsuzluğu ırka, genetik özelliklere, kafatası ölçüsüne indirgeyecek bünyelerin; bu tür olumsuzlukları da etnik kökene bağlamalarına yarayan durumdur. oysa sorun ırkların, kabilelerin, küçük grupların değil, ülkenin ortak sorunudur. nitekim bu kişiler aynı olayın ülkenin bir çok yerinde olduğunu, hatta 1993 yılında doğuş isimli şarkıcının tecavüz suçlamasıyla hapse girdiğini, tecavüz ettiği kızla evlenince de tahliye edildiğini bilmezler. düşünmezler çünkü. bu tür olumsuzlukları kendi siyasal bakış açılarına alet etmek onlar için ulaşılması gereken nihai noktadır. ve o siyasi bakış açısı; bilgiyi, bilmeyi, okumayı, araştırmayı, düşünmeyi pek sevmeyen bakış açısıdır.
bu kafa yapısına (toplumsal sorunları ırk veya etnik kökenle ilişkilendiren) organizmaların erişebildikleri algoritma düzeyi:
kızı tecavüzcüsüyle evlendirmek kötü bir şey midir? evet
bu işi x kabilesinden biri veya birileri yapmış mıdır? evet
x kabilesi kötü müdür? evet
bu organizmaların algoritmalarına başka bir örnek daha:
hayat acı mıdır? evet
biber acı mıdır? evet
hayat biber midir? evet
tecavüz edilen kadını tecavüzcüsüyle evlendiren zihniyet tehlikelidir. bu zihniyeti kendi ırkçı ideolojilerine alet eden zihniyet daha da tehlikelidir.
bu kelime zaten ilk başta bu vahim durumu açıklıyor sanırım.
evleniyor olmak, fakat kendi seçiminle değil, birileri tarafından "evlendirilmek". evlenen sizsiniz, fakat bunu kiminle yapacağınıza, kendi çıkarları doğrultusunda başka birileri karar veriyor. sizin düşünceleriniz geçersiz.
düşünün ki, bir nesneyi bir yerden alıp bir yere taşıyorsunuz.
çünkü o nesne ne yapacağını bilemez, düşünemez, hareket edemez, maldır sonuçta. acımaz, hissetmez. kırılırsa, yenisi gelir. çünkü hep yenisi üretilir.
"evlendirilme" durumu da bende aynen bu çağrışımı yapıyor. düşünebilen, hissedebilen, sevebilen, nefret edebilen, üzülebilen, her şeyi yapabilen bir bireyi ellerinizle kavrayıp "ahan da evleniyorsun" diye emir vermek gibi bir şey.
bir de bunun üstüne tecavüzcü bonusu var ayrıca. nerden tutsan mide bulandıran bir konu yani.
tecavüzcü hususuna hiç değinmiyorum bile.
islam dini ile bağdaştırılması mantık dışı olan bir eylemdir. islam ulkelerinde tecavuz sucunun cezası idamdır. göktelen vinçleri ile meydanda sallandırırlar adamı ki ibret alınsın diye. ee haliyle, ölü biriyle kimse evlendirilmez. islam nekrofiliye karşıdır.
namus kurtarma çabasından kaynaklanan böyle bir tutum, insanlık suçu olarak tanımlanması gerekir. tecavüze uğrayan kadını yaşamı boyunca tacize mahkum etmektir.
kendine zorla tecavüz ettirdin, alsana cezasıda bu demek. aile, şerefini kurtardığını zannedip rahat uyumaktadır, aslında şerefsizliğin en büyüğünü yapmaktadır.
bu ülkenin adalet sisteminin içler acısı durumunun en büyük örneğidir. Tecavüze uğrayan eğer evlenmeyi kabul ederse tacavüzcü hapse girmekten kurtulmaktadır.
bok atmak için fırsat kollayan geri zihniyetin bu eylemi bir ırka milliyete mal etmesi ile saçma bir hal durumdur. özünde saçmalıkların daniskasıdır ancak bunu dile getirirken niyet de önemlidir.
türkiye'de adına namus denen şeydir. kızımı alıp istediğini yap, istersen ölüsüne tecavüz et, istersen içinde dinamit patlat, yeter ki başlık parası ver anlamına gelir. pezevenkliğin daniskasıdır.
böyle bir kanun var mı yok mu bilmiyorum ama eğer varsa ya da çıkması gündemde ise tecavüz olayları artar, yani bu kanunla tecavüzcü vazgeçmez. caydırıcı bir olay değil. aksine tecavüzler artar. türkiye'de yaşıyoruz. ne bileyim baya baya zengin hatunlara falan tecavüz ederler ya da alman pasaportlu kişilere ilk kurban bunlar olur. aklıma böyle bir senaryo geldi.
namusu temizlemek adı altında yapılan eylemdir.
tecavüzcü kuzen, abinin arkadaş falandır, adam hapse girmesin diye zorla evlendirilirler.
özellikle doğu ve güney doğuna namusu temizlemek amacıyla yapılan iki şey vardır, ya kızcağız tecavüzcüsüyle evlenecektir, ya da öldürülecektir. töre bunu emreder.
ya siktirmeyin törenizi de kendinizi de, bir hayattan daha önemli ne olabilir?