te doy mis ojos

entry13 galeri0
    1.
  1. aile içi şiddet ve kadınların çaresizliğini anlatan ispanyol filmi.
    1 ...
  2. 2.
  3. 3.
  4. orijinal adi te doy mis ojos olan, muzikleri alberto iglesias ait, 2003 yapimi ispanyol film.

    --spoiler--
    tutkulu ask ile saplantili askin ayrimina vardiran siddetli sahnelerin oldugu filmde, anlam veremedigim sey sudur ki:
    kadin ekonomik ozgurlugu olmasina ragmen neden adamdan vazgecemez? asktir, sevgidir, cocuk vardir, kari koca arasina girilmez evet. yalniz normal bir evlilik degil burada bahsi gecen, sezen aksunun tutsak sarkisinda anlatilan cinsten siddetin goruldugu bir evlilik. bir insan neden o kadar asagilandigi birinin yanina her seferinde kopek gibi doner?
    --spoiler--
    2 ...
  5. 4.
  6. sevemedigim film.
    aile ici $iddet'i guzel ama dar bir anlatimla sunuyor burada iciar bollain; izleyicinin filme mudahil olmasi pek kolay degil.
    1 ...
  7. 5.
  8. o kadar da güzel olmayan film.lakin filmdeki oyunculuklar çok başarılı.
    0 ...
  9. 6.
  10. orijinal adı te doy mis ojos olan 2003 yılı ispanya yapımı filmdir.

    filmde kadına fiziksel ve psikolojik şiddet sorununa; kahramanın aşkla ve korku ile dolu evliliği ile eğilmiştir yönetmen iciar bollain.

    aşk nereye kadar sorusunu getirip çörekletir yüreğinize, çırılçıplak bir balkonda ağlayan bir kadın. gözlerimi de al demenin, sonucu bu mudur diye düşündürür.

    arşivlik filmlerdendir. ve iz bırakan.
    1 ...
  11. 7.
  12. 2004 yılında bir çok ödül almış, etkileyici bir filmdir te doy mis ojos. gerçektir, hayattır. sevgiyi, sevginin dozunun kaçırıldığında olabilecekleri, hayatta bazı şeylerden vazgeçmenin zorluğunu işler izleyiciye. antonio'ya karşı; acıma ve nefret duyguları devamlı yer değiştirir filmin sizde yarattığı etki ile. evet, etkiler.
    0 ...
  13. 8.
  14. az konuşmayla çok iş çıkartan, bir sevişme sahnesini erotik değil, dram olarak önümüze sunabilen arşivlerde bulunması gereken film.
    0 ...
  15. 9.
  16. sahne Pilar'ın nefes alışlarıyla, korku dolu büyük gözleriyle, terlikleriyle dışarı çıkabilecek kadar kendini kaybetmiş bir yüz oğlunuda yanına alarak karanlık bir yolda kızkardeşine gidişiyle başlıyor. Pilardan özür dilerken evine dön derken bile öfkesine hakim olamayan antonio var bir taraftada. Pilar kocasını çok seviyor gerçekten fiziksel ve ruhsal şiddeti bile kendine ne kadar zarar versede,onu çökertsede,ezilmiş,korkak,zayıf bir karekter haline getirsede vazgeçemiyor kocasından bir türlü. Pilar'ın kız kardeşi ne kadar sert feminist bir yapıya sahipse pilar okadar zıt duyarlı,duygusal,incinmişlik yüklü yüreği katılaşmamış bir kadın ürkek ve saçmada olsa hala aşık. Kızkardeşinin evleneceği iskoç adamda vurgulanmış filmde.Alışveriş yaptığı,çocuklara baktığı,bulaşık,yemek,çamaşır gibi ev işlerinde eşine yardımcı kadın ruhunun inceliklerini bilen biri olarak gösterilmiş hatta antonio'unun gözüne sokulmuştur o iskoç. Antonio ise konuşmaktan aciz,öfkesine yenik,kendine güvenemeyen aile içinde geçimsizliklerden dolayı içinde büyüttüğü kin hırs ve öfkeyi pilardan almaya hevesli psikolojisi bozuk bir herif olark çıkıyor karşımıza. Düzelmeye çalışması takdire şayan tabiki. Ama yetmiyor işte bazen dedirtyor insana. Filmde psikologla yaşanan diyologlar ayrı şahane. Adamın kendine güvensizliğine ve paranoyalarına psikoloğun verdiği cevaplar zekice ve gülümsetiyor adeta. Birbirlerini seven ve cinsel yaşamlarında da mutlu tatmin edici bir birliktelikleri olmasına karşın antonio'nun kişilik bozukluğu sayesinde erime noktasına gelen evlilikleri antonio'nun düzelmeye çabalamasına rağmen kurtarılıcak gibi değil. Kadını çok sahiplenme ile ilgilide bir duruşu var yönetmenin gözlerimi al dudaklarımıda,sırtımı gögüslerimi hepsi senin zaten diyor pilar.. bu kadar sahiplenmekte acıtır mı acaba insanı diye de düşündürüyor yani şiddetle sahiplenme duygusu bağdaştırılıyor gibime geldi benim bi ara. Pilar meslek sahibi olduktan sonra kendine güvenmeye başladıkça adam daha çok kendini kaybediyor yersiz kıskançlıklar,kendine güvensizlikler,korkaklık yapıyor ve daha da öfkeleniyor pilar'a karşı. onu çırılçıplak balkona çıkarıcak onu utandıracak ruhsal açıdan yeniden mahvedicek herşeyi yapıyor antonio ve kadının korkudan işediği sahne o kadar vurucu ki. Artık sevginin sona yaklaştığının kanıtı belkide. Ayrıca icíar bollaín bir kadın duyarlılığında işlemiş filmi kadın eli değdiği belli oluyor hemen o tablolardaki sanatsal hava,estetizm yüklü mitolojik tarihi olan tabloların filmde işlemesi kadın duyarlılığındaki estetizm ortaya koyuyor ve yumuşatıyor gergin havayı aralarda. Kadın ruhundan derin izler taşıyor film. Tipik türkiye manzarasınıda hatırlatıyor bana. komşu teyze,biz,annelerimiz,en yakın arkadaşımızın başına gelebilecek kadar gerçek bir film ve psikolojik olarak sizi çok etkiliyor harap ediyor gerginleştiriyor sarsıyor. Yönetmene alkışlarımı sunuyorum hakikaten süper bir film olmuş.pilar'ı oynayan laia marull ve daha önceden izlediğim los lunes al sol film de oynayan antonio yani luis tosar'ında oyunculukları mükkemel ötesi. Film biterken ellerimi sıktığımı farkettim ağlamaklı olmuş bir yüz ve sımsıkı kenetlenmiş eller...
    1 ...
  17. 10.
  18. iciar bollain filmi. evlilik içi şiddet gözümüze hayli etkili sokuluyor film boyu. pilar'ın hayata dair yapmak istediğini yapınca antonio'nun özgüvensizliği durumu iyiden iyiye çekilmez kılıyor. ara açılıyor kapanacağına. film bu aranın her geçen an açılışını tüyleri diken diken yaparak -bunu yaparken de kasmadan yapışıyla- ilgi çekiyor. bu bağlam da kafi derece de başarılı bir film gözlerimi de al! pilar ve antonio'nun ruh hallerini sapına kadar iyi yansıtan iki başrol oyuncusu da filme çok şey katıyor. benim bu filme dair en çok takıldığım nokta antonio'nun psikologuna gidişi. grup içi terapi sahneleri. işte bu sahneler türkiye'de görmeye alışık olmadığımız lakin görmeyi istediğimiz sahneler. şiddete karşı terapi! şiddete karşı psikolojik savaşım!mücadele... çaba gösteriş... işte bu noktalarda ülkemizin eksiklerini film boyu aklımdan geçirdim.
    bir sahne vardı kadın işi gereği tabloları betimliyordu. pornografiyle ilintili bir soru espriyle ifadelendi. pilar, cevap vermeye çalışıyordu özgüveni ayyuka çıkmış halde. * o sıra, antonio geldi ve gitti gözükmeden etrafa. antonio'daki özgüven yitimi bundan daha iyi gösterilemezdi. halbuki, insan onun orda olduğunu eşine göstermesini bekliyor güzel espriyle karışık bir soru sormasını bekliyor fakat tabi bunlar sadece beklentiler.
    izleyenin hayli beğeneceğini düşündüğüm minimal bir başyapıt te doy mis ojos! ispanyol sinemasının eli yüzü düzgün ıskalanmaması gereken seyirliklerinden! belki de daha da niteliklisi için
    (bkz: los lunes al sol)
    10 üzerinden 8!
    1 ...
  19. 11.
  20. --spoiler--
    kadına şiddet grup terapisinde lümpen proleter abinin koca, mafyavari kocaman güneş gözlüğünü hiç çıkarmayan yaşlıca ağır abinin karı rolü aldığı role playing çalışması filmin yaran (aslında kara mizah babında tabii) sahnelerinden biri olmuştur.
    --spoiler--
    0 ...
  21. 12.
  22. tanıdık bir film konu gereğince.
    ispanya toledo değil de; türkiye konya belki.
    pilar değil de; fatma; antonio değil de mustafa belki.

    dehşet bir orijinaliik barındırmadan, iyi film nasıl olur sorusunun cevabı bu film.

    sanırım burada iki ana etmen var:
    yönetmenin kadın olması ve muhteşem oyunculuklar.

    izleyiniz, izlettiriniz.
    1 ...
  23. 13.
  24. şiddetin dehşet verici değil de psikolojik yanlarını gösteren,
    psikolojik yanlar denilen şeyi gösterebilecek kadar iyi oyunculuk, iyi metin, iyi görsel sunan film.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük