atamızın bölücülerin zoruna giden vecizelerinden biridir.
aslında bölücü eblehlerin ne düşündüğü hiç mühim değil. aziz sancar hocamızın tutumu ve her partiden halkımızın kendisine karşı gösterdiği muhabbet neyin doğru, neyin yanlış olduğunu, kimin ırkçı olduğunu açıkça ortaya koyuyor.
türkçe'de kısaltma yapıldıysa kelime kısa haliyle okunur, dolayısıyla kelimeye gelen ekler de kısa haline göre gelir. bu yüzden, başlık ''tc'yi...'' şeklinde olmalıydı.*
türkiye cumhuriyeti'ni kuran (savaşanlar cumhuriyet için olmasa da, sonuçta osmanlı sonrası vatanı için savaştı ve vatanı türkiye cumhuriyeti oldu. türkiye, osmanlı devleti'nin devamıdır.) türk halkı diyerek tüm türkiye'yi kastetmiştir.
bunu söylemedeki amacı, türkiye'deki herkesin birlik olduğunu belirtmektir. yani etnik gruplar olsa da bunlar bir bütünü oluşturmaktadırlar. aslolan türk kimliğidir.
edit: başlığı açan kişi* de kısaltmasına açıklama getirmiş. ilginç bir düşünce. *
türk'ü , kürdü , zazası , çerkezi ile türkiye cumhuriyetini kuran türkiye halkıdır. bunu kabul edenlere türk milleti demiştir atam. ikilik yaratıp bu milleti sindiremeyenlere demiştir tabiki bizlerede söylemiştir bu sözü ama şu şartlarda bir çok vatan haininin okuması gereken bir sözdür. bunu kabul etmeyip vatanına ihanet eden ekmek yediği toprağa hakaret eden gidip dağlarda kendi askerini öldüren insancıklar için söylenmiş bir sözdür. kampüste sırf dikkat çekmek için bağıra bağıra kürtçe konuşan etrafı kışkırtmak isteyen arkadaşlar için söylenmiştir bu söz. türk milletinin dili türkçedir. atatürk'ün bir sözü daha 'bağımsızlık benim karakterimdir'. bazı konularda yorumlar yapmadan önce iyice bir araştırmak gerekiyor. türkiye cumhuriyeti'nin ne şartlarda inanarak kurulduğunu bir çoğumuzun idrak etmesi gerekmektedir. vatanı için savaşan saltanat gericilik yorgunu türk neye inanarak savaşır canını feda eder. 'bu cumhuriyet yolunda kaç can gitmiştir' sözünü hiç mi hatırlamıyoruz bu ne saçmalıktır ki cumhuriyet için savaşmadığımızı öne sürelim. rusya devrimi işçi kaynaklı bir devrimdir. küba devrimi asker kaynaklı bir devrimdir. türkiye devrimi tamamen halk devrimidir bunun aksini yazmak çizmek yanlıştır. türkiye cumhuriyeti halka dayalı bir cumhuriyettir. zaten cumhuriyetten sonra kurulan ilk partinin ismini vermemize bile gerek yoktur. hayatta şükredilesi iki olgu vardır.
birincisi yaşadığın için yüce allaha şükredersin.
ikincisi vatandaşı olduğun bir milletin himayesinde olduğuna şükredersin.
bi cümlenin zamana ve yere göre farklı anlam kazandığını anlamayanlarca eleştirenlere çemkirmelerini sağlayan cümle.
misal 1789'da aristokrasiyi, feodalizmi devirip devrim gerçekleştiren fransız devrimcileri o feodalizmin yerine ne getirmeye çalışıyorlardı.. burjuvaziyi. peki bugünden geçmişe bakıp fransız devrimcilerine "karşı devrimci, gerici vs" diyebilir miyiz. değil mi ki bugün sola karşı olanlar, sol devrimin karşısında konumlananlar burjuvaziyi savunmuyorlar mı.. o zaman bunlara devrimci demek yanlıştır gibi bi sonuca mı varmak gerekir.
tarihi basit düz mantık çerçevesinde algılıyorsanız evet. ama tabii ki doğru olan bu değil. bugünün sağcısı, gericisi burjuvazi tarafında konumlanıyor diye iki yüz sene önceki devrimcilerle aynı kefeye mi koyacağız onları. tam tersine o iki yüz sene önce yaşayan insanlar bugünkü sol idealleri benimsemiş devrimcilerle özdeş aslında. çünkü o zaman burjuvaziyi savunmaktı devrimci düşünce.
atatürk'ün en çok fransız devrimi'nden etkilendiğini biliyoruz. başına geçtiği memleketin millet kavramından uzak, ümmet ve tebaa olduğunu gören bu devrimci adam ilk olarak bu millete bi ulus bilinci getirmek gerektiğini düşünmüştü. yani aslında motivasyonu devrimciydi atatürk'ün.
bugünse artık ulus millet (tek vatan tek millet vs) evet açıkça gerici bi fikirdir ve hatta faşizandır. ama o zaman devrimci bi fikirdi. o yüzden tıpkı yukarıdaki örneğin aynısına varıyoruz.
bugün hala bu cümleyi savunanlar kendilerini atatürk'le aynı kulvarda mı zannediyorlar. ne yazık ki evet.. dedik ya, kafaları sadece düz mantığa basıyor çünkü.
bu lafa faşizan diyenler ise söylendiği günü baz alarak konuşmuyorlar. o zaman için devrimci bi içeriği olduğunu yadsımıyorlar. aynı şekilde atatürk nasıl bulunduğu toplumu ileri götürmek için devrimci bi motivasyonla işe koyulmuşsa bugünkü insanlar da artık yüz sene öncesinde kalması gereken bu fikre saygılarını duyup daha ilerisini (var olan muhafazakar kesime karşı gelerek) savunuyor.
şimdi söyleyin bakalım. olaya devrimcilik, muhafazakarlığa karşı gelmek açısından bakarsanız, asıl bugün bu sözleri hala savunanlar mı yoksa karşı gelenler mi atatürk'le aynı kulvardadır.
cumhuriyetin uzun bir surecin sonucu oldugunu, halk isteyip desteklemeseydi cumhuriyetin kurulamayacagini dusunmemize neden olan, turkiye'de yasayan butun etnik kokenleri kucaklayan bir soylemdir. gun gectikce degeri daha iyi anlasilacaktir.
"ne mutlu türküm diyene" şeklinde devam eden atatürk'ün anlamlı sözlerinden birisi.
anlamını anlamadan faşizanlık yapmak da sadece at gözlüğü takmış kuklalara yakışır.
atatürk'ün pragmatistçe ifade edilmiş ifadelerinden biridir.
zîra türklük bir etnik kategoridir. özellikle bu beyanata yapışanların büyük kısmı türklüğün etnik bir kategori olduğunun farkındadır.
resmî sölemce de milliyetçi cenahça da azerbaycan'da, türkmenistan'da, kuzey kıbrıs'ta türklerin yaşadığı sölenmektedir.
târih kitaplarına göre anadolu'ya türklerin ilk girdiği yıldan, türklerin anadolu'ya geldiği yerden, ilk türk kaynaklarından, destanlarından ve eserlerinden bahsedilir.
türklüğün sadece türkiye vatandaşlığı olduğunu söylemek uzun vadede türk milliyetçilerinin de kabul etmediği ve edemeyeceği bir bakış açısıdır, bunu görmemek için ahmak olmak gerekir.
türkiye'de içinde türklerin de olduğu birçok etnik unsur vardır, bunları birleştiren türkiye cumhuriyeti vatandaşı olmaktır, türkiyeli olmaktır.
zaten ceza yasalarının*** uygulanışına baktığımızda da bir kürt'e ya da ermeni'ye hakaret etmek, onları aşağılamak cezaya tâbî olmamaktadır. hukuk aklı da türklüğü etnik algılama eğilimindedir.
