--spoiler--
Yüksek dozda olduğu iddia edilen DDT maddesinin, yıllar içinde çeşitli sebze ve meyvelerden tarım ilaçları aracılığıyla alınarak, vücutta yağ tabakasında biriken bir madde olduğuna dikkat çekiliyor.
Özal'ın otopsisinde ortaya çıkan Amerikyum ve Polonyum adlı radyoaktif maddelerin ise, 19 yıl içerisinde yokolması gerektiğine dikkat çekiliyor. Uzmanlar ise, radyoaktif maddelerin Özal'ın ölümünden sonra çevre şartlarından ve yer altı sularından gelerek naaşın içine sızmış olabileceğini belirtiliyor.
Raporda ayrıca Kadmiyum maddesi için verilen 4 raporun Tübitak'ın Gebze'deki Marmara Araştırma Merkezi'nde incelendiği ve zehirlenmeyi kanıtlayacak dozda bulgulara rastlanmadığı vurgulanıyor.
--spoiler--
özal'ın otopsi raporu bu yönde yani o mezarlıktaki herhangi birinin mezarına otopsi yapılsa aynı sonuçlar çıkabilir deniliyor.
ayrıca özal'ın raporunda zehirlendi iddiası çıksa bu saklanabilir miydi, hele ki akp iktidarında. özal zehirlendi sonucu akp için rüya gibi bir koz olurdu. üstelik akp'liler yıllarca bu savı dillendirmişken...
ayrıca neden kimse gerçekten kalp krizi ihtimaline inanmıyor, özal o dönemde;
bir insandı, bu seçeneklerden ikisini taşıyan birine bile doktorlar kalp krizi riski altında diyor iken; özal'ın kalp krizinden öldüğüne inanmamak belkide oğlu ahmet özal'ın babasını evliya ilan etme çabalarının sonucudur. üstelik o dönemde 66 yaş ortalama yaşam süresi için iyi bir rakamdı ülke şartlarında...