şayet ülkemizi 70'li yıllardaki gibi dik duran, karakterli, fakir ama gururlu bir iktidar yönetseydi yarın yapılacak meclis oturumuyla abd'ye verebileceğimiz cevaptı...
lakin 70'li yıllarda değiliz, o onurlu, dik duran, ülkesini canından çok seven, önce vatan diyen siyasetçiler yok artık.
ama olur ya, belki burayı okuyan olur, aklına düşer, önerge verir diye yazayım yine de...
abd'nin soykırım açıklaması sonrası tbmm'nin acil toplanarak ivedilikle bu cevabı vermesi gerekiyor...
thanksgiving day, bizim şükran günü dediğimiz abd'nin milli bayramıdır.
her yıl kasım ayının son perşembesi kutlanır, o perşembeden bir sonraki gün de black friday, yani kara cuma, yani bizdeki uydurmaya göre efsane cuma olarak alışveriş çılgınlığına dönüşür...
amerika'da şükran günü'nde hayat durur.
amerikalılar için böyle önemli bir gündür thanksgiving day...
1620'de bugünkü massachusetts'te kurulan ilk kolonilerden biri olan plymouth kolonisi açlıktan kırılmak üzereyken bölge yerlileri olan wampanoag kabilesi kızılderilileri onlara yiyecek verir (rivayete göre hindi ve patates).
böylece plymouth kolonisi açlıktan ölmekten kurtulur.
bunun ardından koloniciler ve wampanoag kabilesi müttefik olurlar, kolonicilerin sahip olduğu ateşli silahlar sayesinde bölgedeki diğer yerli kabileleri katletmeye başlarlar.
katlettikleri kızılderili kabilelerinin şerefine de büyük bir yemek tertiplerler, işte bu verilen zafer şöleni thanksgiving day'a dönüşür. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2147095/+
ne var ki bölgede kızılderili nüfusu azaldıkça kolonicilerin gücü artar, bir süre sonra koloniciler müttefikleri olan wampanoag kabilesini de katletmeye başlar ve topraklarından sürerler...
işte amerikalıların milli bayramı olan şükran günü, böyle ahlaksız, böyle hain bir soykırımın kutlandığı gündür.
şimdi abd'nin sözde soykırım açıklamasına verilecek en güzel cevap, thanksgiving day'in kızılderili soykırımı'nın başlangıcı olduğunun tbmm'de kabul edilmesi ve her sene bu soykırım gününde anma etkinlikleri düzenlenmesi kararı alınmasıdır.
biden denen yarı bunağa haddini bildirmek yerine iftar programından bahseden reyisin, onun millet vekillerinin + yancılarının ve de basireti bağlanmış muhalif partilerin vermesi istenen tepkidir. bu ülke insanı kendisine çeki düzen vermedikçe maalesef ki bizden hiçbir şey olmaz. büyük ve güçlü türkiye hayali kuranlar önce bu siyasetçi tiplemesinden kurtulmak zorunda mutlaka..
adamlar çıkıyorlar gerçekte soykırım yapmış ermeniler için soykırıma uğradılar diyorlar. gerçeği bildikleri halde söylüyorlar bunu. bizimkiler ne yapıyor ? hiçbir şey. en fazla yapan kuru kuruya kınıyoruz falan diyor her zamanki gibi. bak adamlar zaten ciddiye almazlar ama aldıklarını varsayalım ve bizim cumhurbaşkanın abd için dünya medyasına " kızılderilileri katlettiler japonlara hiç gereği yokken atom bombaları atıp katlettiler ırakta suriyede milyonlarca insanı katlettiler" dediğini düşünsene. amerika ne yapar seni ? bak 1 ay ambargo uyguladılar ve yüzde yüz haklı olduğumuz halde neredeyse biz adamlardan özür diledik kaldırsınlar yaptırımları diye. hani biz yeni türkiyeydik hani güşlü türkiyeydik ? adamlar soykırım yaptınız diyorlar bizim asan kesen kükreyen siyasetçilerden en ufak bir adım yok..
evvela bağzı kafa karışıklıklarını gidermek lazım. yıllardır reel politikalardan koptuğumuz için bu hale gelinmiştir. türkiye şu saatten sonra kızılderili soykırımı üzerine argümanlar üretse ne kadar etkili olacak? olmaz.
birincisi abd halkının büyük bölümü atalarının yedikleri naneyi biliyor. abd kurucu babalarının aslında köleci olduklarını da biliyor. abd, hayat tarzı vs eğer aşırı milliyetçi bir vatandaş değilse dünya sikime minare götüme şeklinde yaşar. he gündemle ilgileniyor olmak, entellektüellik göstergesi midir, böyle bir zorunluluk var mıdır; tartışılır bir konu. adamlar süper güç oldukları için kendilerini dünyanın merkezinde hissediyorlar. ikinci olarak da yanı başlarındaki eyalet dünyanın herhangi bir ülkesi. yaşadıkları federal devletin kanunlarına tabiler falan filan. türkiye nerededir, bilmezler ancak, ışid ve islamcı örgütlere olan desteğinden ötürü türkiye'nin bad guy olduğunu duymuşlardır. yine de siklerinde olmaz, çünkü türkiye, rusya gibi değildir.
türkiye bu soykırım iddialarında kuyruğu saklayıp köşeye pustu. federal devlete gelene kadar zaten 51 devletten 48 mi 49'umu ne bunu resmi olarak onamışlar. federal devlet onamış, elbette siyasi bir karar olduğu çok açık. onur kırıcı bir olay. soykırım yasal olarak 2. dünya savaşından sonra tanımlanmış. siyasi ve ekonomik yaptırımlar için bunu revize etmeleri gerekecek. yapılır mı bilmiyorum. bu yapılırsa maddi ve manevi yönden türkiye için yıpratıcı olur. şükran günü mevzusunu türkiye'nin dile getirmesi oldukça safça bir yaklaşım olur. tokat yedikten sonra "acımadı işte" demek gibi bir şey.
türkiye madem mahallenin abilerine açkıp duruyor, efeleniyor; o vakit sözünün eri olmalı. ruslar suriye'de türk mevzilerini bombalıyorlar, yaralı askerileri almayan gelen ambulansları bile vuruyor ruslar. hemen sonrasında nato'yu acil toplantıya çağırıyoruz. türkiye'de bu tezatları görmek isteyen bir akepeli, mehepeli, perinçek biti var mı yok mu? nato'dan çıkma talebi bile son çare olabilir; öncelikle amerikan üsleri konusu derhal gündeme getirilmeli. ondan sonra paşa paşa aylardır dillendirilen s-400'ler kurulmalı. şeref haysiyet onur varsa elbette. derler ya; "ayıdan post, rus'tan dost olmaz" kimin kanat ülkesi olacağımız artık tartışma mevzusu olmaktan çıkmıştır. put'in ne kadar güvenilir olduğu ortada (görmek isteyenler için.)
burada suçu tamamen akepeye atmak yersiz çünkü, 104 amiralin ve çevresinin sayesinde adam yerine konan perinçek elemanı var. haklarını verelim, rte'yi çok fena gazlayıp, duvara toslattılar ama buna rağmen özellikle sırf bu yüzden rte yıpranmaz.
daha önce bu mevzu her nisan gündeme geliyordu, nasıl geçiriyorduk; abd'deki yahudi lobisi devreye giriyordu. ve bir sonraki nisan'a kadar rahat ediyorduk. elbette siyasal islamcılık yahudilere ve israil'e düşman olmayı gerektiriyor. al san sonuç. şu noktada cumhur ittifakı denen zilletin ülkeyi getirdiği nokta; herkese düşman ol, sağda solda kıçını yırt posta koy, sonra şaplağı ye. kaşınanı kaşırlar canım benim.
soykırım savı hukuki olmasa bile bir millet için onur meselesi. şimdi ne kadar yürek yediniz, görme günü.
incirlik orada, radar üssü orada.. bir yerde putin, bir yerde abd, ortalarında şaplak yiye yiye dönen dansözlere döndük sayenizde. bu iş monşerlerin işi. köyünden çıkıp çarığından kurtulamamış, öfkeli bademlerin işi değil. dünyayı okuyamıyorlar
türkiye'nin bu gerilimlerden uzaklaşması lazım uygurlar için birleşmiş milletler oylamasında bile çekinik kalıyor bu ülke. çin'den kredi alacak durumlara geldik. ekonomi dersen, bildiğin yaraq gibi.
ilk öncelikler türkiye vatandaşlarının her birinin dünyayı siyah veya beyaz olarak algılama alışkanlığından vazgeçmeli. bu bir zihinsel disiplin meselesi ve eğitimle olacak bir iş. ülkedeki karşıtlara bakıyoruz, tartışmalara bakıyoruz; kapasite yerlerde.
thanksgiving'i soykırım ilan et; ne olacak? hadi bakalım.