efenim bu üçgen öyle üçgendir ki. önce başbakan tayyip erdoğan'ın şimon peres'e bodos laf çakmasıyla başlamış. moderatör peres'den çok peresci olarak araya girmiş lafı kesmiştir. söz hakkı tanımamıştır. sonra gizli kapılar ardında erdoğan-peres anlaşmış. boku moderatöre atmıştır. yaa yaa. bir ortadoğu pembe dizisinin daha sonuna geldik. esen kalın.
eksileyenler için soruyorum. boku moderatöre atmadılar mı sayın eksileyenler? sen şimdi bir adama katilsin. vahşisin barbarsın dedikten 1 saat sonra "aslında moderatöre kızdıydım." dersen, sana "döndü." demezler mi? en amiyane tabirle dönmek değil midir bu durum?
2. bölümünü... yok yok daha doğrusu kokusunun ne zaman çıkacağını mailecek merak ettiğimiz üçgen olmakla birlikte, 300 küsur online yazarın da sebebidir efendim.
bu üçgen olur, dörtgen olur, farketmez.
Nasıl ki firmalar reklam ve promosyona para harcarlarken bazıları bunu sosyal sorumluluk çerçevesinde yardım kurumlarını destekleyerek yapar. işte o sırada belki bir insanın karnı doyar, bir insan iyileşir, bir insan okuma şansına kavuşur.işte o zaman "Hatice"ye bakmak yerine "neticeye" bakabiliriz.
bu siyasetin yapılmış olması, davosta birinin peres'in yüzüne çıplak gerçeği söylemiş olması (hangi amaçla olursa olsun, isterse danışıklı dövüş olsun) yeterlidir. insan olan anlar.*
rte - moderatorun eli , kolu - simon peresin delikleri. işte bu triad önemlidir. rte , peresin deliklerini tıkamak için moderatorun elini kullanacaktı. çok az kalmıştı.
Şimon Peres'in Melih Gökçek edasıyla bağırıp çağırıp kendini haklı çıkarmaya çalıştığı, Tayyip Erdoğan'ın Kemal KIlıçdaroğlu edasıyla Tevrat'tan parça okuyup Şimon Peres'e hesap sorduğu, ama moderatörün Şimon Peres taraftarı olduğu,taraflılığı ile bizdeki benzer üçgenlerden farklı olduğunu gösteren bi değişik üçgen
