ben ve benim gibi liberal olan tayfanın endişe duyduğu bir durum var ortada. biz ne istiyoruz? özgür, liberal bir ülke istiyoruz, kimsenin kimseyw karışmadığı. bunun için de akp'ye ordunun bir daha darbeye yeltenmemesi için yaptıklarında, kürt sorununun çözümünde bu zamana kadar yapılan her türlü "şahin" politikaların tersine, alışılmadık, farklı ve başarılı bir yol çizdiklerinde destek verdik. fakat şu an ortada bir gerçek var ki, akp gitgide, otoriterleşiyor, ülkede yer yerinden oynarken, dünyanın neredeyse her ajansı, haber kurumu olayları canlı yayınlarken, bizim televizyonlarımız, sağlıklı yaşam sırlarını filan tartışıyorsa, reyhanlı'da olanlara yayın yasağı getiriliyorsa; kadrolaşma da cemaatten olmayana zırnık verilmiyorsa; alkol yasaklarının amacı çığrından çıktıysa, sen düpedüz tiranlaşıyorsun demektir.
sözün özü, kemalist dikta gitti diye sevinirken, bu sever de kemalist metodlu islamcı diktayla karşı karşıyayız.
sözlerimi machiavelli'nin şu sözleriyle noktalamak isterim: "güç yozlaştırır, mutlak güç mutlaka yozlaştırır."
amerikan menşeili darbeleri savunup, anti emperyalistcilik oynayanları bize gösteren değişimdir. zihniyetinizi sikiyim sizin. yine bir laikçi yine bir soros teranesi. la biraz özgün olun la, biraz. hee amk, abd'den para alıyorum bu entryi girmek için.
koltuk sevdasının insanları getirdiği noktadır. insanoğlu hep hırsından kaybetti bugüne dek. değişen bir şey yok. kendisi başa ilk gelişinde diktatörlere giydiriyordu. bugün kendisi de bir diktatör oldu ve ne yazık ki başa kim gelirse gelsin bu durum değişmeyecek. dolayısıyla direnişin de bir amacı yok.