bir ara konuşurdum:
- kanka derdim neyin var ya?! iyi misin?
- iyiyim be oğlum yok bi' şeyim falan diyecek olurdu,
biraz ağzını yoklardım, neymiş sıkıntısı anlamaya çalışırdım.
"derdini söylemeyen derman bulamaz..." falan derdim. hava alırdık, biraz yürüdük...
arkadaşıma yardım etmeye çalışırdım
değil ama sözlük?!
oğlum yalnızlık çok kötü lan.
adamların arkadaşı yok arkadaşı...
ne dostluk mevhumları kalmış,
ne arkadaşlık, ne sevgi,
ne bağlılık...
alayı çürümüş.
haberin yok çürüyorum.
-tayyip erdoğan arkadaşım olsaydı ne yapardın, rıza?
+seni zikip çoğaltırdım nalan, sonra inkar ederdim. çocukların piç olurdu.
-hayvansın rıza...
+hayır hayvan değilim, sadece bir devlet büyüğümüzün verdiği fırsatları değerlendiriyorum.
taip 10 yaşındayken:
+Kardeşlerim cumaya gelmiyor musunuz?
-Yok tayyip bugün aşağıda mahalleyle maç var.Sen de gel istersen.
+(Has... aile baskısının a.. k..) Cumaya gitmek benim için daha mühim.
-sen bilirsin.