son zamanlarda sürekli laiklik, atatürk ve cumhuriyet hakkında süper sözler ve tespitler yapan rte'nin katıldığı toplantılarda vs. 10. yıl marşını çaldırtması ile ortaya çıkmış yaran durumdur.
mesafeli varlık olma durumu.bukalemun tarzı ile tahtları sallayan her kılığa adapte olabilen bunun için sayfalarca ifade verebilen ''anne ben değiştim artık''nidaları arasında yeni bir kimlik durumu.
akp'nin kapatma davası ile ilgili hazırlamakta olduğu savunmada kullandığı cümleler ve anlattığı olaylar ile tekrardan kanıtlanmaya çalışılan ve kimsenin inanmadığı, inanmayacağı durumdur.
(bkz: atma tayyip hiçbir zaman hiçbir şey kardeşi değiliz) *
kısmen garip, kısmen garip olmayan bir durum. türkiye'deki resmi ideoloji herkesi zorunlu olarak etkisine maruz bıraktığı için aslında tayyip erdoğan da dtp'sinden saadet partisi'ne kadar bütün partiler gibi kemalizmin bir parçasından etkilenmiştir. her şeyden önce otoriter ve milliyetçi bir düşünceye sahip olması, (diyarbakır barosu başkanı sezgin tanrıkulu'nun kürt sorununa dair çözüm önerilerine "bekara karı boşamak kolay" şeklinde yüzeysel bir cevap vermesi bunu kanıtlamaktadır) durmadan demokrasiden bahsetmesi, buna karşılık hal ve hareketlerinin pek demokrata benzememesi resmi ideolojimiz kemalizmin kendisiyle en ilgisiz gibi gözüken grupları bile nasıl etkilediğini göstermektedir. zira siyasi partiler kanunu'nda partilerin "atatürk ilkeleri"ne uyumluluk göstermesini isteyen bir düzenden başka bir şey beklenmezdi zaten...