gördüğümde etrafımdakilerin kötü koktuklarını söyledikleri çevik ve tatlı hayvancıklar, fakat ben o gün gripli olduğumdan koku moku alamamıştım.
aslen 4 ayaklı olmalarına rağmen, çizgi yapımlarda 2 kol 2 ayaklı olarak karşımıza çıkarılır.
avustralya'ya bundan yaklaşık 230 yıl önce avrupalılar tarafından getirildi. 50'den azı doğaya salınmasına rağmen, sayıları kısa sürede milyonlara ulaştı ve bir tavşan istilası başladı. günümüzde tavşan, avustralya'da tarıma elverişli arazilerin ve yerel otobur memelilerin baş düşmanıdır.
Mutlu olduğunda olduğu yerde 1 metre çapında bir daire çizerrk koşarak sonunda yarım metre havaya zıplayan, ardından da komik bir şekilde götünü devirip yatan bir canlı.
Bunları 1 saniye içerisindr yapıyor üstelik.
Kızdığında da arka bacaklarını tak diyemyere vurur.
Bu hatvanların gizli psikopat olduklarına inanıyorum.
Mutlu olunca olduğu yerde yarım metre zıplayıp havada 180 derece dönerek yere düşünce koşarak daire çizdikten sonra da bacakları uzatıp uzanmalarını ve tüm bunların 3 saniye içinde gerçekleşmesini düşününce aklıma başka bir açıklama gelmiyor.
Hayatınızdaki tavşanları sevin.
sizi tırmıklamıyorsa alıp koynunuzda yatırabileceğiniz, etrafta şapşal şapşal zıplayan, etrafta neşe saçan, halk arasında bir kaç deyime konu olmuş, sevilmelik canlılardır.
Babam 2 hafta önce beslemek için 2 tane almıștı. Eve getirdi bahçeye bıraktı ikisini de. Kümese koymayalım zaten hayvanlar esirdi diye. Yaklaşık bir saat sonra hayvanların biri kayboldu. Babam önce zarafet içerisinde aradı bahçeyi. Bu olay 30 dakika falan sürdü. Sonra yanımıza usulca gelip dedi ki: " ben hür olsun mutlu olsun diye kafesinden aldım getirdim. Bi de onun yaptığına bak. Hak ediyo musun sen beni mınakoduğumun davșanı"