salatası pazar artığı gibi duruyor. kağıt bardaklar çok kullanılmasın diye tezgah altında, kolonyalı mendil de karneyle veriliyor. fiyatlar ama şey noktamızı kurcalıyor.
avm de "fast food" çalıştırmak her babayiğidin harcı değildir.
belirli bir müşteri sayısını yakalayamazsınız önce kaliteden çalarak maliyeti düşürmeye çalışır--ki bu daha çok müşteri kaybetmeye yol açar--o işe yaramaynca da doğrudan küt diye batarsınız çünkü kira sabit gider olduğundan onu karşılayacak parayı kazanamazsınız.
Ankara bilkent subelerinde son kullanma tarihi gecmis kapali ayranlari musteriye sunan, tavuklarinin uzerinde de parmak kili bulunan fahis bir marka. Bu saniyorum ki ilk ve son gelisim olur. Sirf actigimiz ayranlar icin ayip olmasin diye 9 tl odedik. Ne bir ozur var ne bir hata telafi etme...
Franchising sistemini cok yanlis anlamis markalardan bir tanesi.
karton bardakları saklamışlar istmezsen ya da orada bardak olduğunu bilmyorsan alamıyorsun, yine kolonyalı mendi de saklandı. firma böylelikle tasarruf yaptığını sanıyor gören de zamları yansıtmıyor da tasarruf yapıyor sanır. giderde ufakçı gelirde bonkörler bunlar.
pazaryeri atığı gibi duran salatanın daha lafını etmedim bile.
arkadaşlar 100 200 gram tavuk ve az makarnaya 25 lira vericek kafayı nasıl yaşıyorsunuz. ben o paraya iskender porsiyon kebap ciğerin hasini yerim. tavuka o parayı verirsem için yanar.
Tavukların da kendine has bir dünyaları olduğu kesindir. Çok eşlilik olayına ayak uydurmak zorunda kalıp bir tane horozla yetiniyor olmak ve buna ses çıkarmamak gibi. Annelik duygularının sömürülmesi de ayrı bir elim olay. Sen doğur, birileri gelip sürekli altından yavrularını alıp yesin.. hiç olacak iş mi?
ilk çıktığında verdiği tadı vermiyor kesinlikle. tadı bozdu porsiyonları da küçülttü rezalet demek yanlış olmaz. küçücük porsiyona aldıkları parayı çok zaman haram etmişimdir. tavukları bölerek yemekten çokmuş gibi yapmaktan yorgun düşüyorum