Bugün çoğu Rusya sınırları içinde, ülkenin orta batı kesiminde Urallar’ın batısında, Volga Irmağının orta çığırıyla Kama kolunun boylarında yaşar. Kazakistan’da ve daha az olmakla birlikte Batı Sibirya’da da yerleşmiş Tatarlar da vardır. Sayıları beş milyon civarındadır.
Tatarların dili, asıl Türkistan Türklerinin dili olan Çağatayca’dan ziyade Osmanlıca’ya yakındır. Bütün coğrafyacı seyyahlara göre sakin yapılı, çalışkan ve medeniyete fevkalade kabiliyetli insanlardır.
Üstad Bediüzzaman, 1950’den sonra Risale-i Nur hizmetinde bulunan Abdülvahid Tabakçı’nın Kafkasyalı ve Tatar olduğu mevzubahis edildiğinde çok iltifat etmiş ve şöyle demiştir: “Ben Tatarları beş vakit duama dahil etmişim. Bir zamanlar esarette iken, Kosturma’da iki ihtiyar Tatar kadını, bir küçük pencereden benim yiyeceğimi getirip, bana yardım ediyorlardı. Belki de onlar benim kurtulmama ve Risale-i Nur Külliyatını yazmama vesile olmuşlardı. Bütün Tatar kabilelerini beş vakit duama kabul etmişim.
Eski tarihi kaynaklarda Tatar ismi, Moğol kavimlerinden bir kavme verilmiş olup, bu kavmin fertleri Cengiz Han ordusunun öncü kuvvetleri hükmünde olduğundan, Orta Çağda Moğol isminin eşanlamlısı olarak kullanılmıştır. Nitekim, Arap ve iran tarihi kaynaklarında bu mânâ ile geçmektedir. Daha sonra bütün Turan kavimlerine genelleme yapılarak “Tatarlar,” bunların bulundukları kuzey ülkelere de Tataristan denilmiştir.
Bugün Tatar ismi, soy gösteren, başka bir deyimle kavmî etnik bir tabir değildir; tarihî kimliği bildiren bir kelimedir. Tarihte Moğol idaresinde yaşamış kuzey Türklerine verilen isimdir. Tarih araştırmacıları, Tatarların tarihi seyir içinde Moğollorla birlikte aşırı kaynaşmaları uzun süre iç içe birlikte yaşamaları neticesinde genetik olarak Moğollara benzerlik gösterseler de, dil, ahlâk, örf ve âdetleri itibariyle Türklere daha yakın oldukları konusunda görüş birliği içindedirler. Vaktiyle Cengiz Han sülâlesinden Coci Han hanedanının hüküm sürdüğü topraklarda, yani Kıpçak devleti sınırları içinde yaşamışlardır.
14. yüzyılda Müslümanlığı kabul eden ve Sünnî olan Tatarlar Türkistan’ın islâmlaştırılmasında önemli rol oynadılar. Bu gün Rusya’da kendilerine “Tatar” denilen Rusya Müslümanları, Moğol değildir; ataları Moğol idaresinde yaşamış ve zamanla Moğollar arasında islâmı yaymış olan Türklerdir.
(#22052460).
Başlığın ilk entrysine paralel olarak, ilginçtir ki benim de babaanne tarafım tatar. Yalnız yanlış hatırlamıyorsam sadece babası tatardı. Yani bende de %12,5 oranında tatarlık oluyor.
ne yaptı size bu Tatarlar? suriyeliye benzeyen Türkler ne ya nedense ben hiç öyle sakallı gezen denize tişört çarşafla giren kadın görmedim. Bence sevmek için sadece ilber Ortaylı'ya bakmanız yeterli yada Cüneyt Arkın, Muazzez ilmiye Çığ, Murat Bardakçı, Necip hablemitoğlu, ismail Gaspıralı, Aziz Nesin, anne tarafından Tatar olan Cengiz Aytmatov, Halil inalcık, ihsan Oktay, Ersan ilyasova, Suzan Avcı ve hatta Vehbi Koç bile aramızdayken ne bu kininiz?
Ama kader ne büyüktür, zamanında timur'un yanına geçip saf değiştiren tatarlar, altın orda'yı yıkıp rusya'yı güçlendiren ve imparatorluk yapan timur yüzünden kaç yüz yıldır sıkıntı içerisindedir.
En kritik anlarda ihanet etmişlerdir. Ankara savaşında timur'un yanına gidip savaşı değiştirmiş,birkaç yüzyıl sonrada viyana bozgununa neden olmuşlardır. Eğer bu iki hadise olmasaydı bayezid timur'u yenip ardından istanbul'u alacak, fatih viyana'yı, belki kanuni roma'yı.
Ukrayna hükümeti tarafından geri çağırılan türk boyu.
Şimdi. Birincisi türk tabiri üst kimliktir. Mesela sen anadolu türk’ü olarak oğuzlar’ın kayı boyunun uzantısısın. Bilen bilir, türki cumhuriyetlerde türkiye dediğinde milliyetçi tayfa kızar. “Türk kimliğini nasıl komple üzerine alıyorsun” diye.
Elbette tatar türkü, kayı türkü, azeri türkü gibi terimler abes kaçacağı için kısaca tatar, azeri vs deniyor. Ancak türkiye türkler’inde ezberletilmiş ve sakil bir duruş var. Eski toprak ülkücüler üst kimlik olan türklüğü -at birip, kımız içen- sahiplenir mesela.
Gelelim tatarlar’a. Bir türk boyudur. Oğuz değildir. Azeri hiç değildir. Kırgız, türkmen, yakut vs de değildir. Tatar tatardır. Türk’ün bir koludur.
UkraYna hükümeti, rusya’nın işgal ettiği kırım konusunda söz hakkını arttırabilmek için tatar kartını açmaya karar verdi. Özellikle türkiye’de yaşayan 1.5 milyon tatar’a yönelik bu kararla ciddi bir “anavatana dönüş” projesi başlattılar. Şu linki:
Evrakların kabul ve incelenmesinin ardından öncelikle diaspora kimliği veriliyor. Bu kimlikle ukrayna içinde sınırsız giriş-çıkış, kalma, oturma, iş kurma-işe girme haklarına sahipsin. Yalnızca oy kullanamazsın.
Ama ukrayna diyor ki: sen zaten tatar’sın. Ukrayna’nın asli unsurusun. Gel, sana vatandaşlık vereyim.
Diaspora kimliğini aldıktan sonra başvurman halinde dil sınavı şartı aranmaksızın ukrayna vatandaşlığına geçebilirsin. Hatırlayalım: ukrayna’nın tüm ab ülkelerini vizesiz seyahat hakkı var. Hani türkler’in başımızdaki diktatör yüzünden asla sahip olamayacağı şey.
Bu noktada tek sorun şu: ukrayna çifte vatandaşlık kabul etmiyor. Tc vatandaşlığından çıkacaksın. O da ortalama 4 ay sürüyor. Çıktıktan sonra -bu süreçte zaten ukrayna senin durumunu biliyor ve takip ediyor- on gün içinde resmi kimliğin elinde. istersen pasaport da al.
Türkiye vatandaşlığından çıktın. Sorun olur mu? Yoo, sana mavi kart dedikleri birşey verecekler. Yalnızca oy kullanma hakkın olmayacak. Onun dışında otur kal, çalış, al sat, ne halt edersen et. Bir tek kirpi bıyıklıya oy veremezsin.
Ama istediğin ab ülkesine sadece bir uçak bileti alıp gidebileceksin.
Moğolların alt kolundan bir tanesidir. Kimi rivayetlerde türk Moğol karışımı bir ırk olduğu söylense de sadece hurafelerden ibaret olduğu araştırılınca öğreniliyor. Evet
suriyeliye benzer türkler. şu an tatildeyim uzun bir araçla sahile park ettiler , en az on kadar çocuk iki üç kadın ve o kadar da sakallı erkek var. Kadınlar çarşafla erkeklerde tşörtle denize giriyor. Biz ilk başta suriyeliler sandık sonra pansiyon sahibinden öğrendik ki tatarlarmış. davranışlar , hareketleri , bağırıp çağırmalar aynı suriyeli. bedevi zihniyeti oralarada sıçramış.
tatar yayı, osmanlı bu silahı ilk tatarlarda gördüğü için, bizde "tatar" yayı adını almıştır. icadı milattan öncesine dayanır. ilk kullananların çinliler olduğu sanılmaktadır.