deyimin kokeni eski istanbul berberlerinden gelir. osmanlı zamanında sokakta berberlik yapmak yasaklanmıs olsada meslek sahipleri kacak yollarla yine devam ederlermis ve peslerine o zamanın polisi takılırsa tum esyalarını aniden toplayıp kacarlarmıs. berberlikte kullandıkları tası taragı toplayıp kacmalarından dolayı bu deyim ortaya cıkmıs.
iskender palanıniki dirhem bir çekirdek kitabında bu deyime dair çok farklı ve ilginç bir hikaye var. şöyle ki: Bağdat ta Abbas Oş adında meşhur bir dilenci varmış. Mevsimine göre ya cerre çıkmak (yardım toplamak) yahut dilencilik yapmak suretiyle zengin olmuş. Bütün Bağdat ın tanıdığı bu adamın şöhretinden istifade etmek isteyen bir sefil, Abbas ı kollamaya başlamış. Nihayet bir Ramazan gecesinde hamama girdiğini görüp, ardınca içeri dalmış ve kurna başında yanına yaklaşıp şöyle demiş: - Efendim! Bendeniz dilenciliğe başlamaya karar verdim. Umarım ki bu asil sanatın inceliklerini bu kulunuzdan esirgemezsiniz. Ne türlü usül ve kaidesi var ise bilcümle öğrenmek isterim. Şu mübarek geceler hürmetine lutfediniz. Abbas cevap vermiş: Peki evlat öğreteyim. Dilenciliğin başlıca üç kuralı vardır, kulağına küpe olsun. Bir, her nerede olursa olsun istemeli. iki, her kimden olursa olsun istemeli ve üç, her ne olursa olsun istemeli.
Yeni yetme dilenci hemen Abbas ın elini öperek demiş ki: - Ustam, ben fakirim. Allah rızası için bir şey!
Abbas şaşırmış: - Burası hamam bre! Burada dilencilik mi olur?
- Her nerede olursa istemeli dedin ya usta!
- iyi ama ben zaten senin kadar fakir bir dilenciyim.
- Öyle ama ikinci kural istemek için adam seçmemek gerektiğini bildirmiyor muydu?
- Fesübhanallah! Bu kurna başında ben şimdi sana ne verebilirim be adam? Elbisem dışarıda, paralarım evde. işte ortada bir tasım, bir tarağım var.
- Ustam kuralların üçüncüsü der ki: Her ne olursa olsun istemeli. Ben tasa tarağa da razıyım.
Abbas şaşkın... Etraftan onları seyredenler hayrette. Genç dilenci tası tarağı almış ve hamamdan çıkıp gitmiş. O günden sonra Abbas dilenciliğe tövbe etmiş ve soranlara da: Tası tarağı toplattık! Gayrı bizden bu işler geçmiş, diye yakınırmış.
eskilerde kahvehanelerde tıraş olunurmuş. yeni çıkan yasayla kahvehanede traş olmak yasaklanmış buna rağmen berberler orda traş yapmaya devam etmiş ama devlet adamları gelince hemen eşyalarını toplayıp kaçıyorlarmış bu sözde ordan gelir.
Bu deyimin bir hikayesi vardir. Yamulmuyor isem eger osmanli doneminde berberler ayni zamanda dis cekmek, sunnet etmek vs gibi istidatlara da sahiptiler. ve bunlarin bazilari da seyyar olarak yani sokak ortasinda is yaparlardi. Zabitler tarafindan da siki denetime tabi idiler. Zabitler sokagin basinda goruldugu vakit taslarini taraklarini toplayip kacarlardi. Bu deyim iste bu olaydan esinlenerek halk arasinda uretilmis bir deyimdir.